Basit Katalog

Öner döşer ; ortaçağ astrolojisi uzmanı öner döşer okurları gerçek astrolojiyle tanıştırıyor... Astrolojiye yapılan en yaygın eleştirilerden bir tanesi insanları burçlara göre on iki gruba ayırarak ele almasıdır. Bu eleştiri son derece haklı bir eleştiridir. Fakat aynı zamanda büyük bir yanılgıyı da içermektedir: Insanları on ikiye ayırarak ele almak ve çabuk tüketilebilsin diye astrolojiyi astroloji olmaktan çıkartacak kadar basitleştirmek medyaya ve gündelik hayata hâkim olan popüler astroloji anlayışının sonucudur. Geçmişi yalnızca yüz yıl öncesine dayanan bu popüler astroloji anlayışının karşısında ise beş bin yıllık bir bilgi birikimi üzerinde yükselen gerçek ve doğru astroloji durmaktadır. Insanoğlunun evreni tabiatı ve hayatı kendi algıladığı şekliyle incelemesine ve tüm bunları bir bütün olarak bir arada işlemesine dayanan gerçek astroloji medyadaki burç astrolojisiyle karşılaştırıldığında insanı hayrete düşürecek kadar farklı ve gelişkin bir çalışma alanıdır. Ortaçağ astrolojisi uzmanı öner döşer "astrolojide gösterge tespiti" isimli bu kitabında okurları işte bu gerçek astrolojiyle tanıştırıyor. Astrolojide gösterge tespiti';nin ana konusu göstergeler kavramı. Insanları doğdukları güne göre yalnızca güneş burçlarıyla ele almak yerine onların doğum haritalarını esas alarak çalışan klasik astrolojide bir haritayı okumanın temel araçlarından biri göstergelerdir. Hepimiz gezegenleri biliriz; venüs güzelliktir mars savaştır satürn sınırlamalardır... Oysa bunlar gezegenlerin sadece genelgeçer anlamlarıdır; belli bir astroloji haritasında ise o kişinin hayatına özel olayları kişileri temsil eden ve bu sayede hayatının fotoğrafını çekebilmemizi sağlayan birer astrolojik göstergeye dönüşürler. Klasik astroloji';nin kişinin hayatıyla ilgili hem tespitlerde hem de öngörülerde bulunmak için kullandığı göstergeler bu kitapta anlatılan özel teknik ve yöntemlerle saptanır. Bizi harita sahibinin ömrü boyunca parasal durumunun nasıl seyredeceği hangi mesleklerde başarılı olacağı hangi hastalıklara yatkınlık taşıdığı evlenip evlenemeyeceği evleneceği kişinin genel özellikleri gibi konulara ilişkin soruların yanıtlarına götürecek olan göstergeleri bu kitaptaki özel teknik ve yöntemlerle tespit etmek mümkündür. Öner döşer';in 2003 yılından bu yana incelediği farklı klasik astroloji kaynaklarından derleyip bir araya getirdiği bu bilgiler kitapta birbirleriyle sentezlenerek sunuluyor türkiye';de ve dünyada ilk kez tek bir kitap içerisinde bir arada yer alıyorlar. Bu kitapta anlatılan özel teknik ve yöntemler sayesinde okurlar astroloji haritalarının evlilik para meslek kariyer ün sağlık çocuk gibi konularda kendilerine sunduğu vaatlerin şifrelerini çözmelerini sağlayacak bilgilere sahip olacaklar.

Hayatta hiçbir şey göründüğü gibi değil. Aşkın kaç yüzü var, hepsini anlamak mümkün müdür, insanın içinden geçenler tam olarak bilinebilir mi? Varlığımız yeryüzünde küçük bir nokta gibi ama ruh sonsuz bir karmaşa barındırıyor. Kaçınılmaz olarak içine düşülen aşkın insanı nerede, ne zaman, kiminle yakalayacağı gerçekten hiç belli olmuyor bu sonsuzlukta…

2025 MEB ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ SORU BANKASI

Bu fotoğrafa bakarken dili yitirdiğimi hissettim. Onu bütünüyle özgür, tüm bedeniyle geleceğe doğru yol alırken görmek, aklıma babamla paylaştığı yılları, maruz kaldığı aşağılamaları, yoksulluğu, yirmi beşle kırk beş yaşları arasında, başka kadınlar hayatı, özgürlüğü, yolculuğu, kendini tanımayı tecrübe ederken, eril şiddet ve sefalet tarafından yaşamından koparılmış, neredeyse yok edilmiş yirmi yılı getirdi. Bu fotoğrafı görmek bu yok edilmiş yirmi yılın doğal bir şey olmadığını, ondan bağımsız dış güçlerin –toplum, erillik, babam– eylemlerinin bir neticesi olduğunu hatırlamamı sağladı, demek ki her şey başka türlü olabilirdi. Bir Kadının Kavgaları ve Dönüşümleri’nde annesini anlatıyor bu kez Édouard Louis. Kırk beş yaşına vardığında isyan bayrağını çeken, arzuladığı gibi yaşamayı seçerek yavaş yavaş özgürleşen, sonunda kendini keşfeden bir kadının hikâyesini kendi gözünden aktarıyor. Çocukken farklı bir anneye sahip olma arzusuyla bugün onu her şeye rağmen özgür ve mutlu bir kadın olarak görme deneyimi arasındaki anlatısında hayatlarımızı yöneten zalim sistemleri ve onlardan kaçış olasılığını da ele almaktan kaçınmıyor – yine çekincesizce, yine güçlü bir şekilde. “Édouard Louis kendi kuşağının en önemli edebî seslerinden biri.” The Guardian

Şevket, sevdiği kadını, Vasilisa'yı gerçekleri bilmeden terk etmiş, kendine Tükez'le yeni bir yaşam kurmuştur. Üç güzel bebekleri olur; Selvinaz, Aslan ve Cevanşir... Ama boynundan o kolyeyi de hiç çıkarmaz, onun aşkı halkının özgürlük aşkına dönüşmüştür artık. Çalkantılı zamanın etkisiyle, eskinin kahramanları birden eşkıya olarak görülmeye başlanır. Şevket'in uğruna yaşamını feda etmeyi göze aldığı halkı belki de onu hiçbir zaman anlayamayacaktır. Erkan Karagöz, Rus Kızı Vasilisa'nın birinci cildinde bizi Şevket ile Vasilisa'nın aşklarının gölgesinde Rus Devrimi sonrasının hallaç pamuğu gibi dağılmış halklarının arasında gezdirmişti. İkinci kitabı Yüreğinin Seğirdiği Andır Aşk'ta ise bu aşkın gizlerini ele veriyor, bir adamın ve bir aşkın, nesiller boyu bir ailenin kaderini nasıl değiştireceğini anlatıyor.

Bugüne kadar “ben” dediğiniz şeyin ardında saklanan gerçek “siz”i keşfetmeye cesaretiniz var mı? Hepimiz, başı ve sonu belli, içinde çeşitli roller üstlenmeye çalıştığımız hayat denen bir oyunun içindeyiz. Bu “oyunda”, büyük travmalar hariç, aşağı yukarı benzer süreçlerden geçiyoruz. Ben, Kendim ve Diğerleri’nin her bölümünde, tıpkı hayatta olduğu gibi, önce sorgulayıp kaybolduğunuz bir alana adım atıyor, ardından okuduklarınız ve önerilen uygulamalarla kendinize yeni bir kapı aralıyorsunuz. Sanki bir bina inşa eder gibi her bölüm, bir öncekinden beslenerek sizi bir sonrakine hazırlıyor ve sonunda kendi potansiyeline ulaşmış bir insanın nasıl biri olduğunu anlamanıza olanak tanıyor. Bu kitap, sizi zihin ekranınızda oluşturduğunuz “ben” ve “diğerleri” evreninin yapısını anlamaya, kendi benlik parçalarınızı, rollerinizi keşfetmeye ve bu keşfi çevrenizle uyum içinde yaşamaya dönüştürmeye davet ediyor. Prof. Dr. Atilla Soykan; psikoloji, felsefe ve psikoterapi okullarının ürettiği bilgileri sadeleştirip aktarırken yaşamın her anında karşılaştığımız “ben” ve “öteki” arasındaki ilişkiyi de şaşırtıcı ve düşündürücü bir şekilde gözler önüne seriyor. “Ben kimim?” sorusuyla başlayan bu psikolojik esneklik yolculuğu, sizi bireysel farkındalığa ve daha derin bir benlik bilincine ulaştıracak bir araç olma potansiyeli taşıyor..

Uyanık sokak kedisi Maurice, kendisine para kazandıracak iyi bir numara buldu. Fareler ve kavalcılarla ilgili masalları herkes bilir; Maurice’in de kavalı olan bir ‘insanı’ var. Ve bir de tuhaf biçimde ‘değişmiş’ farelerden oluşan bir istila ekibi. Ahlaki açıdan cüretkar, güzel bir biçimde düzenlenmiş, felsefi açıdan olağan fantazya öykülerine aykırı. Guardian Yaşayan en iyi ve en komik yazarlardan biri. Independent Terry Pratchett, hayali dünyaların muhteşem mucitlerinden biridir. Onda, halk hikayecilerinin enerjisi vardır. Hayranları onu, zekice yazılmış komik diyalogları, hayal gücünün dorukları ve günlük hayatın ayrıntılarıyla dolu olayları ele aldığı için sever. Kılık değiştirmiş gerçek bir dünya! The Times

Başka yöne odaklanmadan önce, herhangi bir ekranda ortalama –ve yalnızca– 47 saniye geçiriyoruz. Dikkatimiz dağıldığında ise göreve yeniden odaklanmamız tam 25 dakika alıyor. Üstelik en büyük dikkat dağıtıcımız başkaları değil, biziz. Dikkat dağınıklığı ve çoklugörevler konusunda uzman psikolog Gloria Mark, Dikkatin Anatomisi’nde teknolojinin dikkatimizi nasıl etkilediğine dair onlarca yıldır sürdürdüğü araştırmalarının şaşırtıcı sonuçlarını ortaya koyuyor. Mark, bilgiye hemen erişme fırsatıyla sarhoş olduğumuz bu yeni çağda, bildiğimizi sandığımız şeylerin ne kadarının yanlış olduğunu gösteriyor. Daha önce ideal odaklanma hâli olarak kabul edilen “akış” kavramının ötesine geçen çalışma, beynimizin dijital çağda nasıl çalıştığını açıklayan yeni bir bakış açısı sunuyor. Dikkatin Anatomisi, yalnızca eğitim ve iş hayatında daha başarılı olmak için değil, günlük yaşamda sağlığı ve zindeliği koruyarak kontrolü ele almak için de vazgeçilmez bir rehber. Bilgisayar kullanımındaki gelişimler ve bilgisayarları, akıllı telefonları ve interneti aşırı benimsememizle birlikte, teknolojiyle günlük ilişkimiz hızlı bir değişime uğradı ve bu, özellikle dikkat davranışlarımızdaki değişikliklerde kendini gösterdi. Artık çoğu insan, uyanık olduğu vakti (gece yarısı uyandıkları zamanlar da dahil) dijital cihazlarına bakarak geçiriyor. Odaklanma kabiliyetimizi etkileyen ve bize kendimizi oldukça bitkin hissettiren cihazlarımızı kullanma şeklimizin bununla nasıl bir ilgisi var

Platon (Eflatun, İÖ yaklaşık 428 / 7-İÖ yaklaşık 348 / 7); Bugünkü üniversitenin atası sayılan Akademia’nın kurucusu (İÖ 387) ve hocası Sokrates’i konuşturduğu "diyaloglar"la felsefeyi yazıya en iyi aktarmış olan ustalardan biridir. En tanınmış diyaloglarından Şölen ve Dostluk’ta ise Platon, denebilirse, İnsanlığın anlamaya çalıştığı en temel duygu "sevgi"nin izini sürmektedir.