Konusu: Nereden bakarsak bakalım ürkütücü bir sözcükle karşı karşıyayız. Hayatı anlamak ve dünyayı daha iyi tanımak için bilim sözcüğünün içeriğini doldurmak dışında yapacağımız fazlaca bir şey yok. Üstelik bilimsel makalelerin o anlaşılmaz üst dili, insanı soğutan tanımlar yüzünden bilimle ilişki kurmak için sıradan okurlara sadece bilimkurgu romanları kalıyor. Özellikle de Jules Verne bu konuda bir yol gösterici olabiliyor. Suyun kaldırma kuvvetini Arşimet banyoda buluyorsa, yer çekimi yasası tamamen bir düşen elmaya bağlıysa, Thales sadece yaptığı gözlemlerle her şeyin suda başladığını söylüyorsa ve biz anlatılanlardan sadece bu kadarını anlayabiliyorsak elbette ki o zaman Jules Verne’in dediği her şeyin daha zengin ve daha aklı başında şeyler olduğunu söylemek mümkün. Tamam, Verne’in yazdığı şeylerin tamamı birkaç yüzyıl önce zaten bulundu, ama denizaltından başlayarak aya gitmeye kadar geniş bir hayal gücünü kaleme alan Verne dışında bilgi alabileceğimiz çok alan olmaması da biraz can sıkıcı görünüyordu bu zamana kadar...
Bu sorun çeşitli cep kitapları, belirli konuları kısa ve içeriği boşaltılarak anlatılmış resimli kaynaklarla çözülmeye çalışıldı bir ara ama ortaya çıkan yapıtlar nedense yetersiz ve tamamen para kaygısıyla yapılıyordu. NTV Yayınları’nın yayımladığı Sayıların İcadından Sicim Teorisine Bilimin 4000 Yıllık Resimli Serüveni’nin ise böyle bir niyeti yok. Kitap içerik olarak Jules Verne sonrası ve öncesini anlamak için ideal bir başvuru kaynağı...
Bilim muhabirliği yapan, Discover ve Time dergilerinin eski editörlerinden, birçok popüler bilim kitabının yazarı John Langone; Discover, Natural History, Scientific American gibi dergilerin editörlerinden, popüler bilim yazarı Bruce Stutz ile çocuklar için bilim kitapları da yazan Andrea Gianopoulos tarafından hazırlanan Bilimin Serüveni uygarlığın doğuşundan günümüze kadar her alandaki bilimsel gelişmeleri geniş bir alana yayılmış fotoğraflar, kısa denemeler, bilgi kutuları, bölümler arasında yapılan referanslar ve bilgilendirici zaman çizelgeleriyle anlatıyor. Bunu yaparken de başta bahsettiğimiz gibi bilimin soğuk ve üst dilini kullanmıyor. Çok geniş kapsamlı olmasa da günlük hayata fazlasıyla yetecek kadar bilgi sahibi olabiliyorsunuz...
Bilimin Serüveni; Gökler, İnsan Bedeni, Madde ve Enerji, Yaşamın Kendisi, Dünya ve Ay, Zihin ve Davranış başlıklarıyla altı bölümden oluşuyor. Her başlık kendi içinde zaman çizelgeleriyle ayrılırken bilimsel sürecin gelişimini de izlemeye olanak veriyor. Bunun yanında bilim adamlarının kısa öz geçmişleri ve bilgi kutuları konu hakkında daha fazla fikir sahibi olmanızı sağlarken fotoğraf ve illüstrasyonlar da kitabın görsel kısmını daha da zenginleşiyor.
Kitabı zenginleştiren bir diğer etken de hiç kuşkusuz çevirisi. Konuyla ilgisi daha ilk sayfalardan anlaşılan, yemek, araştırma ve çocuk kitaplarına kadar pek çok alanda çeviri yapan Duygu Akın’ın kitaba katkısı tartışılmaz. Akın’ın çevirisi keyifli bir okuma vaat ediyor..