Yazara Gore Listeleme

  • Seda Eroğlu
    insan sesi mp3 - Türkçe
    19 Ayrım
    791,62 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Pervin Yaşar
    “İyi şeyler inandığında, daha iyi şeyler sabrettiğinde ve en iyi şeyler hiç vazgeçmediğinde gelir.” Biliyorum, uzun bir yolun yorgunusun. Doğduğun günden beri durmadan yol almaya çalıştın. Kimi zaman ezbere, kimi zaman zoraki, bir noktaya kadar gelebildin. Kimi duraklarda fazlaca soluklandın, kimi duraklarda ise trenin zaten çoktan kaçmış olduğunu düşünüp gideceğin yere doğru yol almaktan vazgeçtin. Bazen gücün vardı çabalamaya, bazense herkesten daha fazla yorgundun, ne yaparsan yap hep aynı yerde saydığını düşünüyordun, ilerlemeye devam etmedin. Bazen senin seçimindi durmak, bazense mecbur bırakıldığın bir zorunluluk. Sebebi ne olursa olsun yol hep çok uzun ve belki de çok karmaşıktı, bu yüzden olmadı. Sadece senin için değil, herkes için böyledir bu... Bazı başlangıçlar hep acı verir. Bazı adımları atmak hep çok zordur. Bazı yollar fazla dolambaçlı, bazı varış noktaları hep çok uzaktır. İnsana olduğu yerden ulaşması oldukça güç görünen bir Kafdağı’dır hayali. Oysa Anka Kuşu misali küllerinden yeniden doğacağı yer de orasıdır ve oraya sadece vazgeçmediği sürece zorlukların geçici olduğunu anlayabilenler varır.
  • Seda Eroğlu
    insan sesi mp3 - Türkçe
    21 Ayrım
    657,17 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Yasemin Topak
    “Ayağa kalkıp demir kapıyla vedalaşması birkaç saati buldu. Gecenin karanlığı gökyüzüne en karmaşık halini vermiş, hava iyice soğumuştu. Bizi o evde bıraktığı güne lanet ediyordu. Sağa sola yalpalayarak ilerliyordu. Sokak lambasının altından geçerken yüzüne düşen her bir kar tanesi ayrı ayrı renklerde yanıp sönüyordu. Tekrar hıçkırıklara boğuldu. Köşeyi döndüğünde artık sokak da en az arka oda kadar sessizdi. Geride kırgın bir kadının küçük, narin ayaklarının izleri kalmıştı.” Canan’ın ardında bıraktığı kırgın bir kız çocuğuydu Kader. Gözlerinde sevgi pırıltıları görmeyi beklerken her seferinde çarptığı soğuk duvarlar gibiydi babası. Her haliyle annesine benzediği için cezalandırılıyor muydu bilinmez, geleceğe doğru kalbindeki büyük çizikle sürükleniyordu. Eksikti, yarımdı. O boşluğu dolduracak umut, bir gün yüreğinde filizlenebilecek miydi, bilmiyordu. Annesinin geçmişinden yüklendiği bir isimle hayatında derin yaralar açılmış yalnız bir adamdı Can. Rüzgar nereden esse, o yöne savruluyordu. Özlemleri, pişmanlıkları, yarım kalmışlıkları bir sonbahar yığıntısı… Hayatın derinliğinde bir anlam arıyordu. Binlerce yüreğe dokunmuş, sevgi dolu bir kadındı Hayat. Bir sabah pencere aralığından odasına sızan mazi çağrısıyla, o çok özlediği çocukluğun Can’dan ibaret olduğunu anladı. Şimdi yıllar önce terk ettiği, yosun kokulu o küçük şehir onu hayatının yolcuğuna davet ediyordu. Biliyordu aslında, bu çağrı yeni bir uyanışa davetti ve bu yolculuğu içindeki o kırgın kız çocuğuna borçluydu. ‘Uyursak geçer mi?’ çocukluğa özlemin, umudun, aşkın ve gerçek uyanışın hikayesi
  • Seda Eroğlu
    insan sesi mp3 - Türkçe
    13 Ayrım
    394,65 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Cansu Ön
    “Kırılgan bir baharın yazını aradığı gecelerde başladım seni yazmaya. Önce birkaç dörtlük satırlar, ardından doldu sayfalar. Her sayfada bir ilmek aşk, her sayfada senden sonra unutulmaya yüz tutmuş çocukluğum, hatıralarım ve sen; birbiri ardına sıralandı mazi. Seni dokudu kalemim. Özlerken yazdım, yazarken özledim bir nevi. Özledikçe yandım ve yine yazdım. Sonra saman kâğıdı bir zarfın içinde biriktirdim yangınlarımı. Ne zaman özlesem, bir sayfa daha sen ekledim, yazdıkça sevdim. Sonra dönüp tekrar okudum, adına Aşk dedim.” Bu kitap sana… Yüreği burkulan, canı yanan, yarıda kalan sana. Dile getirilmeyen yarım kalmışlıklara... “Bir kadın, bir kalem, bir yürek... evrenden insana, yürekten yüreklere... sadece bildikleriyle değil, yaşadıklarıyla okuru bir yerden bir yere sürükleyen cümleler... son zamanlarda okuduğum en 'samimi' kitap.” -Aret Vartanyan; İnsanız Ayıbı Yok, Gitme Zamanı, Çırılçıplak Aşk’ın çoksatan yazarı- “Yalnız ve yorgun ve yanılgılarla savrulmuş yüreklerimizin sığınacak bir limandan başka neye ihtiyacı olabilir? O liman işte "Kaç Gibi Özlersin?" Sakin esintisiyle yüreğimizi okşayan sağlam bir liman hem de...” -Caner Yaman; Aşıktım Hatırlamıyorum, Unutamadım ve Sonrası Yok’un çoksatan yazarı- (Tanıtım Bülteninden)