Eserlere Göre Listeleme

Toplam 1394 sonuçtan 1091 - 1100 arası görüntüleniyor.
  • Baran Dural
    metin - Türkçe
    3 Ayrım
    227,88 MB
    Eser Türü: Kitap
    Türk modernleşmesi çerçevesinde, gerek Osmanlı gerekse Cumhuriyet dönemlerinde izlenilen politikalarda, örnek alınan modelin Fransız devrimi ve kazanımları olduğu elbette bir gerçektir.Dolayısıyla Türk Milliyetçiliği’nin şekillenmesine katkıda bulunan yadsınamaz unsurlardan Fransız Devrimi, elbette yeri geldiğinde anımsatılacaktır. Fakat burada vurgulanmak istenen husus, çalışmada, araştırma evreninin Türk Milliyetçiliği’nin modern veçhesiyle sınırlandırılmadığı, modern ve modern-öncesi gelişmelerin zıtlıklar/sürelikliler açısından karşılaştırmaya çalışılacağıdır. Böylelikle çalışmada sık sık devlet tarafından uygulanan pragmatik politikalar, “yeni hatırlanan/hatırlatılan milliyetçilik,”devlet milliyetçiliği-Kemalist milliyetçilik, sivil milliyetçilik (devletten bağımsız milliyetçilik) gibi kavramlar tartışmaya açılacaktır. Eseri sürdürürken Ernest Gellner, Charles Larmore, Will Kymlicka, Ebenstein-Fogelman, Hobbsbawn, Edward Hallet Carr’ın yanı sıra Şerif Mardin, Ziya Gökalp, Taha Parla, Çağlar Keyder, Erol Güngör, Cahit Tanyol ve Prens Sabahattin gibi araştırmacıların öngörülerinden de destek alındığı gözlemlenebilecektir. Milliyetçiliğin verili bir teoriden ziyade, devletin görüşleri çerçevesinde kuramlaştırılmaya çalışıldığı 1944-1960 yılları arasında hamasi, aşırı-tepkici bir söylem hakimdi. “Ön-Türkçü” kuramcılar bir yandan milliyetçiliği devletten bağımsız kılmaya çalışırken, devletten de tam anlamıyla kopamıyor ve gelişen sosyalizm karşısında hayli tedirgin davranıyorlardı. 1960-1980’li yıllarda ise milliyetçi elitlerin nispeten daha sakin, dış kaynaklara fazlasıyla referans yapan bir konumda oldukları görülür. Ne var ki söz konusu süreçte sosyalizmin kitlelere ulaşması, devlette “sağ-sol” kadrolaşma savaşlarının doruk noktasına çıkmış olması, “Ulus-devlet”le milliyetçileri yeni bir “çekinceli ittifaka” itmişti. 1990’lı yıllarda sosyalizmin çözülmesi, üçüncü kuşak milliyetçi aydınların önünü açtı. Artık milliyetçilik gibi “kentli-laik” bir akımı anlatırken, görece laik politika güdülüyor ve devlet gözetilmesi gerektiği oranda düşünülüyordu. Hatta milliyetçi kadrolar zaman zaman devletin temel zihniyetini kıyasıya eleştirmekte sakınca da görmüyorlardı. Üçüncü kuşak milliyetçi kuramcılar da, devleti ilişkide bulunulan kuramlardan en önemli birisi (fetişizme dönüştürmemek kaydıyla) olarak ele almak ve devleti yönetecek bağımsız bir teori-söylemin mutlak işlerlik kazanması, yeni dönemin sayacaklarını anlatıyordu. Yeni kuşak milliyetçi söylem, pratiğin teoriyle yer değiştirmesi ve “Teoriden Pratiğe Milliyetçi Hareket”in başlangıcında başrol oynadı.
  • Selim Yavuz, Ersin Yücel, Ersen Örenler, Haluk Mimarlar
    insan sesi mp3 - Türkçe
    51 Ayrım
    164,17 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Sibel Yılmaz
  • Kenneth R. Timmerman
    insan sesi mp3 - İngilizce
    2 Ayrım
    275,84 MB
    Eser Türü: Kitap
  • Niccolo Machiavelli
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    267,98 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Makyavelist düşünce"nin temelini oluşturan Prens, devlet yönetiminin nasıl mümkün olabileceği ve nasıl sürdürüleceği üzerine on altıncı yüzyılda yazılmış bir deneme. Siyasal düşünce tarihinin önemli kaynaklarından biri sayılan bu kitapta Machiavelli, İtalya'nın içinde bulunduğu karmaşık durumdan kurtulabilmesi için bugünün yöneticilerine de kılavuzluk eden önerilerini sıralarken tarihten de örnekler veriyor. Prens'i hükümdarlara iktidarlarını elde etme ve sürdürme konusunda akıl veren bir kitap olarak okuyabileceğimiz gibi, daha çok yönetilen sınıfların iktidarın altında yatan mantığı kavrayabilmesini sağlayacak bir metin olarak da bakabiliriz ona. Beş yüzyıl önce yazılan bu başyapıt, Rönesans edebiyatının en ünlü eserleri arasında sayılmaktadır.
  • Niccolo Machıavelli
    insan sesi mp3 - Türkçe
    16 Ayrım
    294,13 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Ayşegül Kibritci
    “İnsanın, tuzakları tanımak için tilki, kurtları korkutmak için de aslan olması gerekir.” Niccolò Machiavelli’nin ölümünden beş yıl sonra yayımlanan eseri Prens, o tarihten günümüze kadar devam eden bir tartışmayı başlatmıştır. Prens, devlet yönetiminde amaca ulaşmak için her yolun geçerli olduğunu savunan bir elkitabı mıydı, yoksa devletin ve iktidarın gerçek doğası üstüne felsefi ve siyasal bir başyapıt mı? Prens, kimilerince “şeytanın kitabı” olarak nitelendi kimilerince de gerçekçi siyaset kuramının bir başyapıtı olarak. Ama kesin olan bir şey var ki, devlet yönetme sanatının en temel kaynaklarından birini oluşturdu. Yapıt, özlü anlatımı, etkileyici imgeleri ve gerek çağdaşları gerek sonraki kuşaklarca harfi harfine yorumlanan kimi özdeyişlerinin pervasızlığıyla çok daha büyük ün kazandı. Yalnızca siyasal içeriğiyle değil, edebî üslubuyla da klasik edebiyatın ölümsüz metinleri arasına giren bu benzersiz eseri, yazar ve kitap üstüne kapsamlı bir inceleme ve açıklayıcı notlar eşliğinde sunuyoruz. Türkiye’den 20 çağdaş fotoğrafçı Can Klasikleri’nin bu özel dizisi için 20 kitabın kapak fotoğrafını özgün yorumlarıyla hazırladı.
  • Teresa Carpenter, Barbara Wallace
    metin - Türkçe
    3 Ayrım
    1,27 MB
    Eser Türü: Kitap
    Kraliyet görevi seni beklerse... Anne ve babası ölen Kardana veliahtının bakımını üstlenen dadı Katrina Vincente, bir anda daha zor bir görevle yüz yüze kalmıştı. Çocuğun son derece yakışıklı amcası, vekil prens Julian ile birlikte çalışmak zorundaydı. Geçmişini gizli tutmak isteyen Katrina'nın en son istediği şey, prensle bir ilişkisinin olmasıydı, özellikle tüm dünya onları izlerken. Ama aralarında oluşan elektriklenmeyi yok saymak olanaksızdı, hele ki Prens'in kendisinden bir öpücük almasından sonra! Acaba krallığın, genç kadına atadığı görev, en umulmadık şekilde büyülü bir peri masalına dönüşebilecek miydi?
  • Mark Twain
    insan sesi mp3 - Türkçe
    26 Ayrım
    239 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Semiha Çetiner
    Prens'in ve Yoksul Çocuğun Doğumu On altıncı yüzyılın ikinci çeyreğinde bir sonbahar günü, eski Londra şehrinde yoksul Canty ailesinin bir oğulları oldu. Bu çocuğu hiç istememişlerdi. Aynı gün bir başka İngiliz çocuğu daha doğdu. Tudor ailesi çok istediği erkek çocTanju Anapa,Mark Tanju Anapa,Mark uğa kavuşmuştu sonunda. (Kitabın İçinden)
  • Mark Twain
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    536,00 KB
    Eser Türü: Kitap
    Kraliyet ailesinin bir üyesi ile bir sokak çocuğunun tesadüfî karşılaşması; bu büyüleyici hikâyenin oluşmasına sebep olacak olaylar serisini tetiklemiştir. Dilenci Tom ve Prens Edward; sadece aynı gün doğduklarını değil, bir de dış görünüş olarak benzer olduklarını keşfederler. Her ikisi de biraz eğlenmek için kıyafetlerini değiş tokuş etmeye karar verirler. Ancak nereden bilebilirlerdi ki, bu durum onları çok karmaşık olaylara sürükleyecektir. Çocukların, bu, yerlerini değiştirme planı - istemeden de olsa - Tom'u bir prense, Edward'ı bir dilenciye dönüştürür. Gerçek kimliklerini açıklamaya çalıştıklarında ise kimse onlara inanmaz ve böylece alışık olmadıkları sorunlarla karşılaşacakları yeni hayatlarına adapte olmak zorunda kalırlar. Mark Twain'in çok sevilen bu romanı 16. yüzyıl toplumuna ve o dönemin, belki hâlâ günümüze kadar süregelmiş olan, eşitsizliklerine mizahi bir açıdan yaklaşmaktadır.
  • Nihan Kaya
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    40,54 KB
    Eser Türü: Kitap
    Prenses A yüzyıllık uykusundan uyandı. Ama o bildiğimiz prenseslerden değil. Artık değil. Ne bu rahatsız gelinliği giymek ne de saçlarını kuleden aşağı sarkıtmak istiyor. Topuklu ayakkabılarını atıp kırmızı çizmelerini giydi. Halk şaşkın. Atını ormana tek başına sürüyor bu tuhaf prenses. Kurtla karşılaşınca ne olacak?
  • Hwang Sok-yong
    insan sesi mp3 - Türkçe
    28 Ayrım
    671,36 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Filiz Bozkurt
    Kuzey Kore’nin kasvetli bir kentinde, yıllardır erkek çocuk hayaliyle yanıp tutuşan bir çiftin yedinci kızları dünyaya gelir. Deliye dönen baba, bebeği ormanda ölüme terk eder. Büyükanne yardımına koşup bebeğe Bari adını verir. Efsaneye göre bu, abıhayatı aramak için yollara düşen bir prensesin adıdır. İnsanların geçmişlerini okuyabilme yeteneğini büyükannesinden alan Bari, efsanedeki gibi kendi kaderini çizecek bir yolculuğa çıkacaktır. Göçmenlerin, kentlerin bu yeni paryalarının yaşadıklarını tüm gerçekliğiyle yüzümüze çarpan roman, bir Kore efsanesini günümüze taşıyor. Prenses Bari, Kore edebiyatının büyük ismi Hwang Sok-yong’dan çağımıza ışık tutan bir masal.

Sayfalar