Eserlere Göre Listeleme

Toplam 4998 sonuçtan 3341 - 3350 arası görüntüleniyor.
  • Hidayet Sayın
    insan sesi mp3 - Türkçe
    1 Ayrım
    53,25 MB
    Eser Türü: Tiyatro
    Radyo Tiyatrosu
  • Murat Kirik
    insan sesi mp3 - Türkçe
    16 Ayrım
    511,09 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Özlem Kara
    BİR SOLUKTA TARİH serisinin ilk kitabını yayımlayarak okurlarıyla buluşan yazar, akıcı, keyifli ve yer yer esprili anlatımıyla Türk, Osmanlı, İslam, Avrupa ve Asya tarihi ekseninde birbirinden ilginç konuları farklı bir perspektiften yorumluyor. Günümüzde hâlâ cevapları aranan, - Hitler neden Türkiye’ye saldırmadı? - Şehzade Mustafa hayatta kalsaydı ne olurdu? - Genç Osman Anadolu’ya geçebilseydi tarih nasıl yazılırdı? gibi bir çok soruya cevap verirken, - Gizli ittifakİttifak, - Taçsız Kadın Sultan, - Avrupa’nın Lanetli Şehri, - Kayıp Gemiler, - Kanal Projesi gibi konular ile de okuyucularına çok önemli tarihi farkındalık yaratacak bilgi sunuyor. Daha pek çok birbirinden ilginç konuları okurken zamanın nasıl geçtiğini bile anlayamayacaksınız…
  • JULIAN BARNES
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    435,58 KB
    Eser Türü: Kitap
    Julian Barnes'ın son romanı Bir Son Duygusu, yazarın önceki birkaç yapıtında da görüldüğü üzere, Barnes'ın yazarlığının gitgide başat öğesi haline gelmiş olan "anımsama yoluyla hayatı irdeleme" izleğinin çarpıcı bir açılımıyla başlıyor. Hikâyenin ana kahramanı Tony Webster, kırk yıl önce yaşadığı bazı olayları anımsar ve onları zihninde gelişigüzel bir sıraya dizer. Ne var ki, başlangıçta sıradan bir şeymiş gibi görünen bu anımsama edimi, Tony Webster'in kendisine bir günce bırakıldığını öğrenmesiyle birlikte, kahramanın hayatını durmadan sorguladığı ve sonunda kendi kişiliğine ilişkin son derece karamsar sonuçlara varacağı acımasız bir kimlik arayışına dönüşecektir. Emekli bir tarihçi olan ve şimdi pek etliye sütlüye karışmadan, hayatını tek başına sürdüren Tony Webster, geçmişinde bir kez evlenip boşanmıştır; Susie adında, iyi anlaştığını söylediği yetişkin bir kızı vardır. Günün birinde, bir avukattan aldığı bir e-postayla, kırk yıl önceki kız arkadaşı Veronica Ford'un annesinin ona vasiyetinde bir günce bırakmış olduğunu öğrenir ve çok şaşırır. Güncenin gerçek sahibiyse kırk yıl önce birlikte aynı okula gittiği, birçok yaşantıyı ve fikri paylaştığı ama ne yazık ki sonunda, kız arkadaşı Veronica'yı elinden alıp sonra da beklenmedik bir şekilde "sahneden çekilmiş" olan Adrian Finn'dir. Aralarında geçen olumsuzluklara karşın, zekâsına ve hayatı derinlemesine kavrayışına büyük hayranlık duyduğunu söylediği ve evet, artık "sahnede olmayan" Adrian Finn…Tony Webster, kendisine ait olduğunu ileri sürdüğü bu günceyi, Veronica'nın kendisinden ister ancak Veronica, onun bu isteğini yerine getirmeye yanaşmaz. Birkaç kez buluşurlar ve her buluşmalarında, Veronica'nın keskin sözlerinin yüzünde patladığını hisseder: "Anlamıyorsun işte. Hiçbir zaman anlamadın ve asla da anlamayacaksın!"…Tony Webster'ın bir türlü anlayamadığı şey nedir? Tony'nin hayatla ne alıp veremediği vardır? Yoksa, hikâyesinin sonunda acı bir şekilde düşündüğü gibi, her yerde "kargaşa" mı vardır? Julian Barnes'a Anglosakson dünyasının Nobel'i sayılan The Man Booker 2011 Ödülü'nü kazandırmış olan ve artık çok iyi tanıdığımız ironi anlayışının damgasını taşıyan Bir Son Duygusu, belleğin sonsuz değişkenliği, geçmişi yeniden inşa etmek denilen o devasa insanî tutku ve her şeyden önce de, hayatın anlamı üzerine "kaleme" alınmış incelikli, sorgulayıcı bir ustalık romanı.
  • Julian Barnes
    insan sesi mp3 - Türkçe
    18 Ayrım
    616,78 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Şeref Hazinedar
    Julian Barnes'ın son romanı Bir Son Duygusu, yazarın önceki birkaç yapıtında da görüldüğü üzere, Barnes'ın yazarlığının gitgide başat öğesi haline gelmiş olan "anımsama yoluyla hayatı irdeleme" izleğinin çarpıcı bir açılımıyla başlıyor. Hikâyenin ana kahramanı Tony Webster, kırk yıl önce yaşadığı bazı olayları anımsar ve onları zihninde gelişigüzel bir sıraya dizer. Ne var ki, başlangıçta sıradan bir şeymiş gibi görünen bu anımsama edimi, Tony Webster'in kendisine bir günce bırakıldığını öğrenmesiyle birlikte, kahramanın hayatını durmadan sorguladığı ve sonunda kendi kişiliğine ilişkin son derece karamsar sonuçlara varacağı acımasız bir kimlik arayışına dönüşecektir. Emekli bir tarihçi olan ve şimdi pek etliye sütlüye karışmadan, hayatını tek başına sürdüren Tony Webster, geçmişinde bir kez evlenip boşanmıştır; Susie adında, iyi anlaştığını söylediği yetişkin bir kızı vardır. Günün birinde, bir avukattan aldığı bir e-postayla, kırk yıl önceki kız arkadaşı Veronica Ford'un annesinin ona vasiyetinde bir günce bırakmış olduğunu öğrenir ve çok şaşırır. Güncenin gerçek sahibiyse kırk yıl önce birlikte aynı okula gittiği, birçok yaşantıyı ve fikri paylaştığı ama ne yazık ki sonunda, kız arkadaşı Veronica'yı elinden alıp sonra da beklenmedik bir şekilde "sahneden çekilmiş" olan Adrian Finn'dir. Aralarında geçen olumsuzluklara karşın, zekâsına ve hayatı derinlemesine kavrayışına büyük hayranlık duyduğunu söylediği ve evet, artık "sahnede olmayan" Adrian Finn…Tony Webster, kendisine ait olduğunu ileri sürdüğü bu günceyi, Veronica'nın kendisinden ister ancak Veronica, onun bu isteğini yerine getirmeye yanaşmaz. Birkaç kez buluşurlar ve her buluşmalarında, Veronica'nın keskin sözlerinin yüzünde patladığını hisseder: "Anlamıyorsun işte. Hiçbir zaman anlamadın ve asla da anlamayacaksın!"…Tony Webster'ın bir türlü anlayamadığı şey nedir? Tony'nin hayatla ne alıp veremediği vardır? Yoksa, hikâyesinin sonunda acı bir şekilde düşündüğü gibi, her yerde "kargaşa" mı vardır? Julian Barnes'a Anglosakson dünyasının Nobel'i sayılan The Man Booker 2011 Ödülü'nü kazandırmış olan ve artık çok iyi tanıdığımız ironi anlayışının damgasını taşıyan Bir Son Duygusu, belleğin sonsuz değişkenliği, geçmişi yeniden inşa etmek denilen o devasa insanî tutku ve her şeyden önce de, hayatın anlamı üzerine "kaleme" alınmış incelikli, sorgulayıcı bir ustalık romanı.
  • Sait Faik Abasıyanık
    insan sesi mp3 - Türkçe
    9 Ayrım
    212 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: İdil Fırat
    (“Meserret Oteli” adlı hikâyeden) İstasyona iki erkekle bir kadın indi. Yağmur çok şiddetli yağıyordu. Genç bir hamal, bu üç kişilik grubun eşyalarını yüklendi. Kadın hamala: — Meserret Oteli ’ne, dedi. Hamal: — Meserret Oteli ’ne mi? diye sordu. Bu soruşta, işitmemekten değil, bir güzel sözü bir daha tekrarlatmak isteyen acemi bir haletiruhiye var gibi idi. Kadının sesi, yağmurlu havanın içine daha madeni bir yağmur gibi düşmüştü. Erkekler, sessiz sedasız, ceketlerinin yakalarını kaldırmış, istasyon binasının içine doğru kaçıyorlardı. Genç kadınsa hamalın sorgusuna başıyla müsbet bir cevap verdikten sonra kırmızı muşambasını uçuran rüzgâra ve erkeklere doğru seğirtmekte idi. Birden geriye dönüp hamala: — Çocuğum, dedi. Daha iyisi bize bir araba bulsan...
  • Yalçın Küçük
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    506,75 KB
    Eser Türü: Kitap
    Bu çalışmam, tarih, güncel ve aşk üzerinedir. Tarihçi değilim; tarihin yeni bir peryodizasyonunu yapıyorum. Varsa “tarihçiler” üniversitededirler; hiç bir tarihçiden izin almadan, kütlelerin içinde, tarihi yeniden bölüyorum. Geleceği bütünleştirmek için, tarihi yeniden bölmek zorunluluğu duyuyorum. (Arka kapaktan)
  • semiyon İvanoviç Aralov
    insan sesi mp3 - Türkçe
    24 Ayrım
    627,47 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: atiye güneş
    Kurtuluş Savaşı’nın en sıcak dönemlerinde, Samsun limanından Ankara’ya doğru bir diplomatik heyet yolculuk yapmaktadır. İşgalci Avrupa devletleriyle savaş halindeki Ankara Hükümeti’ni resmen ilk tanıyan ve ilk uluslararası antlaşmayı imzalayan Sovyet Rusya’nın elçilik heyeti… Heyetin başındaki Semyon Ivanoviç Aralov’un Türk milli mücadelesine henüz tanık olmadan duyduğu hayranlık, Ankara’da iyice artacaktı.
  • Gene H. Bell, Villada
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    880,11 KB
    Eser Türü: Kitap
    García Márquez çağımızın en önemli yazarlarından biri. Öncelikle Kolombiya'nın, sonra da bütün bir Latin Amerika'nın folklorundan, edebiyatından, kültüründen beslenen yazı dünyasıyla, tüm dünyada çığır açan romanlarıyla, renkli ve mütevazı kişiliğiyle edebiyat tarihine adını yazdırmış, unutulmazlar arasına girmiştir. Büyülü Gerçekçilik tarzının en önde gelen temsilcisi olan Garcia Marquez, bu türde yarattığı romanları ve öyküleriyle kendisinden sonra gelen pek çok yazara esin kaynağı olmuştur. Kendisini sevenlerin, hatta bütün dünyanın Gabo diye çağırdığı bu ünlü Kolombiyalı'nın sanatı ve emeği, 1982'de aldığı Nobel edebiyat ödülüyle taçlanmıştır. Bir Söz Büyücüsü'nde, Yüzyıllık Yalnızlık'tan Kolera Günlerinde Aşk'a, Kırmızı Pazartesi'den Benim Hüzünlü Orospularım ve Anlatmak İçin Yaşamak'a kadar bütün yapıtları titizlikle mercek altına yatırılırken gazeteci olarak başlayıp yazar olarak sürdürdüğü yaşamı da doğumundan bugüne renkli ayrıntılarıyla veriyor.
  • Dimitris Sotakis
    insan sesi mp3 - Türkçe
    14 Ayrım
    399,36 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: merva doğan
    “İnsanın alışveriş yaparken neye ihtiyacı var? Lunaparktaki bir çocuk gibidir o, evet budur! İyi tasarlanmış ürünler, güler yüzlü çalışanlar, görkemli bir gün sözü veren bir atmosfer, arkadaşlarla yemek, ada serinliği…” Pasifik’te bir ada, bir kaza, bir süpermarket, düşleri süsleyen bir eş, sevimli çocuklar ve muhteşem bir kariyer… Hepsi bir hayalden mi ibaret dersiniz? Oysa hiç de öyle değil! Başından geçen akıl almaz olaylar yüzünden kişisel tarihinin başlangıcını yaşamakta olan Roviros, Yeni Gine’deki bir öğrenci ayaklanmasını rapor etmek üzere bindiği geminin okyanusun ortasında batmasıyla kendisini Pasifik’teki ıssız bir adada bulur. Hayatta kalan tek kazazede olarak adadaki ilk anlarından itibaren yaşamının ne kadar değersiz olduğunu fark eden genç adam için artık en büyük hayalini gerçekleştirme vakti gelmiştir: Bir süpermarket açmak. Peki, kimlere hizmet etmesi için? Avrupalı edebiyat eleştirmenlerince çağının önemli yazarlarından bir olarak anılan Yunan yazar Dimitris Sotakis, günümüz insanının kibrini, arzularını ve derin yalnızlığını ele aldığı son yapıtı Bir Süpermarketin Hikâyesi’yle çağdaş bir Robinson Crusoe anlatısı sunuyor. Türkiyeli edebiyatseverlerin, Yunanistan’daki ekonomik krizin bireyler üzerinde yarattığı baskının ironik bir dille ele alındığı Soluğun Mucizesi isimli kitabından tanıdığı Dimitris Sotakis, sade ve güçlü anlatımıyla her eserinde farklı bir sosyal durum üzerine odaklanarak hayatın içinden, sıradışı karakter tiplemeleri yaratıyor. (Tanıtım Bülteninden)
  • Barış Bıçakçı
    insan sesi mp3 - Türkçe
    13 Ayrım
    154 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Ali Osman Demirağaç
    Bir şey sunulmuştu bana, bir hediye, bir meyve. Ama ben o meyveden tadamadım, gök erik gibi kaldı avcumda dünya. Şimdi ben uykusuzum, yalınayağım, kendimle meşgulüm. Kapımın önünde boş peynir tenekeleri, yağmur suyu biriktiriyorum. Kendi kendime, sanatçı tecrübe edinemeyen insandır, diyorum, bu dünyada hiçbir tecrübesi olmayan insandır ama şimdi sen karala bunun üstünü, yırt sen bunu, olmadı çünkü, olmadı işte. Nafile." Bir intiharın çevresinde, insanlar... O kızın intiharıyla birbirlerine yaklaşan... Kendi içlerine ve geçmişe dalan... Onu kaybetmenin acısıyla başka sevdiklerine eğilen... Nasıl da mühimdir aşk sakarlıkları, sevgi ihmalleri; nasıl hayat kurtarır eşin-dostun bakım, onarımı... Barış Bıçakçı'dan, yine usul usul edebiyat. "Barış Bıçakçı'nın dingin, gösterişsiz, suskusundan güç alan öykülerinin son zamanlarda okuduğum en güzel öyküler arasında olduğunu söyleyebilirim. Ne anlattığı sanki önemli değilmiş, ama anlatım biçimi ve diliyle de sıradanmış gibi görünüyorsa size, okuma alışkanlıklarınızı adam akıllı gözden geçirmeniz gerekir."

Sayfalar