En Son Eklenenler

Toplam 54482 sonuçtan 1 - 10 arası görüntüleniyor.
  • Ayşe Reisoğlu
    insan sesi mp3 - Türkçe
    14 Ayrım
    230,78 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Anı/Mektup
    Seslendiren : Didem Ünüvar
    Konusu:
    Elli sekiz yıldır Türkiye’de yaşayan Ayşe Reisoğlu, geçmiş yıllarla ilgili hatıralarını, evliliğini, ilerleyen yıllarda profesör olan eşinin akademik hayatını, Türkiye’deki yaşamı, kültürü artık Türkleşmiş bir Alman’ın gözünden anlatıyor. Kısacası bu kitap mutlu bir Türk-Alman evliliğinin hikayesi, Almanya ve Türkiye’nin bir kadın gözünden yakın tarihi… Arkadaş grubumuzdakilerin hepsi Alman değildi, yurt dışından Almanca öğrenmek için gelenler de vardı. Hatta yeni gelen birinden bahsediyorlardı. Kendisi Türk’müş. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde asistanmış, ayrıca doktorasını bile yapmış! Enstitü’de ilk Türk! Acaba nasıl biriydi? Onu gözümün önünde canlandırmaya çalıştım: siyah saçlı, kara gözlü, biraz kısa boylu ve kesinlikle bıyıklı. Acaba elinde kılıç, kafasında fes de var mıydı? Hadi kızım sen de, abartıyorsun! Ama muhakkak bolca Türk kahvesi içerdi, orası kesin. Evli miydi acaba, Müslümanların dört eş hakkı yok muydu?
  • Ümit Yaşar Oğuzcan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    4 Ayrım
    73,65 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Şiir
    Seslendiren : Şebnem Ulusan
    Konusu:
    Bundan tara 50 yıl önce şair Ümit Yaşar Oğuzcan ile yayıncı Ahmet Tevfik Küflü Garip Şiirler Antolojisi çıkarmaya karar verdiler. Çetin Altan ve Aziz Nesin birer yazıyla, Turhan Selçuk, Altan Erbulak, Suavi Tedü, Ara Güler, Halim Büyükbulut, Zahir Güvemli, Hüseyin Mumcu, Eşber, Sinan Bıcakçıoğlu, Eflatun Nuri, Tonguç Yaşar, Yalçın Çetin, Sait Maden ve Ferit Apa çizgileri ve fotoğraflarıyla kitabı süslediler. "Biliyorum bu antoloji hayli tartışmalara yol açacak. Kimi, tavuğun yumurtadan; kimi, yumurtanın tavuktan çıktığını savunup veryansın edecekler. Kimi de Krisîof Kolomb kesilecek başımıza. Amaan... Kim ne derse desin. Garip Şiirler Antolojisi, şairlerin, şu her şeyiyle garip dünyayı nasıl inceden inceye alaya aldıklarını ortaya koyacakya... Bu da yeter bana." Ümit Yaşar Oğuzcan 50. yaşında Garip Şİİrler Antolojisi, yoğun ve ısrarlı talepler sonucu gerçekleştirilen tıpkıbaşımıyla tüm edebiyatseverlere, şiirseverlere ve "garip"lere Bilgi Yayınevi'nin armağanıdır
  • Sinan Meydan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    96 Ayrım
    1538,74 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Araştırma/İnceleme, Türk Siyaset Tarihi
    Seslendiren : Banu Tezcan
    Konusu:
    Türkiye’nin Zaferi, Emperyalizmin Yenilgisi Sevr’den Lozan’a, 1920 Ağustos’undan 1923 Temmuz’una kadar yaklaşık üç yıl içinde Türkiye’nin ve Türklerin kötü kaderi tamamen değişti. Bu, modern insanlık tarihindeki en etkileyici, en şaşırtıcı ve en ilham verici değişimlerden biridir. Lozan Barış Antlaşması bu büyük değişimin uluslararası tescilidir. Lozan, Anadolu’nun ortasına sıkıştırılıp yok edilmek istenen Türklerin, kazandıkları büyük bir bağımsızlık savaşının ardından, tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleştirdiği bir diplomasi savaşının zafer anıtıdır. Lozan Barış Antlaşması ile Türkiye, uluslararası sistemin “ötekisi” değil, “eşit” ve “egemen” bir parçası olarak kabul gördü. Lozan Barış Antlaşması kurumlarıyla, değerleriyle tam bağımsız, üniter, laik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ne zemin hazırladı. Lozan, Türklerin yüz yılı aşkın bir zamandır devam eden yenilgiler, bozgunlar, katliamlar ve ölümlerden kaynaklanan büyük travmasını bitirdi. Lozan Barış Antlaşması, emperyalist Batı’nın küresel düzeyde ilk büyük diplomatik yenilgisidir. Lozan’da kapitülasyonların kaldırılmasıyla Türkiye’nin tam bağımsız olması, emperyalizmin yıkılmaz sanılan yüksek surlarında büyük ve onarılmaz bir gedik açtı. Türkiye Cumhuriyeti, Lozan Barış Antlaşması’yla kurulan ve Atatürk’ün “Yurtta barış dünyada barış” politikasıyla kurumsallaştırdığı “Lozan Barış Düzeni” sayesinde -şimdilik- yüz yılı aşkın bir zamandır çevresindeki tüm yıkıcı savaşlardan uzak kalmayı başarabildi. “Lozan hezimettir!” tezi ise Türk ulusuna ve Türkiye Cumhuriyeti’ne yönelik psikopolitik bir saldırıdır. Bu kitap, 1950’lerden beri süren bu saldırıya karşı bilimsel bir karşı çıkıştır. “Sevr, ölüm halinde hasta olan bir ulusun ‘defin ruhsatı’ gibi yazılmış olabilir. Fakat Lozan, yalnız bu ruhsatı iptal eden değil, aynı zamanda ‘hasta’ olmadığını eylemleriyle gösteren bir ulusun sağlık belgesi olmuştur.” (Arnold J. Toynbee, Kenneth P. Kirkwood, “Türkiye; Bir Devletin Yeniden Doğuşu”) “Lozan’da onursuz bir barış imzaladık. Bu, İngiltere’nin şimdiye dek imzalamış olduğu antlaşmaların en uğursuzu, en mutsuzu ve en kötüsüdür.” (Sir Andrew Ryan)
  • Uğur Deveci
    insan sesi mp3 - Türkçe
    56 Ayrım
    775,31 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Roman/Öykü
    Seslendiren : Nuray koç
    Konusu:
    "Uğur Deveci, aslında aynı kaynaktan beslenen, nihayetinde aynı yatağa akan ama ayrı ayrı yol alıyor gibi görünen hayatların hikâyesini anlatıyor Buzdan Top’ta. Bir elin parmakları gibi bir arada tutuyor onları, yıldızlar kadar uzağa düşürüyor. Ustaca ördüğü kurguyu buzdan bir topa dönüştürüyor ve bir kedinin önüne koyulan yün yumağı gibi okurun avucuna bırakıyor. Buzdan Top, yazarını gülümseten, okurunu hayret ettiren bir aradalığımızın romanı.''
  • Komisyon
    insan sesi mp3 - Türkçe
    40 Ayrım
    123,16 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Ders/Sınava Hazırlık
    Seslendiren : Sibel Yılmaz
    Konusu:
    Biraz çalışsam tamamını yapabilirim diyenler için matematik antrenörü...
  • Fuat Sevimay
    insan sesi mp3 - Türkçe
    10 Ayrım
    156,99 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Hikaye
    Seslendiren : Yeşim Orucu
    Konusu:
    Sokakta yanından geçip gidilenlerin, bazen durup başı okşananların; neşenin, hüznün, hem bilindik hem de sürprizli karşılaşmaların etrafında dolanan bir öykü kitabı: Ara Nağme. Fuat Sevimay kitaplığında önemli bir yer tutan ve 2014 Orhan Kemal Öykü Ödülü’ne layık görülen Ara Nağme, samimi bir buluşmaya davet ediyor okuru. Sokakla, gündelik olanla, hem şahsi hem de toplumsal nitelik taşıyan meselelerle temelden ilişkilenerek “gerçek”le organik bir bağ kuruyor. İçten, hepimizden, “biz”den bir dille...
  • Hanya Yanagihara
    insan sesi mp3 - Türkçe
    84 Ayrım
    905,22 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Roman/Öykü
    Seslendiren : Feyza Daldal
    Konusu:
    Üniversiteden tanışan dört erkek arkadaş: Nazik, yakışıklı ve oyunculukta kariyer yapmak isteyen Willem. Sanat dünyasına hızlı bir giriş yapmak isteyen, zeki ama bazen kalpsiz davranabilen JB. Hayallerini gerçekleştirememiş, aileden zengin mimar, Malcolm. Bu arkadaş grubunun merkezinde duran, tam bir kapalı kutu olan avukat Jude. Yıllar içinde dörtlünün dostlukları bağımlılık, şöhret ve kibirle dönüşür ve derinleşir. Üç arkadaşın karşılaştıkları en büyük zorluk, hem bedensel hem de duygusal olarak ağır yaralı arkadaşları Jude’un yanında yer almak olacaktır. Jude’un üstesinden gelemediği çocukluk travmaları tüm yaşamını etkileyecek ve dostları onu hayatta tutmak için ellerinden geleni yapacaklardır. Dostluk, aşk, kalp kırıklığına dair dokunaklı, müthiş bir hikâye... “Enfes... Bu romanı bir şaheser olarak adlandırmak hiç de mübalağa olmaz. Hatta bu kelime hafif bile kalır.” San Francisco Chronicle “Harikulade... Travma ve arkadaşlık öylesine zekice ve derin bir kavrayışla ele alınıyor ki bu roman bundan sonra bu konuda yazılmış tüm romanlar için bir ölçüt olacak.” The Wall Street Journal “Değersiz Bir Hayat başka hiçbir romana benzemiyor. Sınırı aşıyor, çizgiden dışarı taşıyor, kısaca unutulmaz.” The Independent “İçinize işliyor. Yanagihara insanın davranışının en aşağı ve en yüce uç noktalarını can acıtıcı bir yoğunlukla sorgulayabilme yeteneğine sahip bir yazar.” The Times Literary Supplement
  • Hakan Bıçakcı
    insan sesi mp3 - Türkçe
    12 Ayrım
    196,40 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Roman/Öykü
    Seslendiren : Gülşah Moral
    Konusu:
    “Gırç, gırç, gırç. Uykuma karışan dikenli gıcırtılarla kaskatı bir halde uyanıyorum. Salıncaktaki arkası doönuük çocuk. Sesler salondan geliyor. Gırç, gırç, gırç. Yatakta büzüşüp kalıyorum. Kalkıp bakarsam, onu salonun ortasında sallanırken bulacağımı düşünüyorum. İçeride olmasına rağmen saçları uçuşarak.” “Gırç, gırç, gırç. Bu düşünce beni dehşete düşürüyor. Tuhaflıklara evde rastlamak yeni bir aşama olur çünkü. Eve kaçmak işe yaramaz o zaman. İlk şoku atlattıktan sonra, en azından aynı odada değiliz diye rahatlıyorum. Gidip bakmazsam endişelenecek bir şey yok. Başka odada olması, başka evde, başka şehirde, başka ülkede olmasından farksız. Sonuçta görüş alanımda değil. Ritmi düzenli gıcırtıları ninni gibi dinleyerek yeniden uykuya dalabilirim.” Sinemacı olma hayaliyle yola çıkıp, kendini sansürcü olarak bulan bir kurgu operatörü. Çalıştığı kanaldaki görevi “sakıncalı” görüntüleri kesmek, mozaiklemek, silmek. Monitörde akan sahnelere müdahale ederken, hayatının kontrolünü kaybetmeye başlar. Kurgu karışır. Beklenmedik anlarda, dehşet verici manzaralar çıkar karşısına. Olmaması gereken sahneler. Mesleğinin yan etkisi olduğundan şüphelendiği bu görüntülere “tuhaflıklar” adını verir. Sinir uzmanına görünüp ilaçlı kafayla başı önünde gezinmek veya yakınlarına anlatıp onları endişelendirmek istemez. Niyeti kendi kendine çözmektir. Donup kalır. Görmezden gelir. Üstüne gider. Hakan Bıçakcı’dan Silinmiş Sahneler. Bugün burada yaşamanın, sürekli haberdar olmanın, her şeyi görmenin, hiçbir şey yapmamanın yorgunlugu.
  • Muharrem Ergin
    insan sesi mp3 - Türkçe
    16 Ayrım
    249,13 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Edebiyat
    Seslendiren : Almina Eren
  • Aimee Dostoyevski
    insan sesi mp3 - Türkçe
    44 Ayrım
    726,38 MB
    Eser Türü: Kitap
    Eser Alt Türü: Biyografi
    Seslendiren : Nejla Anul
    Konusu:
    "Fyodor Mihayloviç Dostoyevski: Tarihin en büyük romancılarından biri. Klasikler denince ilk akla gelen, kitapları hâlâ en çok tavsiye edilen ve okunan büyük yazar. İnsan ruhunu onun kadar iyi tahlil etmiş ve bunu ustalıkla anlatmayı başarabilmiş başka bir yazar yoktur.   Çocukluğu, ailesi, sürgün yılları, başka yazarlarla ilişkileri, aşkları, kitapları, hayalleri, yaşamına dair pek bilinmeyen detaylar, yaşamıyla kitapları arasındaki paralellikler ve daha pek çok şey, öz kızı Aimée Dostoyevski’nin kaleminden okurlara ulaşıyor.   “Yaşamakla yaşamamak arasında hiçbir fark kalmadığında özgürlüğüne kavuşur insan.” (Ecinniler romanından"

Sayfalar