Yazara Gore Listeleme

  • Stanislaw Lem
    insan sesi mp3 - Türkçe
    22 Ayrım
    349,65 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: OKAN BORAZAN
    “Yenilmez, giderek yükselen bir gerilimi seven okurları memnun edeceği kadar gizem okurlarını da etkileyecek.” -Ursula K. Le Guin Solaris’in yazarı Stanislaw Lem’den, H. G. Wells ve Jules Verne gibi ustaların izlerini takip eden bir bilimkurgu klasiği: Yenilmez. Bilinmeyen bir gezegene yolculuğa giden uzay gemisinin Dünya ile bağlantısı bilinmedik sebeplerden ötürü kesilir. Regis III adlı bu gezegende başta kaptan Rohan olmak üzere geminin tüm mürettebatı insanlığın en büyük ikilemlerinden biriyle yüzleşecektir: İnsan, bilgisinin sınırlarının farkına vardığında verebileceği kararlar ne kadar güvenilirdir? Mantık çerçevesinin çok ötesinde bir durumdayken bu soru üzerinden kendini bulmaya çalışan ekip, şimdiye dek anlatılmış en dehşet verici uzay yolculuklarından birinin parçası olacaktır. Yenilmez gemisinin mürettebatı bilinçli adımlar atan bir gezegenle yüzleşmek zorundadır.
  • STANISLAW LEM
    metin - Türkçe
    7 Ayrım
    3,40 MB
    Eser Türü: Kitap
    Teğmen Gregory, Scotland Yard tarafından bir dizi ceset çalma olayını araştarmakla görevlindirilir. Fail ya da faillerin çalışma bölgesi bellidir ve işler bu bölgede geometrik bir bölümleme üzerinden gerçekleştirilmektedir. Soruşturmada elde edilen ilk veriler ise akıl ötesidir. Cesetlerin hareket etmesi gibi... Çağdaş bilimkurgu edebiyatının önemli yazarlarından Lemin Bütün Eserlerinde rasyonalist bakışı sorgulamak üzere tasarlanmış bir labirent, Soruşturma.
  • Stanislaw Lem
    insan sesi mp3 - Türkçe
    27 Ayrım
    499,90 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Dilek Akşit Ünver
    Başka bir güneşin dördüncü gezegeni... Altı kişilik mürettebat, yere çakılan uzay gemisinden canlarını kurtarıp güçlükle dışarı çıktıklarında, başka bir dünyada olduklarını biliyorlardı. Ama Aden gezegeni, atmosferinin solumaya uygun olmasına rağmen "başka bir dünya" değildi. Onları ne uzaydan gelenlere tapınan vahşiler karşıladı ne de yıldızlararası iletişime gönüllü bir uygarlığın temsilcileri... Soluk alıp veren dev ağaçlar, bitkileri andıran binalar, doğal labirentler, dev aynalar, "ikiyaşarlı" canlılar, geçitler ve anlam veremedikleri yığınla şey arasında, korkuyla izlerini sürdükleri uygarlığa erişmeye, onunla iletişim kurmaya çalıştılar. İletişim kurmak kolay değildi. Araştırdıkları her yerde, ölümün değişik yüzleriyle karşılaşıyorlardı: Kitle mezarları, su dolu çukurlarda saklanan cesetler, iskeletler... Gezegeni Dünyalı gözleriyle anlamaya çalışan mürettebat, bu farklı uygarlıkla iletişim kurmaya çalışırken, sarsıcı deneyimlerle ve şiddetle yüzleşmek zorunda kalacaktı... Bilimkurgu edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Stanialaw Lem'den, teknolojiye ve iletişime dair felsefi sorularla dolu fantastik bir roman.
  • Stanislaw Lem
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    621,89 KB
    Eser Türü: Kitap
    Ölümlü Makineler, bilimkurgu türünün duayeni Stanislaw Lem'in robotlar, başka bir deyişle "demir melekler" üzerine yazdığı on dört öyküden oluşuyor. "Robot Masalları" adlı derlemeyi oluşturan ilk on bir öykü, elektro-şövalyelerin elektroatları üzerinde kılıç oynattıkları, "bir damla protoplazması bile olmayan bir dünyayı" konu edinir. Bu dünyada insanın adı da anılır, gittiği her yere yıkım götüren "Beyaz Ölüm" olarak. Öykülerin ortak noktası, robotların da ölümlü birer yaratık, nihayetinde birer insan olduklarıdır.
  • Stanislaw Lem
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    331,71 KB
    Eser Türü: Kitap
    İnsanın Bir Dakikası, olmayan üç kitap hakkındaki eleştirilerden oluşan bir eser. Eleştirilen kitaplardan ilki, bir dakika içinde yeryüzünde kaç şimşek çaktığı, kaç ton su fışkırdığı, kaç kişinin seviştiği, kaç kişinin doğal nedenlerle öldüğü gibi niceliksel bilgiler veriyor. “Tersine Evrim” adını taşıyan ikinci kitap klasik Lem metinlerine en çok benzeyeni; büyük usta “yirmibirinci yüzyılın askerî tarihine ilişkin” gizli bir kitap ele geçirdiğini öne sürüyor ve söz konusu kitabı eleştirirken bizlere mikro ve nano-robotlardan oluşan orduların kimyasal ve genetik silahlarla çarpıştığı bir savaş senaryosu çiziyor. Yenilmez (The Invincible), Cyberiad, Fiyasko ve Dünya Barışı (Peace on Earth) adlı kitaplarındaki temaları anımsatan bu senaryoya ilişkin spekülasyonlarıyla Lem, son dönem eserlerinde rastladığımız tavrını sürdürüyor ve sık sık kurgu dışına çıkarak olası bir gelecekteki silahlanma yarışına ilişkin görüşlerini bir deneme havasında anlatıyor. Üçüncü kitap olan “Dünya: Bir Afet Bölgesi”nin eleştirisi tümüyle deneme tarzında; varoluşumuzun gizini istatistiksel verilerle açımlama yolunda bir girişim. Bugün yetmişdokuz yaşında olan bilim-kurgu yazarı, düşünür Stanislaw Lem’in 1986 tarihli bu yapıtı onun deneme tarzına yönelişinin ilk örneklerinden biri. Üstadın meraklı kafasıyla geleceğin denizlerinde dolaşmak isteyenler bu kitabı ellerinden bırakmayacaklar.
  • Stanislaw Lem
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    581,83 KB
    Eser Türü: Kitap
    20. yüzyıl bilimkurgu edebiyatının başyapıtlarından sayılan Solaris, insanlığın bilimle ve başka gezegenlerle ilişkisini ele alıyor. Kris Kelvin, Solaris'in yüzeyindeki okyanus üzerinde araştırma yapmak ve evreni anlamak üzere bu gezegene gelir. Çalışmalarına başlayınca, bastırılmış anılarla yüklendiği acılı bir deneyim yaşamaya başlar. Bir süre sonra, yalnız olmadığını, diğer araştırmacıların da benzer şeyler yaşadığını görür. Okyanusun, kimsenin kaynağını ve sebebini bilmediği bu anıları yaratan canlı bir organizma olduğu fark edilince, bilim insanları araştırmalarının odağını değiştirerek kendi içlerine yönelirler... Solaris, Freud'dan Jung'a uzanan süreçte farklı psikanalitik kuramları üstü örtülü bir biçimde tartışırken, insanoğlunun başka dünyalara dair duyduğu merakı ve bilimsel-teknolojik hırsını sorguluyor.
  • Stanislaw Lem
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    555,15 KB
    Eser Türü: Kitap
    Bilinmeyen bir gezegene yolculuğa giden uzay gemisinin Dünya ile bağlantısı bilinmedik sebeplerden ötürü kesilir. Regis III adlı bu gezegende başta kaptan Rohan olmak üzere geminin tüm mürettebatı insanlığın en büyük ikilemlerinden biriyle yüzleşecektir: İnsan, bilgisinin sınırlarının farkına vardığında verebileceği kararlar ne kadar güvenilirdir? Mantık çerçevesinin çok ötesinde bir durumdayken bu soru üzerinden kendini bulmaya çalışan ekip, şimdiye dek anlatılmış en dehşet verici uzay yolculuklarından birinin parçası olacaktır. Yenilmez gemisinin mürettebatı bilinçli adımlar atan bir gezegenle yüzleşmek zorundadır
  • Stanislaw Lem
    metin - Türkçe
    895,39 KB
    Eser Türü: Kitap
    Yıldız Güncesi, Evren'in Candide'i Ijon Tichy'nin uzayın -kimi kez zamanın- derinliklerinde yaptığı yolculuklara dair notlarından oluşuyor. Yer yer ilginç çizimlerle süslediği bu notlarda, hafızaları insanlığın kıyım tarihiyle yüklenmiş bir romot topluluğu, uzay yolculuğuna merak sarmış patatesler, inanç sahibi oldukları için katakomblarda yaşamaya zorlanan dindar robotlar çıkıyor karşımıza. Derlemenin belki de en ilginç öyküsü, evrim de dahil olmak üzere dünya tarihinin içler acısı durumundan 26. Yüzyıl bilim adamlarının sorumlu tutulduğu Yirminci Yolculuk. Platon'dan Spinoza'ya, Brütüs'ten Napolyon'a, Bacon'dan Marshall McLuhan'a kadar birçok tarihsel figür, Lem'in mizah yüklü kaleminden nasibini alıyor. Yirmi Birinci Yolculuk, insanlığın önümüzdeki yüzyıllarda kaydedeceği bilimsel ve teknolojik gelişmenin dinsel dogmaları nasıl birer birer yıkacağını, inananlar ile inançsızlar arasında çağlar boyu süren tartışmaların ve savaşların anlamsızlığını gösteren hüzünlü bir öykü. Lem'in sadık okurlarının alışkın olduğu bir şeydir bu - hüznün ve ironinin iç içeliği. Ama Lem, tıpkı kendi yazma serüveni gibi, okurun serüveninin de her zaman, alışkanlığa meydan bırakmayacak yeni keşiflere açık olmasını ister. Onun için değişmeyen tek bir inanç vardır belki de: Alçaklığın ve ahlaksızlığın, Evren'de yalnızca insana mahsus olduğu inancı
  • Stanislaw Lem
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    632 KB
    Eser Türü: Kitap
    Yine bir Lem klasiği ile karşı karşıyayız. Hem de yepyeni; Türkçe’de ilk kez yayımlanıyor. Kurgusu kadar, dilin de mükemmel kullanıldığı bu kitapta Lem, temel dilbilim ve anlambilim kuramlarından yararlanıyor. Kahramanımız, “Özel Görev” için seçilmiş özel biridir. Görev’in tebliğ edileceği binaya girer ve... kendini anlamsız bir labirentin koridorlarında bulur. Herkes göründüğünden farklı bir kişiliktedir. Kim kimdir, dost nedir, düşman nerededir, bilinmez. Belki de, bırakın “Özel Görevi”, ortalıkta verilmiş herhangi bir görev bile yoktur. İçinde yaşadıkları Bina organik bir yapıdır; içerde yaşananlar ise, merkezinde “küvette bulunan günce”nin olduğu birtakım metinler tarafından düzenlenmektedir. Günce, yazılı tarihin silinmesiyle ortaya çıkan kaosun tasvirini içermektedir. Lem, bu romanında göstergelerin işlevlerini değiştirerek karmaşık bir dünya yaratıyor.