Yazara Gore Listeleme

  • Hüseyin Yorulmaz
    insan sesi mp3 - Türkçe
    73 Ayrım
    1437,81 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Oya Çetintaş
    Aliya İzzetbegoviç, Bosna savaşında varlığını tüm dünyaya kabul ettirmiş, halkının kaderini belirleyen ender devlet adamlarından biridir. Dayton Antlaşması ile ülkesinin bir takım kantonlara ayrılmasını ve bu kantonlarda Sırp ve Hırvatların da söz sahibi olmasını hazmedememiş, antlaşmayı “yüreğinden kan damlayarak” imzalamak zorunda kaldığını bizzat kendisi söylemiştir. Dört yıl boyunca dünyanın yok etmek istediği sistemler anaforunda Bosna’nın bir dal bulup tutunması idi bu. O dalın gövdeden koparılmak istendiğini yıllardır hep beraber gözlemliyoruz. Ülkesinin bu halde olması Aliya’nın duruşuna bir halel getirmez. O bütün bunların başına niçin geldiğini, halkının ve kendi kimliği yüzünden olmadık sıkıntılara katlandığını çok iyi biliyordu. Ya kimliğinden vazgeçecekti, ya da ülkesinden. Kimliğinden ödün vermediği için ülkesini bu kadar da olsun koruyabildi. Kimliğinden vazgeçseydi, ülkesinin bir Sırbistan’dan, bir Slovenya yahut Hırvatistan’dan farkı kalmayacaktı.
  • Hüseyin Yorulmaz
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    376,43 KB
    Eser Türü: Kitap
    Edebiyat Tarihçilerinin hikemiyat diye adlandırdıkları tefekkür ve hikmete yönelik şiirin özelliğini, genellikle öğüt ve nasihat ifade eden ayet ve hadisler, sosyal ve siyasi olayların hakimane (bilgece) bir biçimde formüle edilmesi, halkın dilinde söylene söylene klişeleşmiş ve onun hayat anlayışını yansıtan atasözleri ve deyimler, kıssadan alınan hisselere düstur olan kelam-ı kibarlar, insanların hafızasında adeta canlı bir tablo gibi yaşayan ve tecessüm eden adet ve geleneklerin gerçek hayata yansıması, ahlaki ve tasavvufi birtakım kavramların öğüt verici tarzda işlenerek insanlar arasında yüzyıllardır oluşturduğu anlayış birliği gibi konular teşkil eder. Hikemi tarz şairleri bu genel çerçeve doğrultusundaki görüşlerini zaman zaman artan zaman zaman da azalan yoğunlukta işlemiş, divanlarında bize yüzyıllardır okunagelen kalıcı şiirler bırakmışlardır. Şairlerimiz, bütün bu ve buna benzer konular dair gözlemlerini, asırların süzgecinden geçerek bu günlere gelmiş zengin ve parlak şiirlerinde vurgulu ve çarpıcı bir şekilde dile getirirler. Bunu ifade ederken, onların asıl üzerinde durduğu ve sanat anlayışlarının özünü oluşturan konu, hikmet ve hakikatı içinde barındıran mananın bir üst perdeden seslendirilmesidir.