Yazara Gore Listeleme

  • Serkan Özel
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    233,87 KB
    Eser Türü: Kitap
    Canı yanardı... "Geçmiş olsun!" derdim. Yüreği burkulurdu... "Geçmiş olsun!" derdim. "Ama seni seviyorum..." derdi. "Geçmiş olmasın!" derdim. Niye biliyor musunuz? Çünkü aşktı benim tek derdim... Ama her şey gibi bu aşka da geçmiş oldu. Zaten "Güzellik geçicidir..." demişlerdi ve haklıydılar çünkü benim sevdiğim de bir güzellik yaptı ve bizi geçmiş oldu. Sonra ne mi oldu? Sonrasını biliyorsunuz zaten... Hem o benden geçmiş oldu hem de ben kendimden geçmiş oldum...
  • John Green
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    713,81 KB
    Eser Türü: Kitap
    Kendini ararken kaybolmanın ve yeni bir başlangıçla hayat ile aşkı keşfetmenin hikâyesi... Quentin Jacobsen tüm hayatını, maceraperestliğin kitabını yazmış Margo Roth Spiegelman'ı uzaktan severek geçirmiştir. Bu yüzden Margo tıpkı bir ninja gibi giyinmiş halde penceresine tırmanıp zekice planladığı intikam savaşına onu davet edince Quentin, Margo'nun peşine düşer. Genç kızla sabaha kadar ortalığı karıştırdıktan sonra okula giden Quentin, her zaman bilinmezlerle dolu olan Margo'nun artık tam bir gizeme dönüştüğünü keşfedecektir. Fakat kısa süre sonra ipuçları olduğunu ve bunların kendisi için bırakıldığını fark eder. Birbirinden bağımsızmış gibi görünen ipuçlarının peşinde inatla ilerlemesine rağmen Quentin, Margo'ya ne kadar yaklaşırsa, tanıdığını sandığı kızdan o kadar uzaklaştığını görecektir...
  • Mahmud Erol Kılıç
    metin
    2 Ayrım
    581,49 KB
    Eser Türü: Kitap
    Anadolu’nun Ruhu, Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç’la tasavvuf, felsefe ve siyaset üzerine yapılmış söyleşilerden oluşuyor. Kılıç, söyleşi-kitap türündeki eserde genel manada ezoterizmin, hususi manada irfani geleneğin felsefi referans arayışındaki modern Türkiye’ye sunduğu imkânları ortaya koyuyor. Dünyada tasavvuf düşüncesi alanında söz sahibi olan Kılıç, gelenekteki dört katmanlı din anlayışının dinî tefekkür dünyasındaki sığlık ve yüzeyselliğin terapisinde nasıl önemli bir yere sahip olduğunu örneklerle anlatıyor. Peygamber dilinden söylenen "Rabbim bana şeylerin hakikatini göster" düsturunu insani hayatın her alanına taşıyarak suretten manaya, kılıftan öze doğru bir yolculuğa çıkmanın “anlama”daki önemini vurguluyor. Osmanlı ariflerinin "Biz iki anneden süt emdik" sözlerinin izini sürerek İbn Arabî ve Mevlânâ'dan Anadolu insanının aydınlanmasındaki iki büyük kurucu figür olarak bahsediyor. Bu söyleşiler bütününden çıkan mesaj çok çarpıcı. Kılıç, tarihte hiçbir kurucu rolü olmamış marjinal grup ve düşünüş tarzlarının dahi imtiyazlar elde edebildiği günümüzde mazlum "tasavvuf"a hakkının ne zaman teslim edileceğini soruyor, soruşturuyor, sorguluyor...
  • Muhyiddin İbn Arabi
    metin - Türkçe
    3 Ayrım
    179,04 KB
    Eser Türü: Kitap
    Tasavvufun en önemli deryalarından İbn Arabi, verdiği eserlerle asırlar boyunca pek çok sufiye ilham olmuş, çok önemli bir isim. Mahmut Kanık’ın çevirisiyle dilimize aktarılan risale, İbn Arabî’nin Tercümanü’l-Eşvâk adlı tasavvufî şiirlerinden oluşuyor.
  • Muammer Taşçıkan
    metin - Türkçe
    5 Ayrım
    1,21 MB
    Eser Türü: Kitap
    "Evrende her şey aşktan doğar. Üretkenlik ve yaşamın anlamını oluşturan, canlıların yaşam enerjisidir aşk... O, var oluşun temel prensibidir. Aşk olmadan üretkenlik, canlılık ve yaşamın devamı mümkün değildir. Canlıların yaşam gerekçesini oluşturan ve ona anlam katan yegâne duygusudur aşk. Hayatı anlamlandıran bütün iyi duygular; mutluluk, neşe, şefkat, sadakat, bağlılık, fedakârlık, üretkenlik, azim, zorluklara dayanma gücü vs. ondan türemiştir. Aşk olmadan yaşamı anlamlı kılan hiçbir duygu ayakta kalamaz. Bu nedenle aşk düzenleyici ve yaşama sistem kazandıran prensiptir."
  • Margaret Atwood
    metin - Türkçe
    Eser Türü: Kitap
    Elizabeth canavar ruhlu ama acınacak bir kadın; kocası Nate adeta kişiliksiz yumuşakbaşlı, hayalleri yıkılmış bir adam; Lesje doğal tarih müzesinde çalışan ve hayatında dinazorların yeri en az erkekler kadar önemli olan bir kadın. Cinsellik temelinde bir üçgen, aşk adını verdiğimiz trajik komedinin tutsağı üç insan. Kedi Gözü ve Damızlık Kızın Öyküsü'nün ardından Margaret Atwood gene farklı bir romanla karşımızda.
  • Allan Nevins, Henry Steele Commager
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    1,53 MB
    Eser Türü: Kitap
    ABD tarihi son iki yüzyılda dünya tarihine damgasını vurmuştur. Kıtanın gerçek sahibi Kızılderililer’in yerinden edilişinden itibaren dünya hâkimiyetine uzanan bir imparatorluğun ilginç hikâyesi...Yankeeler... Kızılderililer...Zenciler...Köleler...İşçiler...Yalnızca güç ve başarı peşinde koşan fırsat avcıları...Başta Britanya’dan olmak üzere dünyanın her tarafından gelip bu bakir topraklara yerleşen göçmenler...Bir yandan demokrasinin, liberal değerlerin görkemli yükselişi, diğer yandan dev sermayelerin gölgesi altında kapitalizmin vahşi ve acımasız yüzü... Dünyadaki uygarlıkların binlerce yıldan bu yana ürettiği bilgiyi ve teknolojiyi sanki başka bir gezegene ayak basan dünyalılar gibi büyük bir açgözlülük, ihtiras ve şiddetle bu topraklarda uygulamaya koyuldular. Ve Amerikan gülü, bütün görkemi ve güzel kokusuyla ancak etrafında büyüyen ilk tomurcukların feda edilmesiyle yetiştirilebilir'di. Bu göçmenler, çoğunlukla kendi ülkelerinden dışlanmış, hor görülmüş, sürülmüş ya da ezilmiş kişilerdi. Yepyeni bir hayat macerasına atılmak için burada zorlu bir mücadeleye giriştiler. Dünyadaki uygarlığı miras aldılar fakat bunu bir kültüre dönüştüremediler. Bu durum belki de bu ülkenin kuruluşunda ve sonrasında oluşan koşulların doğal bir sonucuydu. İşte bir roman tadında okuyacağınız bu kitabın, arşiv çalışmalarının önemini her fırsatta vurgulayan değerli tarihçimiz Halil İnalcık tarafından çevrilmiş olması da kültür-uygarlık problematiği bakımından ayrıca anlamlıdır.
  • Mustafa Sabri Küçükaşçı
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    730,46 KB
    Eser Türü: Kitap
    Hz. İbrahim tarafından harem kılınan Mekke ile Hz. Muhammed tarafından harem kılınan Medine şehirlerine Türk kültüründe iki harem anlamında "Haremeyn" adı verilmiştir. Ortaçağ'da Müslümanların yaşadıkları diğer şehirlerden farklı bir konumda algılanan Haremeyn şehirleri siyasî, sosyal ve kültürel hayatta daima belirleyici olmuştur. "Abbasilerden Osmanlılara Kadar Mekke-Medine Tarihi"nde Abbasilerin Haremeyn'e yönelik geliştirdikleri politikalar, bu şehirlerde var olan tarihî mirasın ihyası, Fatımî, Selçuklu, Eyyübî ve Memlüklerin Mekke ve Medine'ye hakim olma çabaları ve Hz. Peygamber'in soyundan gelen Âl-i Fâtıma'nın (seyyid-şerif) Haremeyn'deki siyasî etkinlik ve mücadeleleri anlatılmaktadır. Kitapta Abbasilerden Osmanlılara kadar Mekke ve Medine'de yaşanan siyasî, sosyal ve iktisadî gelişmeler üzerinde de durulmaktadır.
  • Metin And
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    747,09 KB
    Eser Türü: Kitap
    16. Yüzyılda İstanbul, büyük ölçüde bilgilendirici, eğlendirici ve dünden bugüne karşılaştırma yapmaya elverişli “resim okuma”larla donatılmış bir kitap. Metin And, İstanbul’a hayran bir İstanbullu. Genç yaşta ayrılıp kısa süreli ziyaretler için gelip gittiği bu kente onu en parlak yüzyılındaki haliyle anlatarak borcunu ödemiş. 16. Yüzyılda İstanbul, büyük ölçüde bilgilendirici, eğlendirici ve dünden bugüne karşılaştırma yapmaya elverişli “resim okuma”larla donatılmış bir kitap. Aslında yabancıların kalem ve fırçasıyla çizilmiş büyük bir İstanbul Panoraması. Bu panoramaya bakınca İstanbul’u “Kent - Saray - Günlük Yaşam” gibi kesitlere bölünmüş olarak görüyorsunuz. Her bölüm kendi karakterine uygun resimlerle, resimlerde görülenlere ilişkin açıklamalarla ele alınmış ve İstanbul “yemyeşil, huzur içinde, toplumsal yaşamı uyumlu” bir kent olarak yansıtılmış. 16. Yüzyılda İstanbul, bu büyük kenti tanımaya, sevmeye yardımcı olacak, merak ettiğimiz birçok soruyu cevaplandıracak, adı var kendisi yok ya da ancak izleri kalmış Bizans ve Osmanlı anıtlarını eski çizimleriyle tanımamızı sağlayacak, bugüne kalanların ise eskiden nasıl olduğunu gösterecek bir kılavuz, bir el kitabı aslında...
  • Michael Crichton
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    393,80 KB
    Eser Türü: Kitap
    Michael Crichton, "13.Savaşçı'da bizi yüzlerce yıl öncesine götürüyor... Yıl MS.922'dir ve Bağdat halifesinin saray erkanından olması dışında bugün elimizde yaşamına ilişkin başka bilgi bulunmayan Ahmed İbn-i Fadlan, Saka Kralı'na elçi olarak gönderilir. Son derece gelişmiş "Barış Şehri'nden yola çıkan Fadlan, Hazar Denizi'ni geçerek Volga vadisine doğru giderken birçok "Barbar Topluluk" görür. Bu İnsanlar için yaşamak demek, yalnızca yemek, içmek, savaşmak ve sekstir. Saka Krallığı'na varmadan önce güçlü Viking Şefi Buliwyf ile karşılaşması yaşamının dönüm noktası olur: Çünkü, "13.Savaşçı"dır artık. Ve Buliwfy ile İskandinavya'ya gidip "sis canavarları"na karşı kanlı bir mücadeleleye girişmekten başka çaresi yoktur. Gerçek bir el yazmasından yola çıkılarak kaleme alınan bu romanda hem tarih, hem de korku ve gerilimi birlikte soluyorsunuz. Bu romandan uyarlanan ve ülkemizde de gösterilen "13.SAVAŞÇI" filminde Ahmed İbn-i Fadlan rolünü Antonio Banderas oynuyordu. Filmde Ahmed İbn-i Fadlan ile Viking Şefi Buliwfy'in "sis canavarları"na karşı verdikleri kanlı savaş, gerilim ve korkuyu bir sinema şölenine dönüştürüyordu.

Sayfalar