Yazara Gore Listeleme

  • Sophokles
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    223,69 KB
    Eser Türü: Kitap
    Oidipus oyunu, gerek Atina devletinin gerekse de Sophokles'in ağır bir bunalım yaşadıkları bir döneme rastlamıştı. Bu öznel ve nesnel bunalımların bileşkesinde Oidipus, Sophokles sanatının doruğunu oluşturmakla kalmamış, bütün bir tragedya geleneğinin örnek metni olma özelliğini de kazanmıştır. Gelgelelim İÖ 431'de Euripides'in 'Medea' ile yaşadığı düş kırıklığını Sophokles de yaşayacak ve oyun, tragedyalar arasındaki yarışmada birincilik ödülüne layık bulunmayacaktı. Bu tepkide Oidipus tragedyasının başkahramanının -hele hele sarsıntı aşamasına girmiş bir devlette- yerleşik ahlaki değerlere yönelik duyguları altüst etmiş olmasının payı çok büyük olmuş olmalıdır. Yaklaşık yüz yıl sonra Aristoteles, kusursuz bir sahne oyununun nasıl yazılması gerektiğine örnek olarak Oidipus tragedyasını gösterecektir.
  • Sophokles
    insan sesi mp3 - Türkçe
    9 Ayrım
    196,69 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Oya Çetintaş
    Sophokles (MÖ 495-406): Yunan tragedyasının en önemli yazarları arasında adı ilkönce hatırlanan Sophokles, konuları işleyişi ve oyundaki karakterleri canlandırılmakta ustalığıyla ayrı bir yere sahiptir. Tiyatro tekniğini geliştirmiş, diyaloglara, dekor ve kostüme önem vermiştir. Tragedyalarında dönemin yazarlarında rastlanmayan derli toplu bir iç yapı görülür. Eserlerinde yazgı sorununu her zaman ön planda tutar. Katıldığı yarışmalarda yirmiden fazla ödül almıştır. Yüz yirmi üç tragedya yazan Sophokles'in eserlerinden sadece Aias, Antigone, Kral Oidipus, Elektra, Trakhis Kadınları, Philoktetes, Oidipus Kolonos'ta günümüze ulaşabilmiştir.
  • Sophokles
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    212,09 KB
    Eser Türü: Kitap
    Klasik Yunan tragedyalarının olduğu gibi “Elektra” tragedyasının seyircisi de, kraliçe Klytaimnestra’nın, donanmasından rüzgârı esirgeyen tanrılara öz kızı Iphigenia’yı kurban eden Agememnon’dan korkunç bir intikam aldığını ve sonrasını bilmekteydi. Çünkü Yunan tragedyası, toplumsal inancın temeli olan dinsel-mitolojik söylencenin kendine çizdiği sınırların dışına çıkamaz, yarı tarihsel, yarı mitolojik kahramanların başına gelenleri ilkece değiştiremezdi. “Şimdi ne olacak?” merakını pek taşımayan seyirci, “Yazar, hepimizin bildiği bu temayla bize ne demek istiyor?” sorusuyla antik tiyatronun basamaklarını doldururdu. Mitolojik-tarihsel kişilikler içindeki psikolojik, insani, gerçekçi boyutu yakalayan Sophokles, intikamı bir tür adalet uygulaması olarak yorumlayıp Agamemnon ailesi trajedisine ilginç bir yaklaşım getirir.