Eserlere Göre Listeleme

Toplam 2128 sonuçtan 1001 - 1010 arası görüntüleniyor.
  • Av. Celal Ülgen
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    97,8 MB
    Eser Türü: Kitap
    1. Kitap
  • Franz Kafka
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    157,64 KB
    Eser Türü: Kitap
    Hikayelerinde hep başarısızlık ve karanlık hüküm sürüyor diye onun yarattığı dünyayı -Kafka gerçekten dünya yaratmış birkaç sanatkardan biridir- onun yarattığı dünyayı, "Tanrısız bir dünyanın korkunç akıbeti" gibi sözlerle mahkum etmeye kalkışmak (Peyami Safa, Türk Düşüncesi), Kafka´yı hiç anlamamak demektir. Gerçi onun tanrısı, cennet, saadet vaat etmeyen, ilgisiz, uzak, erişilmez bir tanrıdır; fakat Tanrıdır. Denebilir ki Kafka, asırlardan beri insanların elinde türlü hallere giren, sonunda, Nietzsche´nin şöyle bir dokunuşuyla can veren insan-tanrıdan sonra, tanrılığa layık bir Tanrı takdim etmiştir bize. Sanatının en büyük sırrı, insani gerçekleri, lüzumsuz teferruattan soyup zaman, bazen de mekan-dışı bir hava içinde, bir masal havası içinde anlatabilmesindedir. Bakarsınız, insanı böcek kılığına sokar, kovaya bindirir, kömürcü´ye yollar; ölüyü dirilerle konuşturur; Büyük İskender´in bir silahşorunu çağımızda yaşatır; fakat bunları, bu olmaz şeyleri, öyle bir hava içinde anlatır ki, yadırgayamazsınız, "Nasıl olur bu?" diyemezsiniz bir türlü. Daima evrensel olanı, ebedi olanı gerçekleştirmeye çalışır. Eserlerinin hemen hiçbirinde çağımızın adı geçmediği halde, bu çağın, bizim çağımızın ruhunu kimse kavrayamamıştır onun kadar. "Sosyal realist"lerden daha realisttir o.
  • Franz Kafka
    bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
    3 Ayrım
    57,10 MB
    Eser Türü: Kitap
    Ceza Sömürgesi, Franz Kafka’nın I. Dünya Savaşı’nın ilk günlerinde kaleme alıp savaş sona erdikten bir yıl sonra yayımladığı bir suç ve ceza öyküsü. Adı belirtilmeyen bir adada alışılmadık bir karmaşıklıkla tasarlanmış bir ceza aygıtını iş başında incelemekle görevli bir gezginin gözünden aktarılan öykü, savaş yıllarının şiddetini, totaliter rejimlerin irrasyonelliğini ve bireyin otoriter rejimler karşısındaki çaresizliğini anlatan gerçeküstü bir fabl. Kafka’nın yapıtı, yirminci yüzyılın dehşetini ve kaygılarını simgeler; insanı en uç noktada yazıya işler. “Kafka için önemli olan gerçekliklerin dünyası görünmezdi.” – Max Brod “[Kafka] insanın modern zamanlar huzursuzluğunda milyonlar adına konuştu; doğumundan bugüne dek geçen yüz yıla bakıldığında son kutsal yazar ve modern insanın kozmik açmazını aktaran yüce fabl yazarı olarak görülebilir.” – John Updike “… bir dilin bütün bu yoksulluk belirtileri Kafka’da bulunur, ama bunlar yaratıcı bir kullanıma sokulmuşlardır… yeni bir kanaatkârlığın, yeni bir anlatım zenginliğinin, yeni bir esnekliğin, yeni bir yoğunluğun hizmetindedirler.” – Klaus Wagenbach’tan aktaran Gilles Deleuze – Félix Guattari
  • Franz Kafka
    insan sesi mp3 - Türkçe
    11 Ayrım
    322,09 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: AZİZE EKİNCİ
    Ceza Sömürgesi, Franz Kafka’nın I. Dünya Savaşı’nın ilk günlerinde kaleme alıp savaş sona erdikten bir yıl sonra yayımladığı bir suç ve ceza öyküsü. Adı belirtilmeyen bir adada alışılmadık bir karmaşıklıkla tasarlanmış bir ceza aygıtını iş başında incelemekle görevli bir gezginin gözünden aktarılan öykü, savaş yıllarının şiddetini, totaliter rejimlerin irrasyonelliğini ve bireyin otoriter rejimler karşısındaki çaresizliğini anlatan gerçeküstü bir fabl.
  • Franz Kafka
    insan sesi mp3 - Türkçe
    1 Ayrım
    45,8 MB
    Eser Türü: Tiyatro
    Radyo Tiyatrosu
  • Franz Kafka
    metin
    2 Ayrım
    197,40 KB
    Eser Türü: Kitap
  • Avni Bektaş
    insan sesi mp3 - Türkçe
    18 Ayrım
    193 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Ayal Gökçe
    "Avni Bektaş giyindi. Küçük masanın üzerinde, gece yatarken gelişigüzel bıraktığı pembe pelür kâğıtlarını, kurşunkalemlerini, silgisini, kalem açacağını, zımpara kâğıdını toparladı; ranzasının başucuna koydu. Anılarını yazıyordu. Kurşunkalemin ucunu, iyice incelsin diye, zımpara kâğıdıyla sivriltirdi. Özenle, her sözcüğü her harfi, usul usul, en düzgün biçimiyle yazmaya çalışırdı. Ağızlığına bir cıgara taktı. Komün kararlarına uyduğu için Birinci içiyordu. Komün, devrimcilerin cezaevlerinde sürdürdükleri ortak yaşama biçimine verdikleri addı; gönüllü, belli ilkeler temeline dayalı bir birlikti." Yılmaz Güney tarafından, Ulucanlar cezaevinde yattığı dönemde yazılan "Soba Pencere Camı ve İki Ekmek İstiyoruz" isimli kitapta, Yılmaz Güney, oda arkadaşı Avni Bektaş'ı böyle anlatıyordu. Avni Bektaş Ulucanlarda kaldığı 14 ay boyunca Yılmaz Güney'le aynı ortamda yaşadı, her anını birlikte geçirdi. Yılmaz Güney kendisini Ulucanlar'a düşüren Yumurtalık olayı ve siyasi yaşamıyla ilgili sırlarını Avni Bektaş'la paylaştı. Yılmaz Güney'le ilgili, birçoğunu sadece bu kitapta okuyacağınız yüzlerce anı, Ulucanlar cezaevindeki insanlara ve cezaevi yaşamına dair sayısız olay Avni Bektaş'ın belleğinden okura sunuluyor.
  • Bean Dearson
    insan sesi mp3 - Türkçe
    10 Ayrım
    43,18 MB
    Eser Türü: Tiyatro
    Arkası Yarın
  • Nazım Hikmet
    insan sesi mp3 - Türkçe
    10 Ayrım
    191 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Canan Şahin
    Oğlum, Mektubunu aldım. Bayram ettim. Sen daha o kadar gençsin ki hatıraları olmayan ve hatıralara değerlerini vermesini öğrenmemiş olansın. Halbuki ben artık hatıraları olan ve hatıralara değer verecek kadar ihtiyarlamışım. Bunun içindir ki, mektubunu alır almaz, doğrudan doğruya, senin kırmızı çocukluk başının etrafında halkalanan güzel yıllarım hemen canlanıverdiler. Senin çocukluğunu ve kendi gençliğimi tekrar yaşadım. Dünyada en çok sevdiğim insanlardan biri anandır ve senin sevgin hemen bunun yanındadır ve ondan ayrılmaz. O kadar ki ne zaman ananı düşünsem derhal senin çocukluğundan çeşitli basamaklar gözümün önüne gelir. Seni Kadıköy'de apartmanda, bana kapıyı açarken ve boynuma sarılırken görürüm. Seni Erenköy'de ilk mektebe gittiğin zamanki önlüklü halinle görürüm. Velhasıl sen benim en güzel yıllarımın ve yüreğimin içinde dünyanın en güzel ve en iyi kadın başıyla yan yana ve ondan ayrılmaz bir haldesin. Sen benim oğlumsun. Sana oğlum derken içimin nasıl saadetle dolduğunu henüz kestiremeyecek kadar gençsin. Bundan altı yıl öncesine kadar kafanın ve zevklerinin teşekkülünde amil olan bendim... (Arka Kapak) .
  • Marco Brambilla
    1 Ayrım
    158,20 MB
    Eser Türü: Sesli Betimleme
    Seslendiren: Barış Bölükbaşı
    John Spartan (Sylvester Stallone) 1990'lı yıllarda süper bir polistir. Ona herkes Yok edici Adam (Demolition Man) demektedir. Peşinde olduğu kişi ise uzun zamandır takip ettiği başarılı suçlu ve katil Simon Phoenix'dir (Wesley Snipes). Oldukca ciddi olan Spartan`ın bir karısı ve bir kızı vardır. Ve sonunda Simon Phoenix bir otobüs dolusu yolcuyu kaçırmışdır. Simon'un olduğu binaya girmeyi başaran John,bir süre sonra Phoenix'i yakalar fakat bina patlar. Ve içerden birçok ceset bulunur. John Spartan'ın yaptığı bu hata onu uzun bir sürelik onu dondurmaya ve yıllarca oradan donarak kıpırdamama cezasına mal olmuştur. Donarak kalan John Spartan'ın tekrar buzlarının eritilmesi biraz zamanından erken olur. Yıl 2032, Los Angeles ve San Fransisco birleştirilerek San Angeles olmuştur. Artık kirli ve zararlı insanlar için yerin altında bir tünel hazırlanmışdır. Ve böyle insanlar orada kalıyorlardır. Dünya neredeyse çok sakin, şiddetin az olduğu, teknolojinin ilerlediği ve hastalıkların olmaması için uğraşılmakta olan bir yer olmuştur. Artık zararlı yiyecekler hatta tuz bile yoktur. Ayrıca her küfür edildiğinde bir ceza alınıyordur. Polislerde de her şey yolundadır, birçok mahkûm buzlandıralarak kalmaktadır. Bu mükemmel toplum Dr. Raymond Cocteau (Nigel Hawthorne) himayesi altındadır. Şimdiki polislerse oldukça sakindirler, en sevdikleri müzik bile "Benim bir sosisim var" reklam müziğidir. Buradaki Lenina Huxley'se (Sandra Bullock) 20'ci yüzyılın büyük hayranıdır. Bir gün bir sorgu zamanında Simon Phoenix sorgulanmaktaydı fakat Simon şifreyi öğrenmişdir, şiddedden uzak olan polisleri öldüren Phoenix, oradan çıkarak kaçmayı başlar tabi Simon'un şifreyi öğrenmeside tamamen başka bir hikâyedir. Simon Phoenix çıktığından beri cinayetler işlemeye, insanlara zarar vermeye başlar fakat çıkma amacı bu değildir. Dövüş sanatları, öldürme gibi konularda bir uzman olan Phoenix'in durdurulması zordur. Bunun için eskiden John Spartan'la çalışmış o zamanlar acemi bir pilot olan birisi Simon Phoenix'in nasıl yakalandığını anlatır. Huxley şimdi isteği buzları eritmek ve John Spartan'ı oradan çıkararak Simon Phoenix'in peşine takmakdır. Şef buna karşı çıksada mecburen kabul eder. John'un buzları eritilmişdir,sadece karısıyla ilgili bilgi alabilen John karısının 2010 depreminde öldüğünü öğrenir. John için yeni dünyaya başlamak kolay olmasada yine de Simon'dan nefret etdiği için onun peşine takılır. Bir müzedeki silahları çalan Phoenix'inse amacı bir kişiye öldürmekdir çünkü onun oradan çıkmasına yardım olan kişi her kesin iyi birisi olduğu gördüğü birisidir. Fakat John yüzünden Phoenix'in işleri zorlanmaya başlar.

Sayfalar