Basit Katalog

Kitap türüne ait alt türler
Toplam 54025 sonuçtan 34001 - 34100 arası görüntüleniyor.
Emine Emel Balci
Zeynep Gül Bulut
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
1 Ayrım
214,66 MB
Eser Türü: Sesli Betimleme
Seslendiren: Emine Kolivar
IMDB Puanı:
6.2

Dram türündeki film bir tekstil atölyesinde ortacılık yapan Serap'ın hikayesini ele alıyor. Mecbur kaldığı için ablası ve eniştesinin yanında yaşayan Serap'ın hayattaki tek umudu uzun yol şoförü olan babasıyla birlikte yaşamaktır. Serap bunun için birikim yaparken babasının zannettiği kadar hevesli olmadığını fark eder.
Senai Demirci
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
12 Ayrım
189,88 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: ebru iynen
Erol Özbilgen
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
957,24 KB
Eser Türü: Kitap

Dr. Erol Özbilgen'in, Bütün Yönleriyle Osmanlı adlı hacimli eseri umulanın üzerinde ilgi görmüş ve kısa sürede temel başvuru kitapları arasında yerini almıştı. Bu hacimli ve kapsamı geniş eseri edinen okurlar, Osmanlı tarihine ilişkin en çok merak edilen temel hususları kapsayan, bir solukta okunabilecek ve neticesinde kendilerini Osmanlı hakkında ana hatlarıyla bilgi sahibi edebilecek bir kitabın varlığından da memnuniyet duyacaklarını muhtelif vesilelerle dile getirdi. Bunun üzerine Bütün Yönleriyle Osmanlı kitabı esas alınarak bu kitap ortaya çıktı. Kitap, ülke gündeminden neredeyse hiç düşmeyen ve giderek de popüler hale gelen harem'den padişahların gündelik yaşamına, devlet teşkilatından ordunun yapılanmasına, devşirmelerden yeniçerilere, taşradan şehir yaşantısına... kadar merak edilen tüm konuları genel okuyucuya yönelik formatta ele alıyor ve anlatıyor.
Erol Özbilgen
Bitirildi
metin - Türkçe
Eser Türü: Kitap

"Usuller, kanunlar, kurallar, teşrifat, yöntem, edep, terbiye, saygı, sıra, töre, erkan, intizam, inzibat, itaat, zabt-ürabt..." gibi geniş bir anlam kapsamı olan "adab" sözcüğü, Osmanlı kültüründe devlet ve toplum hayatının ilişkilerini düzenleyen yarı kutsal bir "simge-kavram"dır. Olaylara katkısı katalizor niteliğinde olduğundan varlığıı her zaman açıkça görülemez, bazan yalnızca sezinlenir. Ne var ki etkisi dikkate alınmazsa, tarihsel gerçeklerin üstü örtülü kalabilir. Örneğin öteden beri "devletin mutlak sahibi" olarak tanıtılan Osmanlı padişahının aslında yetkilerini, davranışlarını sınırlayan, kararlarının yönlendirilmesine, yaptıklarının irdelenmesine olanak sağlayan kendisinin de saygıyla itaat ettiği bir Hanedan-ı Al-i Osman adabı vardır. Kitabın konuları bu bağlamda ve çağdaş yorumlar eşliğinde ele alınmıştır. Örneğin "Halk" konusunda bir yandan "Millet" ve "Beraya-Reaya" gibi İslam-Osmanlı kültürüne ait klasik ayırımlar yapılırken toplumsal gerçeklik olarak yaşanan "Soyluluk" ve "Kölelik" gibi statüler de özgün bölümler biçiminde ayrıca incelenmiştir. Ya da Osmanlı şehirleri anlatılırken "iç göçler, mahalle örgütlenmesi, asayiş, denetimler..." gibi teknik konularla birlikte "çocuk hakları, halk eğlenceleri, halk takvimleri, dilenciler, hayvan ve çevre sevgisi,..." gibi psiko-sosyal açıdan önemli ayrıntılara da özel yer ayrılmıştır. Başka bir deyişle içeriğin kurgusu Osmanlı kimlik ve kişiliğinin niteliklerini, özelliklerini otantik biçimleriyle aktaracak, olguları ise çağdaş ölçütlerde değerlendirecek biçimde düzenlenmiştir.
Etgar Keret
Avi Pardo
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1012,20 KB
Eser Türü: Kitap

Etgar Keret'in şenlikli, sıra dışı ve sarsıcı dünyasına açılan benzersiz bir geçit: Buzdolabının Üstündeki Kız. Sevdiği kadın için duvarların içinden geçmeye hazır bir genç, hiçten yapılmış bir adamı seven bir genç kadın, rüyalarını öğüten canavarla kapışan bir adam, şapkasının içinden tavşan çıkarmak isterken kopmuş bir tavşan kafası çeken bir sihirbaz, kendini sorgulamaya yeltenen dünyanın en geri zekâlı gizli ajanı, makineli tüfek ile bahçesindeki meyve ağacına dadanan çocukları kovalayan bir babaanne ve dahası… Buzdolabının Üstündeki Kız, gerçekliğin varsayılan ayarlarıyla ince ince oynuyor, sıradan hayatların saçmalıklarına neşter atıyor. Yürümekten çok tökezleyenler, görkemli kaybedenler, neden sorusunu sormaktan çoktan vazgeçenler Keret'in yarattığı dünyadan buraya, bizlere hınzır hınzır göz kırpıyor.
Edward Said
Tuncay Birkan
Bitirildi
metin - Türkçe
Eser Türü: Kitap

Düşünceyle arası zaten hiçbir zaman hoş olmamış bu topraklarda, son zamanlarda, düşünceyi ve onu cisimleştiren entellektüeli "terörize eden", doğrudan "vatan hainliği" ile damgalayacak kadar pervasızlaşan bir zihniyet iyice egemenliğini kurmuş durumda. Milliyetçi ve dinsel fanatizm, kendisinden başkasına düşüncesini ifade etme bir yana, yaşama hakkı bile tanımıyor. Bu toprakları "sevme hakkı"nı kendi tekeline almak istiyor.Batı'nın İslam anlayışının ikiyüzlü önyargılarına karşı koymasıyla ünlendiği halde, Salman Rushdie'nin ifade özgürlüğünü sonuna kadar savunarak gerçek bir entellektüel tavrı sergileyen Edward Said'in bu önemli kitabının Türkiye bağlamında son derece "ayrıştırıcı" bir yere oturduğunu düşünüyoruz. Said, entellektüeli öncelikle otorite ve iktidara hizmet etmeyi reddedişiyle, sonra da milliyeti, dini ve geleneğiyle arasına koyduğu mesafe ile tanımlıyor. "Artık kişinin evindeyken, kendini evinde hissetmesi bir ahlak meselesidir" diyen Adorno'yu yankılayarak, entellektüeli metaforik bir sürgün, bir evsizlik konumuna yerleştiriyor. Sürgün içinde yaşadığı toplumun (ve hatta dünyanın) yerlilerinden olmamayı, orada hep tedirgin, rahatsız ve başkalarını da rahatsız eden bir yabancı olmayı içeren bir konum ona göre. Ama geçmişinin, dilinin, milliyetinin sunduğu ucuz kesinliklerin ötesine geçip evrensellik idealinde ısrar eden entellektüel, hep marjinal kalmayı bir yoksunluk olarak değil, bir özgürlük, bir keşif süreci olarak yaşar.Entellektüel, eskiden olduğu gibi, toplumda bir uzlaşma oluşturacak genel simgeleri yaratan biri değil; bu simgeleri sorgulayan, kutsal sayılan gelenek ve değerlerin ikiyüzlülüğünü, ırkçılığını, cinsiyetçiliğini teşhir eden; hiçbir fikir ayrılığına tahammülleri olmayan kutsal metin gardiyanlarıyla mücadeleden çekinmeyen kişidir. Profesyonelleşmenin baskısı giderek artarken, amatör olarak kamusal alanda yoksullar, yok sayılanlar, güçsüzler adına kendi görüşünü ve tavrını temsil etmekte ısrar eden bireydir entelektüel. Hiçbir kahramana ve siyasi hiçbir tanrıya inanmaz.Düşünceden korkanların bu kitapla hiçbir ilişkisi yoktur!
Dr. Erhan Ateş
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,44 MB
Eser Türü: Kitap

Bebek ve çocuk bakımı kitapları serisinin ilk kitabı -Üçer aylık dönemlerde bebek bakımı ve beslenmesi -İlk günler -Bebeğin gelişimini destekleyen anne ve baba davranışları -Uyku düzeni -Büyüme yüzdeleri -Gelişim takibi -Aşılar -Sünnet -Acil durumlar (Tanıtım Bülteninden)
Etgar Keret
Avi Pardo
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,04 MB
Eser Türü: Kitap

"Etgar Keret bir dâhi… Kahkahalarla güldürüyor." -The New York Times- "Kara mizahı seviyorsanız, bundan iyisini bulamazsınız." -Baltimore Sun- Orta Doğu'nun en parlak yıldızı olarak nitelenen Etgar Keret'ten soluk soluğa okunacak bir kara mizah şaheseri: Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü! Prensip sahibi olduğundan otobüsünü asla bekletmeyen bir şoför, Interpol'ün peşine düştüğü küçük bir kız kılığına girmiş bir cüce, cehennem kapısındaki küçük delikten yakınlardaki bir kasabaya inen insanlar, sadece intihar edenlerin gittiği ve içinde yaşadığımızdan pek farkı olmayan sıkıcı bir öbür dünya, merhamet sahibi bir tetikçi ve merhametsiz bir Tanrı… Keret'in dünyası hareketi, oyunbazlığı ve hayalle gerçeği incelikle kaynaştırmasıyla benzersiz bir okuma tecrübesi sunuyor. Günümüz insanının hayatının sıradan kesitlerini zarif dokunuşlarla bileyerek gerçekliğin sınırlarını yeniden tanımlayan bu ironi ve mizah yüklü, keskin öyküler sayfalara sığmamaya, okuyanların zihinlerine kancalar atmaya fena halde niyetli. Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü; tuhaf, iddialı ve bangır bangır sesiyle kolay kolay unutulmayacak bir kitap. "Kitap okumayı sevmeyenler bile bağımlısı olacak." -Boston Globe- (Tanıtım Bülteninden)
George Sarton
Melek Dosay, Remzi Demir
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
670,30 KB
Eser Türü: Kitap

George Sarton'dan önce de bilim tarihi ile uğraşanlar vardı; ancak insanların bu konu ile ilgilenmeleri büyük ölçüde tesadüflere ve kişisel arzularına bağlıydı. Sarton ise, bilim tarihine akademik bir statü kazandırmıştır. Sarton'a göre, eğer bilim sistematize edilmiş pozitif bilgi olarak tanımlanırsa, bilim tarihi, bu bilginin gelişiminin betimlenmesi ve anlamlandınlmasıdır. Betimleme işin sadece bir kısmıdır ve anlamlandırma olmaksızın hiçbir değer taşımaz. Çünkü, bilim tarihi bir keşifler hikayesi değildir; keşifler geçicidir; kısa bir süre sonra eski keşiflerin yerini yenileri alır. Bilim tarihçisinin asıl görevi, bilginlerin bilimsel keşiflerini saymaktan ve sıralamaktan ziyade, bilimsel kişilikleri yeniden canlandırmaktır. Keşifler önemli olabilir ama kişilikler çok daha önemlidir. Öyleyse amaç, keşifleri kaydetmek değil, bilimsel düşüncenin gelişimini, yani insan bilincinin gelişimini açıklamak olmalıdır. Bilim adamları ve teknisyenler bilimin en son ürünlerini bilmek isterler; daha önceki ürünlere modası geçmiş gözüyle bakarlar ve onları önemsemezler. Bununla birlikte, bilim tarihçisi, sadece en yeni ürünlerle değil, bunlara yol gösteren ve bunları mümkün kılan bütün gelişmelerle de ilgilenir. Bilimin en son ürünleri, bir ağacın taze meyvalan gibidir; meyvalar acil ihtiyaçlarımızı karşılar, ama ağaç olmaksızın meyvalar varlığa gelemez. Bilim tarihçisi, bilgi ağacını, bütün kökleri ve dallarıyla birlikte bilmek ister; bugünün meyvalarmı takdir eder ama geçmişin ve geleceğin meyvalarmı da ihmal etmez. Sarton da, Comte ve Tannery gibi, bilim tarihini, tek tek bilimlerin tarihinden ayırır. Bilim tarihi, matematik tarihinden, kimya tarihinden veya biyoloji tarihinden farklı bir tarihtir. Bir bilim tarihçisi, araştırırken ve yazarken bilimin bütün dallarını hesaba katmalıdır. Çünkü amaç, bilim ağacının bir dalının değil, tamamının gelişimini açıklamak.
Galina Serebryakova
Nurşen Özkan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
4,10 MB
Eser Türü: Kitap

Ateşi Çalmak, Karl Marx ve döneminin belgesel romanıdır. Tamamı dört cilt halinde yayına hazırlanan bu büyük eser, biyografik bir romanın alışılmış sınırlarını aşan bir konu ve ayrıntı zenginliğine sahiptir. ... Eserin ilk cildinde, Karl Marx'ın çocukluk ve gençlik yılları anlatılmaktadır.Ve aynı dönemin , büyük mücadeleleri: "Çalışarak yaşamak, ya da savaşarak ölmek" sloganıyla barikatlar kuran işçilerin ve zanaatçıların, proleteryanın bağımsız bir sınıf olarak ortaya çıkışını temsil eden, 1831 Lyon Ayaklanması... (Arka Kapak)
Galina Serebryakova
Nurşen Özkan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
3,68 MB
Eser Türü: Kitap

Ateşi Çalmak, Karl Marx ve döneminin belgesel romanıdır. Tamamı dört cilt halinde yayına hazırlanan bu büyük eser, biyografik bir romanın alışılmış sınırlarını aşan bir konu ve ayrıntı zenginliğine sahiptir... Eserin bu cildinde, Marx ve Engels'in birlikte mücadeleye karar verdikleri andan başlayarak, 1848 devrimleri sonrasına kadar uzanan çalkantılı dönem anlatılmaktadır...
Galina Serebryakova
Nurşen Özkan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
3,54 MB
Eser Türü: Kitap

Ateşi Çalmak, Karl Marx ve dönemin belgesel romanıdır. Tamamı dört cilt halinde yayına hazırlanan bu büyük eser, biyografik bir romanın alışılmış sınırlarını aşan bir konu ve ayrıntı zenginliğine sahiptir. Sovyet araştırmacı ve yazar Galina Serebryakova, XIX. yüzyılın büyük işçi mücadelelerini, bu mücadelenin ortaya çıkardığı sınıf önderlerini, teorisyenleri ve örgütçüleri, tümüyle belgelere dayanan bir roman kurgusu içinde anlatmaktadır. Serebryakova, araştırmalarını, yalnızca Sovyetler Birliği Marksizm-Leninizm Enstitüsü'nde değil, aynı zamanda Avrupa'nın belli başlı merkezlerinde, işçi sınıfı mücadelesinin o dönemde geçtiği bütün bölgelerde de ince bir sabırla yıllarca sürdürmüş ve eserinde yer verdiği her olayın, tarihsel gerçekliğe uygun olmasına özen göstermiştir. Bir başka deyişle, proletarya hareketinin duygusal ve psikolojik boyutlarına ilişkin olarak söylenenler dahil, bu kitapta, tarihsel gerçeklikle çeliştiği söylenebilecek tek satır bile yoktur. Eserin "Sınamalar" alt başlığıyla sunulan bu cildinde, 1848 devrimlerinin yenilgisinden, Birinci Enternasyonal'in kurulduğu 1864 yılına kadar uzanan dönem anlatılmaktadır. Kapitalizmin nispeten istikrar içinde gelişimi, Avrupa çapında koyu bir gericilik ve işçi hareketinde durgunluğun karakterize ettiği bu dönem, belli başlı özellikleri ve olaylarıyla romanda canlandırılıyor. Ve bu dönem boyunca Marx ve Engels'in yaşamları, bilimsel ve politik çalışmaları: Marx ailesinin yoksulluk, ölümler ve güçlüklerle dolu yaşamı... İnsan toplumunun gelişme yasalarının bulunuşu ve Marx'ın temel eseri Kapital'in yazılış serüveni... Köln Komünist Davası, sınamalarda savrulanlar, çelikleşenler... Birinci Enternasyonel'in doğuşu...
Galina Serebryakova
Ali Rıza Dırık
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
3,65 MB
Eser Türü: Kitap

İşçi hareketini Enternasyonal çatısı altında birleştirme çabalarını, aynı dönemde yayınlanan Kapital’in yankılarını ve an an, çarpıcı betimlemelerle Komün günlerini anlatıyor.
Yüksel Aksu
Emine Kolivar
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
1 Ayrım
152,63 MB
Eser Türü: Sesli Betimleme
Seslendiren: Emine Kolivar
IMDB Puanı:
7.6

70'li yılların başında bir Ege kasabasında ailesi ile beraber yaşayan Adem zeki ve başarılı bir öğrencidir. 5. sınıfı bitirir bitirmez yaz tatilini iyi değerlendirmek için ailesine Gazozcu Cibar Kemal Usta ile çalışmak istediğini söyler. Zar zor izin alan Adem gazozcu çırağı olarak Cibar Kemal'in yanında çalışmaya başlar. Ramazan ayının ilk günleridir Adem camide oruç hakkında vaaz eden hocanın dediklerinden etkilenir ve oruç tutmaya karar verir. Küçük yaşta olduğu için ailesi bu duruma izin vermez o da ailesinden gizli oruç tutmaya başlar. Ege'nin yaz sıcağında, bir yandan da gazoz satarken oruç tutmak Adem'i çok yormuştur. Susuzluk ve açlık yüzünden seraplar görmeye başlar. Adem'in yaşadığı bu sorunlar onu bir maceranın içine sürükler.
Galina Serebryakova
Ali Rıza Dırık
Bitirildi
metin - Türkçe
Eser Türü: Kitap

Ateşi Çalmak, Karl Marx ve dönemin belgesel romanıdır. Tamamı beş cilt halinde yayına hazırlanan bu büyük eser, biyografik bir romanın alışılmış sınırlarını aşan bir konu ve ayrıntı zenginliğine sahiptir. Sovyet araştırmacı ve yazar Galina Serebryakova, XIX. yüzyılın büyük işçi mücadelelerini, bu mücadelenin ortaya çıkardığı sınıf önderlerini, teorisyenleri ve örgütçüleri, tümüyle belgelere dayanan bir roman kurgusu içinde anlatmaktadır. Serebryakova, araştırmalarını, yalnızca Sovyetler Birliği Marksizm-Leninizm Enstitüsü'nde değil, aynı zamanda Avrupa'nın belli başlı merkezlerinde, işçi sınıfı mücadelesinin o dönemde geçtiği bütün bölgelerde de ince bir sabırla yıllarca sürdürmüş ve eserinde yer verdiği her olayın, tarihsel gerçekliğe uygun olmasına özen göstermiştir. Eserin 5. ve son cildinde, Engels'in Marx'ın ölümünden sonraki hayatı ekseninde dönemin toplumsal atmosferi canlandırılıyor ve güçlenen Alman sosyal demokratlarına kadar belli başlı olaylara yer veriliyor. Ve devrimci hareketin önde gelen simaları: Lafargue, Liebnecht, Kautsky, Clara Zetkin, Vera Zesuliç, Plehanov ve ötekiler... Bu son ciltle, büyük buluşların, köklü dönüşümlerin, ışığı bize ulaşan büyük beyinlerin çağı olan XIX. yüzyılın canlı tablosu tamamlanmış oluyor.
Güney Dinç
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,48 MB
Eser Türü: Kitap

Aydınlığa Mektuplar, Cumhuriyet'in ilk yıllarında gazetelere gönderilen okur mektuplarından yapılmış bir seçki. Birbiri ardına devrimlerin gerçekleştiği, eski yaşam biçimlerinin kurumlarıyla birlikte geride bırakılıp yenilerinin oluşturulduğu bir dönemin eğilimlerini, sorunlarını ve hatta bizim dönemimizle benzerliklerini halkın kaleminden yansıtan mektuplar, 1928-1937 yılları arasında yayımlanmış binlerce gazeteyi tarayan Güney Dinç'in titiz çalışması sonucunda bu kitapta bir araya getirildi. Altı ana başlık altında halkın, dönüşüm ve değişim dönemine, kadın erkek ilişkilerine, çalışma yaşamına, hukuki süreçlere ve kent yaşamına dair sorunlarını ve düşüncelerini yansıtan, eğlenceli, şaşırtıcı ve düşündürücü bir seçki sunuyoruz sizlere.
Richard Brautigan
Çetin Şan, Banu Irmak
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
867,97 KB
Eser Türü: Kitap

Gerçekten'de bagajda ölü bir fahişenin cesedi vardı. Malumunuz ya da değil; Richard Brautigan, Beat Kuşağı ve sonrasında gelen Hippi sürecinin bayrak yazarlarından biri, biri derken başlıcası. Dönemin -yani buhran sonrası dönemin- kurtuluş vaat etmese de insanların sarılmaktan vazgeçmedikleri bir-iki isminden olan Richi, bu bir iki ismin birçoğu gibi çok fazla içti, ve gene bu bir iki ismin yaptığı gibi kafasını kendisine ait bir av tüfeğiyle parçaladı. Tüm Beat yazarlarının görmezden gelinmeye çabalanan ana edebi özelliği olan şairlik onda da vardı. Bir şairdi. Bir şair olmasına rağmen hep romanları üzerinde duruldu. O buna aldırış etmedi. Romanları da onun için uzun şiirlerdi kısa cümlelerle kurulan. Her RB okuru için gereksiz olduğunu bildiği bir sancı mevcuttur: bir kitabı diğerine değişememenin sancısıdır bu, Riçi'nin herhangi bir kitabını bir diğerine değiştiğiniz an pişmanlık içinizi kavurur ve kendinizden utanırsınız. İşte onlardan biri: şiirsel bir kara mizahla donatılmış dahiyane bir roman. (Tanıtım Bülteninden)
Gigi Vorgan, Gary Small
Duygu Akın
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,26 MB
Eser Türü: Kitap

Gerçek hikâyeler kurgudan çok daha tuhaftır, Dr. Gary Small da bunu gayet iyi biliyor. Psikiyatriyle ve insan beyni üstüne çığır açıcı araştırmalarla geçen otuz yıl içinde Dr. Small pek çok şey görmüş. Şimdi ofisinin kapılarını açmaya ve kariyerinin en gizemli, ilginç ve tuhaf hastalarını anlatmaya hazır. Bu kitap bir psikiyatristin zihnine ve onun giderek gelişim gösteren mesleki yaşamına yapılan aydınlatıcı bir yolculuk. Aynı zamanda bu branşın ve daha önce görülmemiş, tanısı koyulmamış çeşitli akıl hastalıklarının perde arkasına da bir bakış… Kitabı okurken kendinizi, bizi insan yapan şaşırtıcı tuhaflıklar üstüne düşünürken bulacaksınız. Sıkça komik, kimi zaman trajik ve daima etkileyici Dr. Small, sizleri kariyeri içinde Boston'un kalabalık acil servis koridorlarından başlayıp ülke elitlerinin multimilyon dolarlık kayak localarına dek uzayan bir geziye çıkarıyor. Bu gezi sırasında birbirinden tuhaf gerçek karakterleri anlatırken, bir yandan da esrarengiz histerik körlükle, penisinin küçüldüğüne inanan bir adamla, gizli sürdürülen çifte hayatlarla ve ürkütücü derecede psikotik romantik arzularla baş ediyor. Akıl hocası kendi hastası olduğunda Dr. Small'un kariyeri ve kişisel hayatı tam bir döngüyü tamamlıyor ve Small'un kimsenin zihinsel araştırmanın ötesinde olmadığını anlamasını sağlıyor; kendisinin bile... (Tanıtım Bülteninden)
Georges Pachymeres
İlcan Bihter Barlas
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
620,78 KB
Eser Türü: Kitap

Türk kavimleri ile Bizans İmparatorluğu arasındaki ilk yakın ilişkiler Avrupa Hunları döneminde başlamış ve Bizans'ın yıkılışına kadar çeşitli Türk topluluklarıyla devam etmiştir. Tüm bu zaman sürecinde Bizans İmparatorluğu bir şekilde topraklarını korumayı başarmış, ancak XI. Yüzyıldan itibaren bu durum değişmiş ve Bizans'ın hâkimiyeti altında olan Anadolu, aynı yüzyılda Türklerin eline geçmeye başlamıştır. Bizans'ın son dönemi, kuşkusuz Türk tarihinin aydınlatılması açısından büyük önem taşımaktadır. Anadolu'daki Türk varlığı ve Osmanlı Devletinin kuruluşunu başka bir gözle görebilmek için, bir Bizanslının anılarıyla döneme yolculuk etmek gerekir. Bu yolculukta ihtiyacımız olan en iyi rehberlerden biri ise kuşkusuz Georges Pachymeres'dir!
Gormander
Mehmet Çağ
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
347,29 KB
Eser Türü: Kitap
Ev
Gün Zileli
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
3,38 MB
Eser Türü: Kitap

"Filistinli Ebu Suut el Haravi, 'evinden kaçmaya zorlandığın için utanma' diyor. Türkçede tam öyle değil ama birçok dilde 'ev', yaşanan yurdu da temsil ediyor. Gittikçe azalan aile fertlerinin birlikte yaşadığı aile ocağını terk edeli yaklaşık otuz beş yıl oluyor. Neredeyse on beş yıl geçecek, 'yurt' anlamındaki 'ev'den kaçmak zorunda kalışımın üzerinden. Utanmıyorum. Kader de utanmasın. Utanmasın gereken başkaları var." - Gün Zileli- Türkiye sol hareketinin önemli isimlerinden biri olan Gün Zileli politik geçmişini, daha önce yayımladığımız Yarılma, Havariler ve Sapak'ta bütün açıklığıyla anlatmıştı. Bu kitap bir açıdan o üçlemenin öncesi, diğer bir açıdan ise tamamlayıcısı. Zileli bu kitabında kendi 'özel'ine dönüyor, çocukluğunu ve evini hikaye ediyor. '40'ların sonu ve '50'lerin başında yaşanan toplumsal dönüşümün orta sınıf Cumhuriyet aydını bir ailedeki yansımaları, o hayatlarda ve insanlarda yarattığı değişim... Anılarında karşımıza çıkan tiplerin evveliyatları... Hem anıların ayrılmaz bir parçası hem de başlı başına edebiyat tadında bir dönem anlatısı...
Gene D.Matlock
Özgür Umut Hoşafçı
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
4,10 MB
Eser Türü: Kitap

Tarih yeniden mi yazılacak? Kadim Türkler tüm insanların ataları mı? Onlar bin yaşına kadar yaşayarak, uzun yaşamın sırlarını öğrenmişler miydi? Tüm dinler onların Tengri dininden mi türedi? Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. İsa, Hz. Muhammet ve Buda Türk müydü? "Işık doğudan gelir" ne anlama geliyor? Türkler gelecekte insanoğlunun kurtuluşunda nasıl bir rol üstlenebilirler? Amerika´da doğan ve daha sonra Meksika´ya yerleşen bir yazar, eşinin ani ölümünden sonra ruhunun hep yanında olduğuna ve destek verdiğine inanarak insanlığın ve dünyanın daha iyiye gitmesi için ne yapılması gerektiği konusunda araştırmalar yapmaya başlıyor. Özellikle, Hıristiyanlığın kökenlerini araştırarak işe başlıyor ve çok ilginç bir şekilde araştırmaları onu Türklerin ayak izlerine götürüyor. İlk insanların Türklerle başlayıp daha sonra dünyaya dağıldığını ve ilk konuşulan dilin Türkçe olduğunu, bilimin, felsefe ve dinin yine Türklerden başladığını söylüyor. İnsanların güneşsel enerjiyle nasıl senkronize yaşaması gerektiğini anlatıyor. Şu an insanlığın içinde bulunduğu huzursuzluğun çözümünü ancak Orta Asya ve Türklerin getirebileceğini, daha iyi bir dünya için gerekli açılımları ancak onların yapabileceğini iddia ediyor ve şayet bu olmazsa dünyanın asla huzur bulamayacağını söylüyor. Ayrıca yazar Türklere bir gönderme yapıyor. Nasıl oluyor da doğuştan filozof ve şair olan, Türk kültürünü dünyaya yayan Erke Han´ı bilmiyorlar. Türk dünyası görkemli zaferlerini ona borçludur. Eski uygarlıklarda kullanılan teknolojiye de değinen yazar, insanların onları kullanarak nasıl yüzlerce yıl uzun yaşabileceklerini yazıyor. Bu arada Türklerin Orta Asya ve Çin´de yaptıkları piramitleri anlatıyor. Gerçeğin Türklerden saklandığını yazıyor. İnsan bu kitabı okuduğu zaman bir Amerikalının nasıl olur da bilmediğimiz geçmişimiz hakkında bu kadar şey bildiğine hayret ediyor. ...
Fritjof Capra
Kaan H. Ökten
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
5,78 MB
Eser Türü: Kitap

Modern Fizik ile Uzakdoğu Mistizmi arasındaki benzerlikleri inceleyen öncü eser İnsanlığın evrene bakışı hızla değişiyor...Günümüzde evren, birbirinden ayrı parçaları muntazam bir düzen içinde işleyen "mekanik bir saat" gibi düşünülmüyor... Evrenin tekliği, birliği ve temel bütünselliği olarak dile gelen bu yeni gerçeklik anlayışını açıkladığı kitabında Fritjof Capra, çağlar ötesinin felsefî birikimleri ile modern bilimin buluşmasını gerçekleştiriyor...
Göran Therborn
Ebru Kılıç
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,54 MB
Eser Türü: Kitap

Batı'nın merkezi öneminin artık genel kabul gören bir veri olmaktan çıktığı bugünlerde yirmi birinci yüzyılın dünyası neye benziyor? Bugünün dünyasının toplumları ve kültürleri, aralarındaki bağlantılarla birlikte nasıl oluştu? İnsanlık zamanımıza nasıl geldi? Kısacası yirmi birinci yüzyılın ikinci on yılına girerken dünyamız ne halde? Bu kitap, gezegenimizdeki toplumları ele alan ilk kitap. Batı'nın ve küreselleşmenin ardından dünyayı tanımaya yönelik bir kılavuz. "Tarihçiler ve ekonomistlerin, giderek mesleki uzmanlaşmalarının yarattığı duvarların gerisine çekildiği bir dönemde, moderniteye varış ve moderniteden çıkış yollarıyla, küresel eşitsizlik süreçleriyle ve olası değişim dinamikleriyle ilgili karşılaştırmalı soruları cevaplama işi büyük ölçüde sosyologlara düşüyor. Göran Therborn, bence uluslararası düzeyde karşılaştırmalı verilere olağandışı hakimiyetini, analitik açıklıkla birleştirerek bu alanlarda başkalarından çok daha önemli katkılarda bulunmuştur. Onun yeni bir kitabının yayınlanması başlı başına büyük bir entelektüel olaydır." Eric Hobsbawm "Göran Therborn inanılmaz bir ampirik araştırma kaleme almış, bu kez bugünün dünyasını tarihsel bağlamı içinde yazmış. Okurların hepsi de bu kitabı bitirdiklerinde dünyamızın gerçeklerini anlamak ve bu gerçekler ışığında umarım akıllıca hareket etmek için daha iyi bir donanıma sahip olacaklar." Immanuel Wallerstein
Raymond E. Feist
Gamze Sarı
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
3,70 MB
Eser Türü: Kitap
Raymond E. Feist
Gamze Sarı
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,88 MB
Eser Türü: Kitap

Krondor Krallığı'nda neredeyse bir yıldır huzur hüküm sürmektedir. Ancak bir gün, Hırsızlar Loncası'nın en genç ve yetenekli üyelerinden Eliuzun Jimmy, bir çatının üzerinde, Krondor Prensi'ni öldürmeyi amaçlayan bir Ölüm Loncası üyesine rastlar. Suikast girişiminden Jimmy'nin yardımıyla kurtulan Arutha'yı, daha zor günler beklemektedir; düğün günlerinde Prenses Anita zehirli bir oka hedef olur. Arutha onu kurtarabilecek tek şey olan Gümüşdiken'i bulmak için yollara düşer. Bu yolculukta Arutha ile sadık yoldaşları, her adımda büyüyen bir tehlikeyi göğüslemek zorundadırlar. Büyücü Pug ise Arutha'nın canına kasteden gücü ararken, en derin korkularının bile ötesinde bir düşmanla karşılaşır... Krondor Dünyasından Gediksavaşları Efsanesi "Yıllardan sonra yazılmış en iyi fantazya serisi. Yazarını, Tolkien'in tahtına çıkartıp, orada oturtmayı sağlayacak denli başarılı bir eser." Dragon
Raymond E. Feist
Ardan Tüzünsoy
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,40 MB
Eser Türü: Kitap

Midkemia'da şer bir rüzgar esmektedir. Kara birlikler Adalar Krallığı'nı ayaklar altında çiğneyerek uğursuz büyüler köle etmek üzere toplanmıştır. Düzen ile Kaos arasındaki nihai savaş, Sethanon adlı kentin yıkıntıları arasında başlamak üzeredir. Milamber olarak da bilinen büyücü Pug'ın zamanın şafağına doğru, yüreklere korku salan, tehlikelerle dolu yolculuğunu yaparak bin dünyanın yazgısını değiştirmek üzere kadim ve dehşet verici Düşman'la karşı karşıya gelmesinin zamanıdır artık...
Çiğdem Dürüşken, Erendiz Özbayoğlu
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
352,70 KB
Eser Türü: Kitap

Anadolu Mektupları Plinius Minor (Genç Plinius) olarak tanınan Gaius Plinius Caecilius Secundus'un, döneminin kültürel, ekonomik, mimari, toplumsal ve dini hareketlerine ışık tutan bir yapıtı. Kitap Genç Plinius'un Roma İmparatoru Traianus'la birbirlerine yazdıkları mektuplardan oluşuyor. Anadolu toprakları üzerindeki mimari yapılanmanın, yeni bir dinin, genç Hıristiyanlığın nasıl karşılandığının, bir zamanlar Anadolu topraklarında yaşamış "başka" bir medeniyetin tanıklığına soyunuyor okur her mektupta. Halkın gereksinimlerinin, bu gereksinimler doğrultusunda hiçbir biçimde otorite boşluğuna izin vermeyen İmparator'un devlet harcamalarını nasıl yönlendirdiğinin... Tarihçiler için bir başvuru kaynağı niteliği taşıyan Anadolu Mektupları, bunun dışında da özellikle Türk okuru için üzerinde yaşadığı toprakların tarihiyle ilgili boşlukları dolduracak, insanlık tarihi üzerine ilginç ve yararlı bilgiler verecek klasik bir yapıt.
Johann Wolfgang Von Goethe
Bitirildi
metin - Türkçe
5 Ayrım
1017,60 KB
Eser Türü: Kitap

Evrensel boyutlara ulaşmış ünüyle bugün dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri sayılan Goethe, henüz yirmi beş yaşındayken yazdığı Genç Werther'in Acıları'nda, kısa bir süre önce Charlotte adlı genç bir kadınla yaşadığı mutsuz ilişkiden yola çıkmıştı. Edebiyat dünyasına, karşılıksız aşkıyla intihara sürüklenen "Romantik kahraman"ı armağan eden bu büyüleyici mektup-roman, şiirselliği ve yaşama tutkulu bakışıyla okuyucuları mıknatıs gibi kendine çekmişti. Almanya'da bütün gençliği etkisi altına alan romanın, birçok intihara neden olduğu, Werther'in giydiği mavi frak, sarı yelek ve çizmelerin döneminde moda yarattığı, Napoléon'un bile kitabı sürekli yanında taşıdığı söylenir. Son derece duyarlı ve tutkulu bir genç ressam olan Werther'in, düşsel dostu Wilhelm'e yazdığı mektuplardan oluşan Genç Werther'in Acıları, edebiyatta akılcılığın yerini alan duygusallığın bir başyapıtıdır.
Ray Bradbury
Talat O. Taşkın
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
781,47 KB
Eser Türü: Kitap
Nikos Kazancakis
Ender Gürol
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,25 MB
Eser Türü: Kitap

Günaha Son Çağrı'yı yazdığım gündüz ve geceler boyunca, İsa ile birlikte Golgota Tepesi'ne çıkarken duyduğum dehşeti, hayatını ve ölürken çektiği acıları yaşarken duyduğum yoğunluğu, anlayışı ve sevgiyi başka hiçbir zaman duymadım. İçimi kemiren bu duyguları ve insanlığın büyük umudunu yazarken gözlerim dolu dolu oldu heyecandan. İsa'nın kanının bu denli tatlı ve acı olarak yüreğime damla damla aktığı olmamıştır hiç. (...) İsa'nın hayatının her ânı, bir çatışmadır, bir zaferdir. Basit insan zevklerinin yenilmez, büyüleyici niteliğine üstün gelmiştir; ayartılışlara karşı direnmiştir; bedenini sürekli olarak ruhsallaştırmış, sonunda göğe yükselmiştir. Golgota Tepesi'ne varmış ve Çarmıh'a çıkmıştır. (...) Bu kitap bir hayal hikâyesi değildir; mücadele eden herkesin itirafıdır. Yayımlamakla ödevimi yerine getirdim; hayatta çok acı çekmiş, büyük umutları olan birinin ödevini. Sevgiyle bu kitabı okuyacak her özgür insan, eskisinden daha çok, eskisinden çok daha iyi bir şekilde İsa'yı sevecektir.
Ebu Abdullah Muhammed İbn Battuta Tanci
A. Sait Aykut
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
5,07 MB
Eser Türü: Kitap

Kısa Notlarla Sade Metin Çevirisi 14. yüzyıl gezginlerinden İbn Battuta (1304-1368) Fas'ın Tanca şehrinde dünyaya geldi. Bu şehirden çıktığı günden itibaren 28 yıl süren gezileri boyunca Mısır, Arap Yarımadası, Irak, İran, Anadolu (başta beylikleri), Deşt-i Kıpçak, Bizans (İstanbul), Orta Asya, Hindistan, Maldivler, Çin ve Endülüs'ü gezen İbn Battuta devlet ve toplum yapıları, inanç ve adetleri, doğal özellik ve ürünleriyle tanıttığı bu ülke ve şehirlerin 700 yıl önceki durumlarını başarıyla yansıtır.
G. Bataille
Mehmet Mukadder Yakupoğlu
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
728,41 KB
Eser Türü: Kitap

Fransız felsefesinin lanetlenmiş düşünürü ve yazarı Georges Bataille (1897-1962) Foucault, Guattari ve Deleuze ile birlikte Nietzsche’nin “Tanrı Öldü” düşüncesinin takipçisidir. Bataille’in dini, ahlaktan ve tanrı inancından oluşmaz; o, insanın gündelik hayatta her zaman yaşayabileceği gizemsel iç yolculuklarından, gizemci iç deneylerden bahseder. “İç Deney”, Bataille felsefesinin bir özeti niteliğindedir. ...
Giovanni Scognamillo
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
952,98 KB
Eser Türü: Kitap

İstanbul kendi başına bir gizemdir, bir gizem tarihi ve bir gizemler merkezidir her çeşitinden. Ve İstanbul yüzyıllardan beri süregelen bir arayışın buluşma noktasıdır, ölümsüzlerin, gizli ve bilinmeyen üstünlerin, bilgelerin, gizemcilerin ve de şarlatanların uğrağıdır. Dünyanın tüm büyük ve eski kentleri, Roma, Paris, Londra, Prag vb her zaman bir merkez görev işlevini gördüler. İstanbul da böyledir bir tarih, kültür, sanat ve düşünce merkezi olarak. Ancak İstanbul'un bir farkı ve bir özelliği vardır, her zaman olmuştur. İstanbul bir kültür, medeniyet, ve bunlardan oluşan bir inanışlar potasıdır. Doğu ve Batının değişmeyen bir buluşma, kaynaşma noktası, bir odak noktası ve ola ki manyetik bir alan.
Giovanni Arpino
Güliz Akyüz Yıldırım
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,17 MB
Eser Türü: Kitap

Işık iğrenç bir sessizliktir. Oysa yağmur ses yaratır. Yağmur varken nerede olduğunu iyi bilirsin. Elindeki bombanın patlaması sonucu kör olan ve ordudan emekliye ayrılan Fausto; dik duruşu, zekâsı ve sivri dili ile etrafındaki herkesi hem kendine hayran bırakıyor hem de onların arkalarına bile bakmadan kaçmalarına sebep oluyordu. Ta ki… Ona rastlayana kadar. Mantığın vücuda gelmiş hâli olan genç ile duyguların bekçisi Fausto uzun soluklu yolculukları boyunca, ikisinden biri pes edinceye kadar, savaşın ve dostluğun en saf hâlini yaşayacaklar. Kadın Kokusu, iki büyük sinema yapıtına konu olmuş ve iki usta sinema oyuncusuna ilham vermiştir. İlk filmde (1974) büyük aktör Vittorio Gassman, ikincisinde (1992) ise usta oyuncu Al Pacino başrolde yer almıştır. Sağlığını Kadın Kokusu için tehlikeye atan Al Pacino, bu filmle 'En İyi Erkek Oyuncu' dalında Oscar ödülüne layık görülmüştür.
Ngaio Marsh
Ayşe Buğra
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
657,76 KB
Eser Türü: Kitap
Georg Fülberth
Sadık Usta
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,10 MB
Eser Türü: Kitap

Herkesin hakkında konuştuğu bu kapitalizm nedir? Alman siyaset bilimi profesörü Georg Fülberth, kendi kapitalizm tanımını, geçmişteki teorisyenlerin çalışmalarını kıyaslayarak inşa ediyor. Karl Marx, Adam Smith, David Ricardo, J. M. Keynes, W. Sombart, Max Weber, Joseph Schumpeter, Fernand Braudel, I. Wallerstein, Kozo Uno gibi önde gelen kapitalizm analizcilerinin görüşlerini yorumlayarak sağlam bir kapitalizm tanımına ulaşıyor. Ardından kapitalizmin ortaya çıkışını ve tarihsel gelişimini, derinliğine ve çok yönlü olarak inceliyor. Feodal toplumda kapitalizmin doğumunu olanaklı kılan potansiyeller ve gelişmelerden yola çıkarak kapitalist toplumun serbest rekabetçi dönemden, günümüzün neoliberalizmine uzanan gelişim sürecini mercek altına alıyor. Kitap, kapitalizm karşıtı hareketleri de kapsayarak, bu sistemin üretim ve yaşam tarzının ne zaman son bulacağına dair sorularla son buluyor. Frankfurter Allgemeine Zeitung'un yazarlarından Dietmar Dath, Kapitalizmin Kısa Tarihi'ni şu sözlerle karşılamıştı: "Yeni bir 1789'un şerefine!" Eric Hobsbawm'ın değerlendirmesi de şöyle: "Bu kitabı büyük bir keyifle okudum.
Panait Istrati
Nuriye Yiğitler
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,31 MB
Eser Türü: Kitap

Panait Istrati romanlarında çoğunlukla yolculuklarını anlatır. Fakat gezdiği ülkeler değil, tanıdığı insanlar ön plandadır. Yapıtları kendi yaşamıyla bütün insan kardeşlerinin çektiklerinin son derece içten, dürüst, gösterişsiz karışımıyla oluşturulmuş; bir bakıma Balkanlar'da yazılmış "Memleketimden İnsan Manzaraları"dır. Pek çok dilde okunan, sevilen yazarlardan biri oluşu da bunu doğruluyor gibidir. Kira Kiralina'da bir bölümü Romanya, bir bölümü ise Osmanlı İmparatorluğu'nun İstanbul'unda geçen olaylar müthiş bir tempoyla anlatılır. Annesini ve kız kardeşini arayan Stravro onları bulmak için diyar diyar dolaşır ve başına türlü belalar gelir. Istrati bu ilk romanını çileli öyküsüne karşın hiç acılaşmayan bir dille çatmayı başarmıştır.
Fuat Göktürk
Seda Kostik, Gamze Erbil
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
192,67 KB
Eser Türü: Kitap

Yunan İç Savaşı'nı incelemek, yakın tarihinde Türkiye'yi ciddi biçimde etkileyen önemli bir hesaplaşmaya yakından bakmak anlamına geliyor. Önce İtalyanlara ve Almanlara sonra İngilizlere karşı savaşmak zorunda kalan Yunanlı yurtsever direnişçilerin 1940'lara damga vuran mücadele ve yenilgisi, ABD'nin Avrupa ve Anadolu coğrafyasına uygun gördüğü modelin başarısı anlamına geliyordu. İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarında kazanan tarafta yer alan Sovyetler Birliği, ABD ve İngiltere arasında keskinleşen çelişkiler, Avrupa'nın iki farklı yöne doğru giden bir bölünmeye uğramasına yol açmıştı. Stalin liderliğinde Sovyetler ve Roosevelt'in ölümüyle ABD'de başkanlık koltuğuna oturan Truman'ın başını çektiği emperyalist merkezler, askeri ve diplomatik bir mücadeleyle bu bölünmeyi mümkün olduğunca kendi lehlerine çevirmeye çabalıyorlardı. Yunanistan ise savaşın seyri sonucunda İngilizlere ve dolayısıyla Amerikalılara kalmıştı. İkinci Dünya Savaşı boyunca Yunanistan'ı faşist işgalcilere dar eden komünist partizanlar, bu durumu kabullenmeyerek bu kez İngilizlere, kralcılara, Yunan gericilerine karşı ayaklandılar. Ülkenin bir bölümünü ele geçirdiler, kendi demokratik-devrimci sistemlerini yerleştirdiler. Ve yenildiler... boyutuyla incelemeye değer. Yazılama kendi adına bir başlangıç olarak yenilen ama çok şey kazanan tarafa ilk söz hakkını tanıyor. İşte komşuda iç savaşın taraflarından birinin gözüyle “Yurtsever Direniş”in kısa öyküsü...
Richard Brautigan
Belma Baş
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
515,23 KB
Eser Türü: Kitap
Ray Bradbury
Barış E. Alkım
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,16 MB
Eser Türü: Kitap

Mars Yıllıkarı'nda Bradbury, usta öykücülüğünü bir kez daha kanıtlıyor. Birbirini izleyen öykülerde, Mars'ın keşfini ve ilk yerleşimleri okurken, aslında kendimize tutulmuş bir aynaya bakıyoruz. Bradbury, bize bizi anlatıyor: Mars'da ya da Dünyü'da, insan here yere kendini taşıryor, korkularını, zaaflarını, merakını... "Ray Bradbury bizi, aynaların merhametsizce yaşantımızı yansıttığı, kendi içimizdeki ve uygarlığımızdaki hataların abartılarak altının çizildiği bir koridora sokar. Gizli okşayılarla bizi önce bir memnuniyete sürükler, ardından da 'dünyanın çarpık, öğütücü, açgözlü sistemi'yle insafsızca yüzleştirir." Fred Hoyle
Ali Erbaş
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,14 MB
Eser Türü: Kitap

Bu kitap, insanlık tarihi boyunca her devirde, gerek inanç bazında, gerekse bu inancın maddî hayata ve sanat dünyasına yansıtılması sonucu güncelliğini hep muhafaza etmiş olduğuna inanılan bu varlıklara dinlerin nasıl baktığını objektif bir tarzda irdelemeye çalışmaktadır.
Panait Istrati
Nuriye Yiğitler
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
618,50 KB
Eser Türü: Kitap

Panait Istrati romanlarında çoğunlukla yolculuklarını anlatır. Fakat gezdiği ülkeler değil, tanıdığı insanlar ön plandadır. Yapıtları kendi yaşamıyla bütün insan kardeşlerinin çektiklerinin son derece içten, dürüst, gösterişsiz karışımıyla oluşturulmuş; bir bakıma Balkanlar'da yazılmış "Memleketimden İnsan Manzaraları"dır. Pek çok dilde okunan, sevilen bir yazar oluşu da bunu doğruluyor gibidir. Mihail, Istrati'nin diğer kitapları gibi Balkanlar'ı mekân seçmiştir. Tuna Nehri kıyısındaki İbrail'de herkesten farklı, yaşantısını sevgi üzerine inşa eden Adrien, fırında çalışan Mihail ile tanışır. Mihail farklıdır. Fransızca kitaplar okur, altı yedi dil konuşur. Ancak herkese karşı mesafelidir. Kolay kolay insanların ona yaklaşmasına izin vermez ama yine de her zaman hayatın içinde, sokaklardadır. Adrien ve Mihail sanat, edebiyat, yaşam ve insan üzerine sürdürdükleri sohbetler sırasında birbirlerine arkadaşlığın sarsılmaz sevgisiyle bağlanırlar.
Panait Istrati
Nuriye Yiğitler
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,13 MB
Eser Türü: Kitap

Istrati'nin romanları arasında özel bir yeri olan bu yapıt, yazarın insancıl felsefesini bütün derinliğiyle bize duyuruyor. ... İnsanlar arasındaki sınıf ayrımlarına hiç önem vermeyen iyi insanların, en yoksullar arasından çıkabileceği gibi, en zenginler arasında da bulunabileceğini her kitabında canlı örneklerle önümüze seren Istrati, yoksul bir köylü kızı olan Minka ile zengin bir tüccar olan Sima'yı insanlara iyilik etme alanında neredeyse yarışa çıkarıyor ve bu iki insanın ayrı yollardan yaptıkları yardımlar, su baskınına uğrayarak her şeyini kaybeden bütün bir köyü açlık ve sefaletin pençesinden kurtarıyor. İşte size Istrati'nin iyilik dolu yüreğinden fışkırmış iki iyilik meleği...
Guillermo Del Toro
Niran Elçi
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,51 MB
Eser Türü: Kitap

Oscarlı Pan'ın Labirenti filminin yaratıcısı Guillermo del Toro ve Hammet Ödüllü Chuck Hogan, insanlar ve vampirler arasındaki tüm insanlığı tehdit eden korkunç savaşı anlatan bu destansı romanda hayal güçlerini bir araya getiriyor. Her zaman buradaydılar... Vampirler... Karanlıkta gizlice bekliyorlardı... Artık zamanları geldi. Bir hafta içinde Manhattan ellerine geçecek... Bir ay içinde Amerika… İki ay içindeyse TÜM DÜNYA... Bir Boeing 777, JFK Havaalanı'na iner ve pistte ilerlerken birdenbire durur. Bütün gölgelikleri kapanmıştır. Bütün ışıkları sönmüştür. Bütün iletişim kanalları sessizliğe gömülmüştür. Havaalanındaki yer mürettebatı hiçbir cevap alamamaktadır. Bunun üzerine Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'ne acil durum uyarısı gönderilir. Biyolojik tehditleri inceleyen acil müdahale ekibinin başı Dr. Eph Goodweather bu çağrıyı alır ve uçağın içine girer. Ama orada, insanın kanını donduracak türden şeylerle karşılaşır. İspanyol Harlemi'ndeki bir rehinci dükkanında, eski bir profesör olan ve Nazi Soykırımı'ndan kurtulan Abraham Setrakian bir şeyler olduğunu bilmektedir. Zamanın geldiğinin, savaşın başlamak üzere olduğunun farkındadır... New York'u pençesine alan vampir virüsü sokaklara taşmaya başlayınca, çok büyük bir mücadele de başlar. Setrakian'ın ve bir avcı ekibinin yardımını da yanına alan Eph, çok geç olmadan, bu bulaşıcı hastalığı yok etmenin ve -eşiyle oğlunun da bulunduğu- şehrini kurtarmanın bir yolunu bulmak zorundadır. "[Guillermo del Toro] hayal gücünü vampirlerin üzerine salıyor... Şok edici..." USA Today "Del Toro ve Hogan, tüylerinizi diken diken edecek lezzetli bir korku hikâyesini ustalıkla sunuyor. Ölümcül Tür, Bram Stoker, Stephen King ve Michael Crichton'ı bir araya getiriyor. Bundan daha iyisi olamaz." Nelson DeMille
Zeki Sarıkavak
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
4 Ayrım
75,93 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Merve Sena Aktaş

Bilgin, Metin, Sezgin ve Çetin, aynı mahallede doğmuş, büyümüş, oynamış ve yeri geldiğinde birlikte üzülmüş ve ağlamışlardı Ders çıkışı bir aradaydılar. Metin: Yarın için izin almayı unutma. Bilemiyorum, dedim ya Metin. Ödevlerimi ne zaman yapacağım? Sen yine de, izin iste. Bak gelmezsen, küserim Sınıf geçmek için değil, öğrenmek için çalışmalıyız Okulun yanındaki boş arsaya doğru topu sektire sektire yürüdüler Babam balıktan dönmüş, bizim kayık orada, hadi gelin, dedi ve önden koşarak gitti Metin kürek çekmesini pek bilmiyordu, bırakın geri dönmeyi gittikçe uzaklaşıyorlardı. Sevinçleri kısa sürdü. Bu kez de ıssız adaya düştükleri korkusuna kapıldılar. Mahalleli kısa sürede sahilde toplanmaya başladı.
Ender Haluk Derince
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
14 Ayrım
216,39 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Esra Yücel

Hayata Bir Bardak Çay Molası Hiç kimsenin yanınızdan mutsuz ve kötü ayrılmasına izin vermeyin. Bulunduğunuz konumda mutlu olmaya bakın. Çiçek büyütün, kitap okuyun. Hayatı yarım bırakmayın! Okurken içinizi huzurla dolduracak, yüreğinizi ısıtacak, iyilik, sevgi, dostluk ve mutluluğu dile getiren birbirinden güzel 53 adet hikâyeden derlenen bu kitapla hayata keyifli bir mola verip kargaşadan sıkıntılardan uzaklaşacaksınız.
Lev Nikolayeviç Tolstoy
Derya Sungur
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
11 Ayrım
157,83 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Emel İstanbullu Özbek

Aynı sonla karşılaşan iki hastanın, birisinin zengin tabakadan, diğerinin fakir halktan oluşu ele alınmış ve ölüm anına kadar her ikisinin de duyuş, görüş ve düşünceleri en ince ayrıntılarına kadar çok güzel bir şekilde canlandırılmıştır. Zengin hanımefendinin kaçınılmaz olan ölümden kurtulmak için çırpınışı, yabancı memleketlere gitmek arzuları, ölümden kurtulmak için her çareye başvuruşu, buna karşılık zavallı arabacının kaderin cilvesine boyun eğerek; tevekkül ederek, ölümü bekleyişi gerçekten de hayatın tam bir ifadesi olarak canlandırılmıştır. Ve yine üçüncü ölüme sebep olan insanoğlunun karakterini göstermektedir. Zira hiçbir varlığın -menfaat karşılığı dahi olsa- bir diğerinin hayatını son vermeye hakkı olmadığını ve her varlığın, yaratılışı gibi ölümünü de tevekkül ederek Allah'tan bekleyeceğini göstermektedir.
Koray Avcı
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
12 Ayrım
104,38 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Esin Baykan

Masallar Âlemi bildiğiniz gibi değil! Kötü Kalpli Kraliçe'nin kaktüsü, Alaaddin'in pis kokulu ayakkabısı, Fareli köyün davulcusu, Kırmızı Başlıklı Kız'ın çorapları... Masallar Âlemi'nde bir şeyler oluyor! Masalların koruyucusu Mışmuş ve baş masal bekçisi Bebikus, bir yandan masal kahramanlarının bitmek tükenmek bilmeyen şikâyetleriyle uğraşırken, bir yandan da birdenbire ortadan kaybolan masal eşyalarının peşine düşüyor. Neyse ki, gizemli hırsızı yakalamanın yolu, oyun oynamaktan geçiyor!
Mavisel Yener
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
4 Ayrım
36,85 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Çağla Gölge Özen

Mavisel Yener'in çocuk yüreği, usta kalemi ve birbirinden yaratıcı düşleriyle yazdığı öyküler, okurları sorular sormaya, çözümler üretmeye, anlamaya, anlatmaya ve yaşama farklı pencereler açmaya heveslendiriyor. Aynı zamanda güldürüyor, eğlendiriyor. Yalnızca çocukları çok iyi tanımakla kalmayıp, bir üyesi olduğu yetişkin dünyasına çocuk gözüyle bakabilmeyi de başaran Mavisel Yener mavi bıyıklı, mor patili, yeşil tüylü bir kedi düşleyebilen herkese sunuyor Çikolata Zamanı'nı. Yazarın, sözcük oyunlarıyla anlatım yeteneğinin eğlenceli kıldığı, birbirinden güzel beş öykü.
Korhan Yurtsever
Reyhan Üzülmez
Bitirildi
insan sesi mp3
1 Ayrım
240,81 MB
Eser Türü: Sesli Betimleme
Seslendiren: Ünsal Coşar
IMDB Puanı:
6.9

Cafer Reis kendisini terk edip Almanya’ya giden oğluna küs bir babadır. eşinin ölümünün ardından kendisini doğaya ve ibadete verir. Bu sırada Babası alman annesi türk bir çocuk hem okul tezi hazırlamak, hem karadenizi gezmek amacıyla Türkiyeye gelir. Bu, Cafer'in hayatını bir anda değiştirecektir.
Süheyla Acar
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
32 Ayrım
736,05 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Ayal Gökçe

Süheyla Acar'ın daha önce Can Yayınları tarafından yayınlanmış olup iki baskı yapan romanı "Yağmurun Yedi Yüzü", 12 Eylül öncesi kuşağın, gerek 1970'li yıllarda mücade ederken gerekse 1980 darbesinden sonraki savruluşları ve ayakta durma çabaları sırasında geçirdiği dönüşümleri akıcı bir roman diliyle okuyucuya aktarmaktadır. Roman, birbirlerini devrimci/sol mücadele sırasında tanımış olan bir grup idealist gencin, çok yıllar sonra aralarından birinin kendi evinde, yalnız başına ölmesi üzerine, hem kendi geçmişlerine hem de şimdiki hallerine yönelik eleştirel bir bakış olarak da nitelenebilir.
Enid Blyton
Görkem Köymen
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
532,04 KB
Eser Türü: Kitap

Peter, Janet, Jack, Barbara, Pam, Colin ve George ile tanışın! Onlar Gizli Yediler -her türlü sırrı her an çözmeye hazırlar! Gizli Yediler’in yeni bir toplantı yerleri var -bir ağaç evi! Ama bu evi kullanan başka biri daha var. Korkusuz çetemiz bu defa kızgın ama sonradan anlayacaklar ki, davetsiz misafirlerinin başı dertte ve yardımlarına ihtiyacı var. Bakalım bizim Yediler misafirlerini kurtarmayı başarabilecek mi?..
Baki Öz
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
441,25 KB
Eser Türü: Kitap

"Öğretmen Dünyası", "Kemalist Ülkü", "Cem", "Nefes", "Gönüllerin Sesi", "Yurtta Birlik", "Milliyet", "Aydınlık" ve "Teori" gibi gazete ve dergilerde Atatürk, Milli Mücadele, Alevi kültürü v e tarihiyle ilgili birçok makalesi yayınlanmıştır. Aleviliğin tarihsel gelişimiyle ilgili yoğun çalışmalar içerisindedir.
Cemil Kavukçu
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
313,84 KB
Eser Türü: Kitap

Edebiyatımızın usta öykücüsü Cemil Kavukçu, öyküseverlerin yakından tanıdığı ve tutkuyla izlediği kocaman bir öykü dünyası yarattı. Öykücülüğümüze, daha önce hiç ele alınmamış yepyeni tipler kattı. Taşralı genç erkeklerin dünyasını, olanca yalınlık ve gerçekliği ile anlatırken, insanın kendisi için yarattığı katı evreni tüm içtenliği ile tasvir etti. Aynadaki Zaman, yazarın, kendi öykü evrenini zenginleştirme kararının bir ürünü. Kavukçu bir yandan alıştığımız çevreleri; denizi, denizcileri, kasabayı, yapayalnız kent insanını ele alırken bir yandan da gerçekdışına, fanteziye, kelimenin tam anlamıyla "alacakaranlığa" yöneliyor bu kitabında. Okurların, gittikçe büyüyen ve zenginleşen bu olağanüstü öykü dünyasından nice hazlar derlemeleri dileğiyle...
Baki Ayhan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
192,60 KB
Eser Türü: Kitap

İlk kez gecede gördüm ten yalnızlığını karanlığı çeken ışıktı, ışığı yapan karanlık zaman: eşyayı hiçe sayan derin dalgınlık köşeleri tutulmuştu yeryüzünün ve kadının parçalanmıştı gelecek: sulara dalan yüzüm dünya denen üçgenin gizli zamanlarında fırtınaya hazırlık gibiydi gecemle gündüzüm
Canan Efendigil Karatay
Bitirildi
metin - Türkçe
Eser Türü: Kitap

"Ben şunun garantisini veriyorum: Mutfağını, Karatay Mutfağı'na çevirenler sağlık bulacak, zayıflayacak ve kilosunu koruyacak! Bunu yaparken de hiç strese girmeyecekler." 'Türkiye'yi zayıflatan profesör' olarak ünlenen ve ilk iki kitabı satış rekorları kıran Prof. Canan Efendigil Karatay, bu kez sizin için 'kalıcı kilo verdiren' doğal ve lezzetli yemek tariflerini seçti. Karatay Mutfağı, Türk mutfağının en güzel örneklerini Karatay prensiplerine göre revize ederek sunuyor. Kitap adeta bir sağlıklı yaşam prospektüsü niteliğinde: Doğal ve temiz malzeme seçimi, sağlıklı pişirme yöntemleri, yoğurt, tereyağı gibi evde yapılabilecek doğal ürünlerin tarifleri… Ve çorbalardan salatalara, mezelerden yumurtalı yemeklere, zeytinyağlılardan et ve balık yemeklerine tamamı denenmiş onlarca leziz tarif. Küçük 'tatlı' kaçamaklar ve dinlendiren çay formülleri de hediyesi! Bu tariflerin en önemli özelliği ise zayıflatması… Çünkü hepsinin glisemik indeksi düşük. Yani Karatay Mutfağı, Karatay beslenme felsefesinin 'pratik kitabı' niteliğinde. Sürdürülebilir bir mutfağın olmazsa olmazı. Son sözü yine Prof. Karatay'a bırakalım: "Eşinin, çocuklarının, sevdiklerinin sağlığını (ve elbette kilosunu) düşünen herkesin bu kitabı okumasını ve tarifleri uygulamasını öneriyorum. Bu kitap 'şişmanlıktan uzak' sağlıklı nesiller yetiştirmek için önemli bir mihenk taşı. İlk iki kitabımla birlikte Karatay Mutfağı'na da kütüphanenizde mutlaka yer açın."
Bediüzzaman Said Nursi
İlhan Atılgan, Adnan Kayıhan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,09 MB
Eser Türü: Kitap

Sözler Lem'alar ve Mektubat'ın ardından Bediüzzaman'ın diğer bir büyük eseri Asa-yı Musa da günümüz Türkçesiyle okuyucusuyla buluşuyor. Ufuk Yayınları'nın uzun süren, hassas bir çalışmayla sadeleştirdiği eserler özellikle genç nesiller ve Türkçeye daha az aşina olanlarla Risale-i Nur Külliyatı arasında bir köprü vazifesi görüyor. Üstadımızın Hz. Ali'nin bir ifadesindeki işarete binaen, Hz. Musa'nın (a.s) asası gibi küfür karanlığını dağıtacağını söylediği ve iman hakikatlerini anlattığı çok kıymettar bir eserdir. Eser iki kısımdan oluşmaktadır. İlk kısımda "Meyve Risalesi"; ikinci kısımda ise Külliyatın değişik yerlerinden alınmış parçalardan oluşan "12 Hüccet-i İmaniye bulunmaktadır. Arapça ve Osmanlıca kelime ve terkiplerin açıklamaları da metin içinde verilmiştir. (Tanıtım Bülteninden)
Ayn Rand
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
5,94 MB
Eser Türü: Kitap

Karşımda iki arkadaş grubu var. Bir derenin kıyısında oturuyorlar. Şimdi birbirlerine düşmanlar Ellerindeki taşları öfke ve nefretle sıkarak birbirleriyle konuşuyorlar. Ben iki grubun tam ortasında oturuyorum. Havadaki gerilimin fotoğrafını çekiyorum. Derenin sesine biraz uzakta. Fabrikanın grev davulu karışıyor. İki grup da sendikanın yönetimini ele geçirmek istiyorum Konuşmalardaki sessiz gerilim solcu bir sokak tiyatrosundan gelen tiradla kesiliyor. Tiyatrocun sözlerine iki grup da hak verip, kaldıkları yerden düşmanlığa devam ediyorlar. Bir polis helikopteri fabrikanın üstünden dereye doğru daireler çizerek üzerimizde dolanıyor. B sendikanın gazetesini çıkarıyorum, grevin fotoğraflarını çekiyorum. Eski arkadaşlar şimdi birbirlerine nefretle bakıyor. 5-6 kişilik gruplarıyla ellerinin içine aldık' taşları birazdan çıkacak kavga için hazırlıyorlar. Ceketlerini açıp silahlarını gösteriyor Konuşma devam ediyor ve birbirlerine aynı şeyi söylüyorlar: "Burdan Gidin, Bu Fabr Bizim." Bir halk ozanı lafı alıp "bu fabrika bizim" diye kötü bir mikrofona bağırıyor. İşçiler türküye katılıyorlar. Bir jandarma aracı gelip duruyor. Komutan etrafa bakıp, "Bu Fabr Esas Bizim" diyor. Bir emekçi ressam "Benim İşçilerim" adlı sergisini açıyor. Sokak tiyatrosunun oyuncuları resimleri çok beğeniyor. Havadaki gerilim devam ediyor. Maliye Bakanlığı'ndan grup bu fabrikadan daha fazla vergi almak için minibüsten iniyor. Onlar da bu fabrika kendilerine ait olduğunu düşünüyor. Aynı anda derenin kenarında kavga çıkıyor. Eski arkadaşlar Fabrika Bizim diye kavga ediyor, birbirlerini dövüyor. Kanları derenin suyuna karışıyor... 4 gün sonra fotoğraf makinemin kapağını grev çadırında bulma umuduyla fabrikaya gidiyor Fabrikanın sahibi olduğunu iddia eden grevciler, sendikacılar, maliyeciler, jandarma tiyatrocular, ressamlar, türkücüler, polisler, solcu üniversiteliler, gazeteciler... Hiçbiri ortada yoktu. Derenin sesinden başka hiçbir ses duyulmuyordu. Rüzgarın sesi yerdeki gazete parçalarının üzerinden geçip derenin sesine karışıyordu. Dört gün önceki grevin di zurnasından, polisin helikopterinden, maliyenin minibüsünden, sokak tiyatrocular haykırışlarından, işçilerin heyecanlı sloganlarından, sendika için kavga eden arkadaşlar çığlıklarından geriye kocaman, ağır ve derin bir sessizlik kalmıştı. Kafamı kaldırıp sessiz nedenini anlamaya çalışıyorum. Bana herkesin nereye gittiğini, bütün bu insanların nasıl olduğunu, bu ölüm sessizliğinin nedenini söyleyecek birini arıyorum, kimseyi göremiyor Fabrikanın kapısında asılı duran bir küçük levhadan başka. Yorgun, sessiz bir küçük levha küçük yazı, bir küçük kelime. Hayatımın bütün sorularının cevabı. Fabrikanın Esas S/* Girişteki Büyük Kapıya bir Tek Söz Yazıp Çekip Gitmişti...Kapalı Atlas Silkindi bütün yaratıcıların Kapalı levhasını asıp gittikleri günü anlatıyor. Bütün yapan edenlerin, kendisi için çalışıp farkında olmadan bizlere hizmet eden bütün benlerin ç gittikleri gün bizlerin, yani şikayet edenlerin şikayet edecek kimseyi bulamadığı o kor günü gösteriyor. Bizlerin beni nasıl sömürdüğünü resmediyor. Kitabı okurken karar verecek Yapan edenlerden misiniz, yoksa şikayet edenlerden mi? Eğer şikayet edenlerdensen kitabı okumayın, utanırsınız!
Johan August Strindberg
A. Turan Oflazoğlu
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
837,89 KB
Eser Türü: Kitap

Baba oyununun baş kişilerinden Yüzbaşı'nın yanında görevli bir er olan Nöjd, hizmetçi kız Emma'yı baştan çıkararak gebe bırakır. Yüzbaşı, kızla evlenmesi gerektiğini söyler Nöjd'e. Ama Nöjd, Çocuğun benden olduğu nerden belli? diye karşılık verir. Yüzbaşı bir ara karısı Laura'ya anlatır bunu. Daha sonra kendi çocukları Bertha'nın eğitimi konusunda tartışırken Yüzbaşı kendi görüşünde ayak direyince, karısı Çocuğun senden olduğu nerden belli? deyiverir..dünyası yıkılır Yüzbaşı'nın.. Baba oyunu İstanbul Büyük Şehir Tiyatrosu'nda oynandığında bir gün sahnede Yüzbaşı ile Laura, çocuğun gerçek babasının kim olduğunu tartışırken, salon tarafından bir gürültü kopar. Seyirciler arasında bir bey, yanındaki kadını yumruklayarak sormaktadır: Söyle, babası kim çocuğun, söyle, söyle, söyle..
Çi
Akilah Azra Kohen
Bitirildi
metin - Türkçe
4 Ayrım
1,97 MB
Eser Türü: Kitap

Hayat, insanın kendi potansiyeline ulaşabilmesi için dikkatle, incelikle, muhteşem bir zekâyla dizayn edilmiştir. Yapman gerekeni yapamıyorsan, olamıyorsan, doğamıyorsan hayat çok acıtır, anlaman için hırpalar, yorar. Seni sen yapabilmek için ne gerekirse yapmaya hazırdır. Asla rahat bırakılmazsın. Öylesine, anlamsız varolmazsın. Mutluluğa saklanamazsın. Öyleyse acına sahip çıkmalısın! Çünkü acı, bilginin bedene inmesidir. Bilgiyi bedene indirmeli, olman gereken şeye dönüşmelisin. Bu kitap 'kendine gelmek' için burada olduğunun farkına varabilenlere yazıldı. Fi ile çıkılan yolculuğun tek durağıdır Çi. Sadece farkındalığa giden, değiştiren, mutlaka geliştiren bir yoldur bu ama sunduğu seks, macera, intikam, ihtiras sizi aldatmasın, zordur. Hayatı değil sistemi yaşadığımızı fark edenler, harakete geçmek için işaret bekleyenler, umursamayanlara karşı umursayanlar, hissedemeyenlere karşı hissedenler adına ve kendi tekamülünde kaybolmuşlar için yazılmış, dengeye adanmıştır. Hayat harekete geçen herkesi varması gereken yere götürür. (Tanıtım Bülteninden)
Surendranasth Dasgupta , Rene Guenon, Ananda Coomaraswamy
Ahmet Aydoğan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
614,41 KB
Eser Türü: Kitap

"Her ne düşünüyorsak oyuz. Her ne olursak düşüncelerimizle oluruz. Düşüncelerimizle dünyayı kurarız. Kim ki saf düşünceyle konuşmaz veya hareket etmez, arabayı çeken öküzün ayak izlerini takip etmesi gibi tekerlerin, takip eder onu ıstırap." "Doğu Bilgeliği Dizisi", Doğu öğretileri üzerine yazılmış inceleme, araştırma ve yorumların yer verildiği, bir yandan da çevirisi mümkün olduğu ölçüde bu öğretilerin yer aldığı kaynak metinlerin çevirilerinin yayınlandığı bir dizi olacak. Bu ilk kitap ise, bir giriş kitabı olarak aynı zamanda, bu öğretilerin anlaşılmasında dikkat edilecek hususları toplu olarak ele aldığından ötürü dizinin bütün kitapları için istifade edilebilecek bir kılavuz kitap. Dolayısıyla bu hüviyetiyle kitap bir yandan mümkün olduğu kadar doğu öğretilerinin genel karakteristiklerine.
Fi
Akilah Azra Kohen
Bitirildi
metin - Türkçe
4 Ayrım
3,21 MB
Eser Türü: Kitap

Fi, deneyimin içinde kaybolmak yerine korkmadan deneyime sahip olmanın yolculuğudur. İçinde bolca bulunan manipülasyon, seks, aldatma ve aldanma hikâyeleri belki herkesin dikkatini çekebilir ama gerçeklerden yola çıkılarak ulaşılmak istenen yerde sadece farkındalık vardır. Fi güzelliğin lanetlendiği, zekânın yağmalandığı, iyinin kurban edildiği ve kasaba kurnazlığıyla yönetilen bu gezegende, içine doğduğumuz bu kutsal hayatı kutlamak için yazılmıştır. Kendi potansiyelini keşfetme cesareti gösterebilmiş gerçek kişilere, çatlama cesareti gösterebilmiş tohumlara adanmıştır. Bir kişiye duyulan aşktan daha acımasız bir şey var mıdır? (Tanıtım Bülteninden)
Mustafa Armağan
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
26 Ayrım
457,90 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Setenay Sevinç

Demokratikleşme yolunda ilerleyen Türkiye’de askerî vesayet-sivil vesayet tartışmaları alevlenirken, nedense tarihimiz üzerindeki vesayet yeterince ciddiye alınmıyor. Oysa resmi ideoloji asıl rengini tarihi biçimlendirmekteki becerisinde gösteriyor. Tarihi tek bir anlatı çerçevesinde sunmak ve ona alternatif getirmeye çalışanları ‘hain’, ‘satılmış’ ve ‘işbirlikçi’ olarak suçlamak eski bir alışkanlığımız. rlikçi’ olarak suçlamak eski bir alışkanlığımız. Mustafa Armağan Paşaların Hesaplaşması’nda demokrasimizin gelişmesinin önündeki en önemli engellerden birinin vesayetçi tarih olduğunu söylüyor ve bundan nasıl kurtulabileceğimizin örneklerini ortaya koyuyor. İsmet Paşa’nın nasıl kahraman yapıldığından başlayarak Kâzım Karabekir, Fevzi Çakmak, Refet Bele, Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy gibi Milli Mücadele’nin önde gelen isimlerin sonradan nasıl unutturulduğuna ve Çerkez Ethem’in neden hain ilan edildiğine kadar pek çok ilginç ayrıntıyı bulabileceğiniz Paşaların Hesaplaşması, yakın tarihin yeni bir gözle okunması için kolay bulunamayacak bir rehber niteliğinde. Darbeler tarihi ve Menderes’in dramı, ezanın yeniden Arapça okunması sürecinde yaşananlar, Kürt açılımı sürecinde Kürtlerin tarihine yeniden bakma gereği, Atatürk’ün Kürtlerle ilgili 1919’daki sözlerinin nasıl sansürlendiği, Dersim isyanının bilinmeyen yönleri, Mondros, Sevr ve Lozan’ın arka planları, ilk Meclise asılan Sancağ-ı Şerif fotoğrafının neyi anlattığı, İlk Kurşun ve Hasan Tahsin efsanesi, Kudüs, Filistin ve Gazze’nin nasıl kaybedildiğine ilişkin yeni bilgiler Paşaların Hesaplaşması’nda ele alınan konulardan bazıları.
Ayşegül Toker
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
26 Ayrım
690,16 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Murat Ali Aydın

Aşk ve mücadele dolu genç bir kadının hikayesi Bez Bebek'in satırlarında okurla buluşmayı bekliyor... Her gün haberlerde okuyup dinlediğimiz kazalarda "şu kadar kişi öldü, bu kadar kişi yaralandı" deniyor. Dinleyip, okuyup geçiyoruz ama hiç düşünmüyoruz ku o kazalardan sonra yaralı olanlar eski hayatlarına kaldıkları yerden devam edebiliyorlar mı? Tamam. Ölenler öldü ve onlar için yaşam bitti. Arkalarında bıraktıkları sevenleri yas içindeler. Peki ya yaralılar? Bir sıyrığın hafif bir yaranın bile üzerimizde izi kalırken, kazanın izi kalmaz mı insanın hayatında? Kaza haberinde 'yaralı' diye dinlediklerimiz, kazadan sonra yaşamlarına nasıl devam ederler düşündünüz mü? Bez Bebek Aytül'ün hikayesi böyle bir yaşamı anlatıyor. Bizim "Ya sonra?" deyip de neler olduğunu, neler yaşandığını düşünmediğimiz insanlardan birinin yaşamını anlatıyor bizlere. Gerçekte yaşanmış ve yaşanmakta olan bir kaç öykünün bir araya gelmiş anlatımıyla karşılaşacaksınız bu kitapta.
Bayraktar Bayraklı
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
31 Ayrım
1092,74 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Beren Mestan

Bugün İslam âleminde yaşanan İslam dini, Kur'ân'dan kaynaklanan din değildir. Kur'ân'ın arkada bırakıldığı, devre dışı kaldığı ve dikkate alınmadığı bir din anlayışı ve uygulaması hüküm sürmektedir. Kur'ân kaynaklı bir kültür oluşturamayan Müslümanlar, yabancı kültürlerin istilasını durduramamış, bu istila ile beraber bid'at ve hurafelerden müteşekkil bir kültür ortaya çıkmıştır. Kur'ân'dan uzak kalan nesiller, bu kültüre din olarak sarılmış ve sarılıyorlar. Kur'ân sadece okunmuş, içinde ne anlam olduğuna bakılmamış, böylece Müslümanın hayatından koparılmıştır. Hayattan uzaklaştırılan Kur'ân'ın yerini, yabancı kültürler doldurmuştur. Nesiller boyu sürüp giden bu durum, kültürün dinleşmesine sebep olmuştur.
Selçuk Erez
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
16 Ayrım
691,72 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Meryem Merve Güner

İçe doğru yapılan yolculuklar... Karanlık bir çağ... Ve bir semt... Bir zamanlar Makriköy diye anılan, sonra Bakırköy adını alan... Serüvenine Tuna Nehri'nin akışıyla başlayan, Makriköy'ün derelerine ulaşan hayatlar... İsmail Hakkı Paşa'nın ve ailesinin hayatı... Sıradışı olayların ardından kavuşulan bir kadının, Hatice İhsan Hanım'ın hayatı... Ve onun, yaşadığı topraklara, karanlık çağa, kocasına bakışı... Bu kitap, ailesinin geçmişinden kalan izleri kendi hayal dünyasıyla ve sezgileriyle yeniden yaratan Selçuk Erez'in kaleminden çıktı. O, Makriköy'e Dönüş'ü yazarken mezarlıklara, harabelere uğradı; karanlık geçitlerden geçip, ölmüşlerinin peşine düştü. Biraz korku, biraz heyecan duydu. Ve sonunda, geriye bakmanın getirdiği tedirginlikle, şu soruyu sordu: "Yoksa Makriköy'e Dönüş'ü yazmamalı mıydım?"
Arif Akpınar
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
13 Ayrım
229,37 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: İsmet Yaşar

Çanakkale savaşlarıyla ilgili çok şeyler yazıldı ancak vatanperver futbolcuların hikâyesi yazılmadı. Toplumun her kesiminden vatan evlatlarının cepheye koştuğu bir dönemde Fenerbahçeli futbolcular da aynı ruhla cepheye koştular. Öyle ki bir yandan cephede savaşırken bir yandan at sırsında saatlerce yolculuk yaparak lig maçlarına katılıp yine at sırtında cepheye döndüler. Fenerbahçeli futbolcular bu ruhla oynadıkları 1914- 1915 sezonunda yeniden yapılanan liglerin ilk şampiyonu oldu.
Zühre Koç
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
27 Ayrım
382,05 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Sinem Özkan

Düşle gerçek arasında incecik bir çizgi var. Ne zaman düşte, ne zaman gerçekte yaşadığımızı çoğu kez ayırt edemeyiz. Masallara tutkumuz hep bu yüzden. Lena’nın Masalı; küçük bir kızın mutsuzluktan mutluluğa, kimsesizlikten kocaman bir aileye geçmesinin dokunaklı ve içten serüvenini anlatıyor. Acaba düş olan hangisiydi? Bir çocuğun kalbine sığabilen kederleri mi, yoksa yağmur sonrası gökkuşağını anımsatan neşeleri mi? İyilik hangi kalbe değse yumuşatır. İyi insanların kalpleri bereketli topraklar gibi yumuşacık ve üretken, kötü insanların kalpleri ise çorak topraklar gibi sert ve acımasız olur. Lena’nın Masalı’nda her iki türden kahramanlarla karşılaşıp aralarındaki devasa uçuruma şaşıracaksınız. Anneler yuvalarımızın melekleri anımsatan dişi kuşlarıdır. Minicik kanatları ile üstümüze gölge olurlar, merhametli dokunuşları her türlü yaramıza şifadır. Onların kalpleri sırçadan bir köşke benzer, gerçek ferahlığa talip olanlar bu sırçadan köşkleri abad ederler. Lena’nın Masalı böyle diyor bizlere. İşitebilmek ve kabul etmek temennisi ile…
Simon Puttock
Çiğdem Köfüncü
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
2 Ayrım
9,05 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Zeynep Hazal Yıldız

Kuzey Kutbu'ndaki herkes çok heyecanlıdır. Yakında, karlar üzerindeki büyük gösteri gerçekleşecek ve isteyen HERKES bu gösteriye katılabilecektir. Asıl sorun, Deniz Aygırı'nın da katılmak istemesidir... (Tanıtım Bülteninden)
Seçil Çömlekçi
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
9 Ayrım
135,21 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: ŞERİFE SEVGİ ÇINAR

Armudun sapına, incirin çöpüne takan, dış kapının iç mandalı olan, sürekli “Kızım bırak bu işleri, devlet su işleri” uyarısı alan, dakikada yüz kırk kelime edebilme kapasitesine sahip, kuzu görünümlü olmasına rağmen bütün kurt âlemine “Buyur abla bir isteğin mi var?” diye ceket ilikletebilecek kadar bitirim, annesinin terliğinden çekinen ama doğruları söylemekten asla çekinmeyen bizim Yeliz… Kalabalık bir otobüste pencere kenarı gibi, sıcak havada soğuk karpuz gibi, pantolonun cebinde unutulup sonradan bulunuveren banknot gibi, uyku tutmayan bir gecede televizyonu açıp güzel bir film görmek gibi, tam çayı demlemişken sokaktan geçen simitçinin sesi gibi sıcak bi’şey. Anlatılmaz yani okunur. İşte öyle bi’şey.
Ahmet Çiğdem
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
6,63 MB
Eser Türü: Kitap

Jürgen Habermas’ın epistemolojiyi toplumsal bir teori olarak kurma çabasını anlamlandırmaya yönelik bir çalışma olan Akıl ve Toplumun Özgürleşimi, eleştirel bilgi teorisinin tarihsel ve toplumsal kökenlerini ele alıyor. Frankfurt Okulu’nun eleştirel teoriyle tartışmaya açtığı izlekleri de takip eden bu çalışma, bir yandan Okul’un ve üyelerinin tarihini hesaba katarken, diğer yandan eleştirel teorinin modern dünya ve bu dünyanın adeta hayatı soğutan/ruhsuzlaştıran, yaşam alanlarını sömürgeleştiren yapısına yönelttiği keskin yargıları epistemolojinin imkânları ile yeniden değerlendiriyor. ..felsefe ve sosyolojiyi ayrı uğraş alanları değil, aynı çabanın değişik parçaları olarak yeniden inşa etmek neredeyse bir zorunluluk haline gelmiştir... Habermas’ın özgürleşimi amaçlayan bir toplumsal teori olarak epistemolojiyi yeniden inşa etme cehdini, bu zorunluluğun somut bir örneği olarak değerlendirmek gerekmektedir.
Karl Polanyi
Ayşe Buğra
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
69,02 MB
Eser Türü: Kitap

İlk kez 1944'te "vahşi kapitalizm"in kalesi Amerika'da yayımlanan Büyük Dönüşüm şu cümleyle başlar: "Ondokuzuncu yüzyıl uygarlığı çöktü." Karl Polanyi'nin çöktüğünü ilan ettiği ondokuzuncu yüzyıl uygarlığının can damarı ve temel biçimlendiricisi, kendi kurallarına göre işleyen piyasaydı; emek, toprak ve parayı metalar haline getiren ve insan toplumlarını uluslararası düzeyde eşi görülmemiş bir kurumsal tekdüzeleşme içinde kendine kayıtsız şartsız bağımlı kılan piyasa sistemi... Polanyi'ye göre çöküş kaçınılmazdı, çünkü kendi kurallarına göre işleyen piyasa sistemi insan toplumuyla bağdaşması imkansız bir şeydi. Büyük Dönüşüm, bu bağdaşmazlığın ve kaçınılmaz çöküşün hikayesi. Yani hem ekonomik liberalizmin hem de ona karşı kaçınılmaz alternatifler olarak ortaya çıkan faşizm ve sosyalizmin hikayesi... Büyük Dönüşüm'ün 80'lerde, yani Polanyi'nin "insan doğasına aykırı" dediği piyasa toplumunun, insanlık tarihinin son aşaması olarak bütün dünyaya dayatıldığı, ekonomik liberalizmi eleştirmeye kalkanların geri kafalı cahiller ile korumacılık önlemlerinin sağladığı rantları elden kaçırmaya çalışan çıkar gruplarıyla onlara hizmet eden popülist politikacılar olarak görüldüğü, sosyalizmden ise neredeyse bütünüyle ümit kesildiği bir dönemde gündeme gelmesi ayrıca kaydadeğer. - Ayşe Buğra-
Brian Fay
İsmail Türkmen
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
63,65 MB
Eser Türü: Kitap

Bugün içinde yaşadığımız dünya etnik, cinsel, ırksal, dinsel, sınıfsal ve kültürel farklılıkların giderek daha fazla vurgulandığı ve insanların kendi tikelliklerini keşfetme ve koruma çabasında olduğu çokkültürlü bir dünya. Çokkültürlü bir dünyada yaşama deneyimi, yanıtı çağdaş entelektüel ve siyasal düşünce için yaşamsal önemde olan epistemolojik bir soru doğuruyor. "Başkalarını, özellikle de bizden farklı olanları anlamamız mümkün mü?" İşte Brian Fay'in elinizdeki çalışmasının esas sorusu da bu. İşte Brian Fay'in elinizdeki çalışmasının esas sorusu da bu. Bugünkü entelektüel ve siyasal düşünce ikliminde etkin bir yaklaşım olan çokkültürcülük aşırı görecelikle beslendiğinde başkalarını anlamanın olabilirliğine ilişkin önemli soru işaretlerine yol açıyor. Başkalarını anlamanın olabilirliğinden şüphe duyulması toplumsal araştırmaları ciddi biçimde kısıtlıyor; sosyal bilimler alanında elde edilen bilgi, güvenilirliğini ve geçerliliğini yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Fay bu çalışmasında sosyal bilimleri girdiği çıkmazdan kurtarma ve sosyal bilimsel araştırmaya yeniden can verme kaygısıyla, yeni bir sosyal bilimler felsefesi kuruyor: Felsefesinin en belirleyici özelliği de yeniden tanımladığı çokkültürlü bir yaklaşım... Sadece farklılığı tanımayı ve ona saygı göstermeyi vurgulayan yaygın çokkültürücülük anlayışının nihai sonucunun farklı grupların tecridi olacağını iddia eden Fay, karşılıklı öğrenmeye, diyaloğa ve etkileşime vurgu yapan bir çokkültürcülük anlayışı sunuyor. Bunu yaparken de benlik-başkası, biz-onlar, benzerlik-farlılık, içeridekiler-dışarıdakiler gibi tüm katı ikili kategorileri sorguluyor; yalnız sosyal bilimlerde değil, gündelik hayatımızda da hakim olan bu ikinci düşünce tarzını yıkmaya ve bunun yerine diyalektik düşünceyi koymaya çalışıyor. Anlamın doğası, yorumun niteliği, nesnelliğin olabilirliği, benlik ve benliğin başkalarıyla ilişkisi, kültür ve toplumun doğası, kültürlerarası anlayışın karmaşıklığı gibi meseleler Fay'in irdelediği konulardan bazıları. Ama Fay'in ele aldığı bu sorunlar yalnızca sosyal bilimleri değil, çokkültürlü deneyimin özneleri olan bireyleri de çok yakından ilgilendiriyor. Fay bizler için çok önemli bir kılavuz sunuyor. Bugün karşımızda duran en önemli sorunlardan birinin tikelliklerimizi koruyarak bir arada nasıl yaşayacağımız olduğu düşünüldüğünde, "Sadece farklılığı tanımak yetmez; etkileşim, diyalog ve karşılıklı öğrenme olmalıdır" düsturundan öğreneceğimiz çok şey olduğu tartışma götürmüyor...
Yves Lacoste
Selim Sezer
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
20,56 MB
Eser Türü: Kitap

"Coğrafya, sıkıcı ve işe yaramaz bir disiplindir". Yves Lacoste, akademik ve mesleki hayatı boyunca işte bu argümanla mücadele etti. Üstelik bu, hayli güçlü bir akıntıya karşı kürek çektiği bir mücadeleydi: coğrafyanın bütünüyle "sıkıcı ve işe yaramaz" olduğu öğrenciler arasında genel kabul gördüğü gibi, coğrafyacıların da büyük bölümü bu disiplini "iklim-nehirler-bitki örtüsü-nüfus-tarım" ve benzerine ilişkin kuru bilgilerin arasına sıkıştırılmış ölü bir disiplin haline getirmişti. Oysa coğrafya Lacoste'a göre bütünüyle siyasi bir alandı. Coğrafya Her Şeyden Önce Savaş Yapmaya Yarar'ın başlıca argümanı, stratejik bir bilgi olarak coğrafyanın, iktidar sahiplerinin elinde bir yönetim aracı olarak kullanıldığıdır. Bu araç, Vietnam Savaşı'nda ABD Hava Kuvvetleri'nin Kızıl Nehir bentlerinin coğrafi özelliklerini sinsice bir yıkım planında kullanması örneğinde olduğu gibi, doğrudan askeri amaçlara da hizmet edebilir. Lacoste'un kendi kelimeleriyle, "Gerek 'fiziksel' diye adlandırılan boyutlarıyla, gerekse iktisadi, sosyal, demografik, siyasi özellikleriyle mekanların metodik tanımlanması olarak coğrafyanın kesinlikle, pratik olarak ve güç olarak, devlet aygıtının bölgede yaşayan insanların kontrol edilmesi ve organize edilmesi için ve savaş için ifa ettiği fonksiyonlar çerçevesine yerleştirilmesi gerekir." Sert polemiklerle ilerleyen ve alanında bir tür "yapısökümü" gerçekleştiren kitap, ilk kez 1976 yılında kaleme alınmıştı. Elinizdeki metin ise, yazarın 2012 yılında yaptığı bazı revizyonların yanısıra, yazarın düşünsel dünyasında belirleyici olmuş bir yaşam öyküsünü de kapsayan uzun bir yeni önsözü de içeriyor. (Tanıtım Bülteninden)
Hannah Arendt
Onur Kara
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
26,17 MB
Eser Türü: Kitap

Hiç kimse, kamusal mutluluktan pay almadan mutlu addedilemez; hiç kimsenin, kamusal özgürlük deneyimi yaşamadan özgür olduğu söylenemez ve hiç kimse, kamusal iktidara katılmaksızın ve orada bir pay sahibi olmaksızın mutlu ya da özgür olamaz." Devrim bir başlangıçtır; fakat şiddetle yoğrularak savaşa yaklaşan ve siyasal alanın dışına itilen bir devrim, yıktığı tiranlığın yerine yeni bir tahakküm odağını geçirmekten kaçabilir mi? Devrim, halkın iktidarını getirecek bir araçtır; fakat halkın tam katılımını engelleyen ve yeni güç odakları yaratmaktan öteye gitmeyen bir devrim hareketi kamusal mutluluğu ve iktidarı yaratabilir mi? Mutluluğa erişmenin yolunu şiddete ve zor kullanımına dayandıran bir devrim özgürlüğün yolunu açabilir mi? İfade etme, tartışma ve karar verme yetkisini halkın kendisine değil, yalnızca temsilcilerine veren bir devrim amacına ulaşabilir mi? Fransız ve Amerikan devrimlerini karşılaştırarak devrim olgusunu modern perspektifte değerlendiren Hannah Arendt, devrim hareketlerinin amaçlarıyla vardıkları nokta arasındaki uçurumda bugünün yakıcı sorunlarının köklerini ortaya koyarken, devrimler tarihini başka bir gözle görmemizi sağlamakla kalmıyor, gerçek bir devrim ihtimaline uzanan yollara da ışık tutuyor.
Evald Vasilyeviç Ilyenkov
Alper Birdal
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
10,80 MB
Eser Türü: Kitap
Jean Bauberot
Ertuğrul Cenk Gürcan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
16,05 MB
Eser Türü: Kitap

İnsanlık tarihinin en mühim ve bir o kadar da travmatik hadiselerinden biri laiklik süreci.İktidarın gökten yere inişi,gücün tanrıdan insana intikali... Kitap bugünün tartışmalarını da hesaba katarak laiklik meselesini çok yönlü olarak ele alıyor,Türkiye'de olup bitenlere de ışık salıyor.
Vivek Chibber, Leo Panitch, Greg Albo
Umut Haskan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
7,74 MB
Eser Türü: Kitap

Socialist Register 2012, Bu Defaki Kriz başlıklı Socialist Register 2011'in devamı niteliğinde. Bu Defaki Kriz'de, ekonomik krizlerin, siyasi fırsatları da beraberinde getiren dönüm noktaları haline gelebileceği, ancak açılan siyasi alandan o ana dek solun değil egemen sınıfların faydalandığı tespitine yer verilmişti. Ekonomik Kriz ve Sol başlıklı 2012 sayısında, bu çözümleme, bir yandan Latin Amerika'dan Ortadoğu'ya, Çin'den Avrupa'ya uzanan geniş bir coğrafya ele alınarak, bir yandan da gerek kamu sektöründeki krizden, gerekse iklim krizinden beslenen, aynı zamanda bir kemer sıkma çağına işaret eden yeni birikim stratejileri masaya yatırılarak derinleştiriliyor. Avro bölgesi krizine solun nasıl yanıt vermesi gerektiğine ilişkin üç makaleden oluşan bir sempozyum ise okurlara solun krizdeki konumunu daha ayrıntılı değerlendirme fırsatı sunuyor. Solun önünde açılan stratejik olanaklar hakkında bu sayıda kapısı aralanan tartışmalar, Socialist Register 2013'te, 21. yüzyılda izlenecek sosyalist stratejilere yönelik sorularla devam edecek. (Tanıtım Bülteninden)
Lewis Henry Morgan
Ünsal Oskay
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
72,30 MB
Eser Türü: Kitap

Hemen hemen tüm dillere çevrilmiş bulunan 'Eski Toplum'da Morgan, toplumsal evrimi, üretim araçlarındaki gelişmeye koşut olarak birbirini izleyen üç aşamada ele almaktadır: Yabanıllık, Barbarlık ve Uygarlık. Evrimi, insanın bilinçli olarak doğayı değiştirme ve denetleme çabasının bir ürünü olarak gören Morgan, insanlığın evriminin kanbağına bağlı örgütlenme aşamasından, toprak ve mülkiyet birliğine dayanan aşamaya doğru olduğunu göstermektedir. Kitabında toplumsal örgütlenmeden siyasal örgütlenmeye geçişin, toplumsal dizgelerin gelişmeleri sürecinde büyük önem taşıdığını vurgulayan yazar, toplumsal örgütlenmede, anaerkil dizgenin temel oluşturduğunu ve siyasallaşma öncesi toplumların genellikle demokratik nitelik taşıdığını kanıtlamaya çalışmakta, köken bakımından tüm insanlığın bir ve tek olduğunu söylemektedir...
Lewis Henry Morgan
Ünsal Oskay
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
67,02 MB
Eser Türü: Kitap

Evrimci insanbilimin kurucusu olan "Lewis Henry Morgan"ın bu anıtsal çalışması, toplumcu kuramın başyapıtlarından biri olarak kabul edilmektedir. Hemen hemen tüm dillere çevrilmiş bulunan "Eski Toplum"da Morgan, toplumsal evrimi, üç aşamada ele almaktadır: Yabanıllık, Barbarlık ve Uygarlık. Evrimi, insanın bilinçli olarak doğayı değiştirme ve denetleme çabasının bir ürünü olarak gören Morgan, insanlığın evriminin kanbağına bağlı örgütlenme aşamasından, toprak ve mülkiyet birliğine dayanan aşamaya doğru olduğunu göstermektedir. Kitabında toplumsal örgütlenmeden siyasal örgütlenmeye geçişin, toplumsal dizgelerin gelişmeleri sürecinde büyük önem taşıdığını vurgulayan yazar, toplumsal örgütlenmede, anaerkil dizgenin temel oluşturduğunu ve siyasallaşma öncesi toplumların genellikle demokratik nitelik taşıdığını kanıtlamaya çalışmakta, köken bakımından tüm insanlığın bir ve tek olduğunu söylemektedir. İnsanoğlu, birbirlerinden ayrı yerlerde, belki ayrı zamanlarda, aynı yollardan geçmiş, aynı süreçleri yaşayarak gelişmenin benzer aşamalarına varmıştır. Günümüzde bile, en ileri buluşları gerçekleştiren insanoğlunun düşüncesinin ilk çekirdeği, binlerce yıl önce, insan türünün ilk örneklerinin kafasında yeşermiştir. Kesintisiz bir gelişme sürecidir bu; değişme sürecidir. Ve Morgan'ın sözleriyle, "toplumlar, geçmişte olduğu gibi gelecekte de değişecektir."Engels'in deyişiyle, "Darwin'in yapıtı biyoloji için ne denli önemli ise, 'Eski Toplum' da, toplumbilim için, toplumların oluşum ve kökenlerini anlamak için o denli önemlidir."
Hannah Arendt
Bahadır Sina Şener
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,61 MB
Eser Türü: Kitap

Şanslı doğulmaz şanslı olunur! Şans faktörünü yanınıza çekmenin 18 yolu... Erkekler ne ister ? Holistik Detoks Nisan tam zamanı...
Albert O. Hirschman
Yavuz Alogan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,04 MB
Eser Türü: Kitap

Bir yüzyıl önce siyasal hareket ve tutumların tanımında, tasnifinde başlı başına açıklayıcı olabilen gerici-ileri ayrımı, günümüzde bu özelliğini büyük ölçüde yitirdi, bulanıklaştı. Ama bu durum söz konusu ayrımın büsbütün anlamsız olduğu, köksüz değer ve ölçütler üzerine kurulduğu yolundaki iddiaları geçerli kılmıyor. Özgürlüğü, kendi kaderine egemen hale gelmeyi ve "insanca yaşama"yı bir azınlık imtiyazı olmaktan çıkarmaya yönelik her girişime -en azından- kuşkuyla bakan bir yaklaşımdır "gericilik". İnsanlığın büyük çoğunluğunu özgürleşmeye, "insanca yaşama"ya lâyık ve yetenekli görmeyen bir anlayıştan beslenen bu yaklaşım, ancak istisnaî durumlarda bu pozisyonunu apaçık sergiler. Bunun dışında, kendini suret-i haktan gösterecek argümanlarla örülmüş bir retorik kullanır. Konusunda daha şimdiden bir klasik değeri kazanmış olan Gericiliğin Retoriği'nde Hirschman, işte bu sorun üzerinde düşünenler için hayatî önemde tespitler sunuyor. Kitap, farklı tarih kesitlerinde, farklı toplum ve sorunlar bağlamında "gerici" tavır alışları analiz ederken, aynı zamanda bize bu kavramın eksenini, "değişmez" niteliğini neyin oluşturduğunu da net bir şekilde gösteriyor. (Tanıtım Bülteninden)
Brigitte Labbé - Michel Puech
Azade Aslan
Bitirildi
insan sesi mp3 - Türkçe
3 Ayrım
26,02 MB
Eser Türü: Kitap
Seslendiren: Merve Sena Aktaş

İş, yapılması zorunlu olduğundan bize çok can sıkıcı gelebilir. Çünkü, zorunlu şeyleri kimse sevmez. Okula gitmek bir iştir, bir zorunluluktur. Eğer, çocuklar okula yalnızca canları istediği günler gitselerdi, buna oyun ya da etkinlik derdik. Evet, tabii ki, çalışmak zordur; ama boşuna değildir. Hayatın kolay, daha rahat ve daha güzel olması için, çalışmanın yarattığı ürünlere ihtiyacımız var. Ve bu ürünleri değiş tokuş etmeye de. Ve paraya da…
John Rawls
Gül Evrin
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
41,81 MB
Eser Türü: Kitap

Yirminci yüzyılın en önemli siyaset felsefecilerinden biri sayılanJohn Rawls bu eserinde adil bir dünya düzeninin temel ilkelerinin neler olabileceği sorusunu ele almakta. Yazarın 1971 yılında yayımlanan Bir Adalet Kuramıadlı kitabı siyaset felsefesi tartışmalarında büyük yankı uyandırmış ve liberal düşünce geleneğinde eşitlikçi bir çığır açmıştı. Elinizdeki çalışmadaRawis bu yaklaşımını ulus devlet sınırlarından çıkartarak,uluslararası ilişkiler alanına taşıyor. Halkların yasası'nda,farklı toplumların barış içinde bir arada yaşayabilmelerine olanak sağlayacak kalıcı, istikrar ve adalet içeren bir dünya düzeni,düşünürün deyişiyle 'gerçekçi bir ütopya' kurgulanıyor. Bu önerisiyle Rawis,yerküreye damgasını vuran şiddet,yoksulluk ve eşitsizlik gibi sorunların çözümüneönemli bir düşünsel katkıda bulunmaktadır.
Gülten Kazgan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,74 MB
Eser Türü: Kitap

Gülten Kazgan iktisadi düşüncenin evrimini inceliyor.
Anthony Giddens
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
61,50 MB
Eser Türü: Kitap

Yaşayan en etkili toplumsal kuramcılardan Anthony Giddens, Kapitalizm ve Modern Sosyal Teori'de sosyolojinin seyrini temelinden etkilemiş üç büyük ismi etraflı bir inceleme altına alıyor. Marx, Durkheim ve Weber'in sosyolojik düşüncelerinin titiz ve kapsamlı bir analizini yapan Giddens, özellikle Marx'ın karakteristik görüşleri ile diğer iki yazarın görüşleri arasındaki bazı temel farklılıkları inceliyor. Egemen modern sosyal teori alanlarının çoğunun kaynağında yer alan bu üç yazarın sahip oldukları farklı dünya görüşlerinin iç bütünlüğünü sergilemeye, başka yazarlarla aralarındaki etkileşimi, tarihsel köklerini ortaya koymaya çalışıyor. Giddens'ın bu açıklayıcı ve karşılaştırmalı çalışması sadece üç yazar arasındaki karmaşık entelektüel ilişkiyi ortaya koyması açısından değil, "Marksist sosyoloji" ile "burjuva sosyolojisi" arasındaki ilişki üzerine süregiden tartışmaları da kuşatıp, oldukça dolambaçlı iddiaları ve karşı-iddiaları açıklığa kavuşturacak fikirler içermesiyle de dikkat çekiyor. Tüm bu özellikleriyle öğrenciler için olduğu kadar konuya ve bu üç yazara ilgi duyan meraklılar için de önemli bir kaynak...
Pierre Bourdieu
Halime Yücel
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
26,24 MB
Eser Türü: Kitap

Karşı Ateşler, günümüz sosyolojisinin temel kuramcılarından Pierre Bourdieu’nün (1930-2002), "küreselleşme" adı altında sanatın, kültürün, medyanın, yaşamın işgal edildiği bir dünyada direnme yolları üzerine yazı, söyleşi ve bildirilerinden oluşuyor. Bourdieu, çalışma politikaları, yeni dünya düzeninin ekonomik işleyişi, küreselleşme, entelektüeller, sağlık ve eğitim politikaları vb. gibi çeşitli konularda, ayakları yere basan bir sistem eleştirisinden yola çıkarak çağımız insanının içinde bulunduğu durumu gözler önüne seriyor.
Marshall Berman
Ümit Altuğ, Bülent Peker
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
4,92 MB
Eser Türü: Kitap

Marx, Nietzsche ve çağdaşları henüz dünyanın küçük bir parçasının modern olduğu bir zamanda modernliği bir bütün olarak algıladılar. Yüz yıl sonra, modernleşme süreci dünyanın en uzak köşesindeki insanın bile kaçamayacağı ağını üstümüze attıktan sonra ilk modernistlerden öğreneceğimiz çok şey var; kendi çağları değil bizim çağımız hakkında. Onların, gündelik hayatlarının her anında, yaşayabilmek için bütün güçleriyle kavramak zorunda oldukları çelişkileri fark edemez olduk bizler. (...) Onların bakışlarını kendimize maleder, onların perspektiflerinden yararlanarak kendi ortamımıza yepyeni gözlerle bakarsak hayatlarımızda sandığımızdan daha fazla derinlik olduğunu göreceğiz. Dünyanın her yöresinde, bizlerinkine benzer ikilemlerle boğuşan insanlarla ortaklığımızı hissedeceğiz. Ve bu mücadelelerden doğan, çarpıcı zenginlik ve canlılıkta modernist bir kültürle, ancak kendimize maledebilirsek muazzam güç ve sağlık kaynakları barındıran bir kültürle bağ kurabileceğiz. Bakarsınız, böyle geriye gitmek ileri gitmek için bir yol olabilir. 19. yüzyılın modernizmlerini hatırlamak bizlere 21. yüzyılın modernizmini yaratacak görüş ve cesareti verebilir. (...) Dünün modernliklerini kendimize maletmek hem günümüzün modernliklerine yönelik bir eleştiri hem de yarının ve ertesi günün modernliklerine -ve modern insanlara- bir inanç tazeleme olabilir.
Nettle-Romaine
Harun Özgür Turgan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
75,18 MB
Eser Türü: Kitap

California şehrinin bulunduğu bölgede bir zamanlar konuşulan yüze yakın yerli dilinden birini bile öğrenen artık bir çocuk olmadığını ya da Avusturalya'da 250 en eski yerli dilinin tamamen kaybolduğunu pek az kişi bilir. Oysa gelecek yüzyılda dünya dillerinin en azından yarısı yok olacak. Kaybolan Sesler, bu gidişatın ürkütücü olmanın ötesinde anlamlar taşıdığını savunuyor. Dillerin kaybolması ve çevre sorunları arasındaki bağlantıyı öne çıkarıyor, kaybolan dillerin aslında dünya çapında yıkılmak üzere olan ekosistemin bir parçası olduğunu gösteriyor. Yağmur ormanları gibi değerli çevre kaynaklarını korumak için verilen savaşın farklı kültürlerin ayakta kalması için verilen savaştan ayrılamayacağını ve dil ölümü gibi, değerli çevre kaynaklarını korumak için verilen savaşın farklı kültürlerin ayakta kalması için verilen savaştan ayrılamayacağını ve dil ölümü gibi, ekolojik yıkımın nedenlerinin de ekoloji ve politika kavşağında yattığı, Kaybolan Sesler'in iddiaları arasında yer alıyor.
David Swartz
Elçin Gen
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
71,39 MB
Eser Türü: Kitap

Bourdieu'nün sosyolojik araştırmasının temelinde, toplumsal eşitsizlik biçimlerinin neden güçlü bir direniş olmaksızın devam edebildiği sorusu yer alır. Bunun cevabı, Bourdieu'ye göre, kültürel kaynakların, pratiklerin ve kurumların eşitsiz toplumsal ilişkileri idame ettirme işlevi görmeleridir. Kültürün iktidarla ilişkisi, Bourdieu'nün entelektüel tasarısının merkezinde yer alır. Kültürün sınıf iktidarının üzerini örtmesine ve toplumsal ayrımların aracı işlevi görmesine ilişkin analizi, çağdaş kültür sosyolojisi için çok değerlidir. Bilhassa ideoloji ve yanlış bilinç problemini yeniden formüle etme biçimi, Bourdieu'nün modern toplumlardaki sınıf ve iktidar incelemelerine en önemli katkılarından biridir. David Swartz, 20. yüzyılın en önemli sosyologlarından biri olan Bourdieu'nün dünyasını ve zihinsel açılımlarını ustalıkla anlatıyor. Kavramlarını, kuramsal itirazlarını, onların dayanaklarını, çıkış noktalarını, bazen çelişkilerini ve tarihsel bağlamlarını irdeliyor. Kültür ve İktidar, sadece Bourdieu'yü değil yaşanan zamanı anlamak için de bir fırsat niteliğinde. Değerli, anlamlı ve güçlü argümanlarıyla öne çıkan bir sosyoloji kitabı...
Marshall Berman
Aylin Ülçer
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
1,84 MB
Eser Türü: Kitap

Genç Berman'ın babası, New York'ta tekstil sanayisinin farklı kollarında yıllarca didinir durur. Ancak kalbi, henüz 48'ine gelmeden piyasanın vahşiliğine yenik düşer. İntikam almak isteyen oğlu, nereden ve nasıl başlaması gerektiğini bilememektedir. Birkaç yıl sonra Columbia Üniversitesi'nde öğrenciyken Marx'ın 1844 El Yazmaları'nı keşfeder ve tanesi 50 sentten yirmi tane alıp çevresindekilere dağıtır. Ona göre bu, hem en güzel intikamdır hem de Marksizmle macerasının başlangıcı. Berman için Marksizmin özgürleştirici potansiyeli, yani bir insanın hayatta kalabilmek için emeğini satması gerçeğinin ötesine geçen bir dünya tahayyül etme kapasitesi, yeniden ele alınmayı beklemektedir… Katı Olan Her Şey Buharlaşıyor Marshall Berman'ın modernite üzerine kültleşen eseri… O kitap modern hayatın filozoflarının modernliğe bakışını anlatıyordu, bugünlere dair ışık huzmeleriyle birlikte. Marksizmle Maceram ise kişisel bir deneyimden yola çıkıp Marksizmin seyrine ve bugüne dair anlamına bakıyor. Belki de geleceği anlamak için... Yine aynı kıvrak ve zengin Berman diliyle... Georg Lukács, Walter Benjamin, Edmund Wilson, Isaac Babel ve Perry Anderson gibi düşünürlerle deneyimlerini tartışıyor yazar; şevkle ve maharetle… Marksizmin özel bir insani deneyim olarak da keyifli, özgürleştirici ve heyecan verici olabileceğini (hâlâ) düşünenlere… (Tanıtım Bülteninden)
Ralph Schroeder
Mehmet Küçük
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
42,76 MB
Eser Türü: Kitap

"Weber'in toplum düşüncesinin... birliği, belli başlı çalışmalarında eğilinen merkezi bir sorun etrafında, yani kültür ve toplumsal hayat arasındaki ilişki sorununun etrafında oluşuyor.. inançların toplumsal gerçekliğe nasıl tercüme edildiği ya da farklı dünya görüşlerinin kültürel önemini nasıl anlayabileceğimiz konusundaki sorular Weber'in merkezi ilgi alanlarını oluşturur... (Ama), Weber'in kültür sosyolojisi, aynı sorulara eğilen öbür teorilerle hem klasik hem de çağdaş teorilerle nasıl kıyaslanabilir?.. Marx, Durkheim ve o zamandan bu yana bizim kültürü kavrayışımızı sosyolojik bir perspektiften hareketle geliştirmeye çalışan öbür simalara Weber bir alternatif önermekte midir?
Amartya Sen
Yavuz Alogan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
20,93 MB
Eser Türü: Kitap

İnanılmaz bir bolluk, gelişme ve özgürlüğün, olağanüstü bir yoksulluk, yoksunluk ve baskıyla bir arada yaşandığı dünyamızda modern kalkınma teorileri, hem kişisel çıkara dayalı davranışa, hem de toplumsal başarının teorilerinin ise, başarıyı yaratılmış olan toplam faydanın boyutları aracılığıyla ölçmesi bağlamında, faydacı bir karakter taşıdığı söylenebilir. Günümüzde hemen hemen tüm dünyada, özellikle de bizimki gibi ülkelerde ekonomik büyüme olmadan toplumsal gelişmenin de, bireysel refahın da mümkün olamayacağı; yoksulluğun, insanların da toplumların da elini kolunu bağladığı kabullenilmiş gibidir. Yoksulluğun en yakıcı hal aldığı durumlarda en temel öncelik "hayatta kalma"ya verilir ve demokratik haklardan dem vurmak "lüks" olarak görülür. Oysa kıtlıklarda on binlerce insanın yaşamını yitirdiği ülkeler arasında tek bir demokrasi örneğine rastlanmaz, bir tek demokraside kıtlık yaşanmaması gibi. Evet, demokrasi önemli, ama önemli olması, yeterli olduğunu gösterir mi? Amartya Sen, az gelişmişliğin, Üçüncü Dünya ülkesi olmanın bir kader olmadığını çok basit ama somut örneklerle ortaya koyuyor ve bu kaderin aşılmasının hayal olmadığını gösteriyor. Aristoteles'te Adam Smith'e, Rawis'tan Marx'a, Malthus'tan Nozick'e, Konfüçyüs'ten Pareto'ya ekonomi ve özgürlüğe ilişkin hemen her görüşü; Hindistan'dan ABD'ye, İngiltere'den Çin'e, Kanada'dan Bangladeş'e pek çok uygulama örneğini ele alıp inceliyor ve insanı temel alan bir siyaset tarzının imkanları üzerinde düşünüyor. Kalkınmanın en etkin aracının özgürlük olduğunu, bu yüzden başlıca amacının da özgürlük olması gerektiğini öne sürerken, kalkınmanın temelini oluşturan nedenler üzerine kamusal bir tartışma başlatıyor.
Terry Eagleton
Mehmet Küçük
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
31,44 MB
Eser Türü: Kitap

Girdabına kapıldığımız ulusaşırı kapitalizm çağını kavrayabilmek için başvurabileceğimiz söylenen postmodern düşünce tarzının birçok tuhaf ve çelişkili boyut barındırdığını seziyorduk. Bu tuhaflığın en belirgin öğesi, temelde Aydınlanmacı fikirlere yönelik eleştirilerden kaynaklanıyordu. Tüm, bilimselcilik, temelcilik, evrenselcilik, totalite, özdeş-düşünme, özerk ve bileşik özne ve benzerlerine yönelik eleştiriler büyük ölçüde yabancısı olduğumuz terimlerle ya da pek tanımadığımız bir söylem tarzıyla dile getirilse de, bu eleştirilerin içeriklerine hiç de yabancı değildik. Ama nedense, bu eleştirilerden önce sosyalistler gocundular. Oysa...Burjuvazinin Fransız devrimiyle taçlandırdığı özgürlük, eşitlik, kardeşlik ideallerinin verili toplumsal düzenlemeler çerçevesinde gelişemeyeceği iddiasıyla modern uygarlığa başkaldırı bayrağını açan bizdik. "İnsan"ın bir burjuva soyutlaması olduğunu ortaya koyarak sonutun, duyumlu tikelliğin hakkının verilmesi için teorik-politik mücadelelere girmiş olan yine bizdik. İnsanlığın evrensel özgürleşmesini isteyen idealin hangi somutluklar bağlamında gerçek kılınabileceğini araştıran ve bu uğurda destansı mücadeleler başlatarak hayatlarını ortaya koyanlar bizlerdik. Bir yandan geçmişin tüm değerlerini önüne katıp süpüren bir toplumsal düzeneği tüm dünyada egemen kılmaya çalışırken, öbür yandan huzur ve garantilerden vazgeçmek istemeyen burjuvazinin yarattığı vahşeti tüm karmaşıklığıyla analiz eden ve bu gerçekliğin yarattığı uçuruma gözlerini kırpmadan bakan bir gelenekti bizimkisi. Elverişsiz, hatta teorik olarak imkânsız koşullar altında inşasına girişilen sosyalizmin sonuçta bürokratik bir devlet aygıtına dönüşüp taşlaşmasına ilk isyan edenler de yine bizim geleneğimiz içinde yer alan devrimci teorisyenler ve militanlardı. Öyleyse, nasıl oluyordu da postmodern düşüncenin eleştiri oklarından öncelikle sosyalistler gocunuyordu? Rasyonalist, pozitivist ve pragmatist bir Aydınlanmacılığı savunma görevi niçin sosyalistlerin omuzlarına yıkılıyordu?Tıpkı eski ustaları gibi, gelişkin ve incelikli bir felsefi söylem karşısında afallamayacak kadar bilgili ve inançlı bir sosyalist olan Eagleton, o ironik ve yergici üslubuyla postmodernizmin çelişkilerini temel başlıklarıyla sergilerken neyin yolunda gitmediğini gösteriyor bizlere. Marksist düşüncenin postmodernizmle alıp veremediği ne varsa hepsini tek tek sergilerken, karşıtlarının hakkını vermeyi de bir an olsun ihmal etmiyor. Düşmanlarının kolayca yere serebilmek için karikatürleştirdiği Marksist düşüncenin gücünün hem ruhuyla hem lafzıyla sergilendiği bu kitap, Marksizmin postmodern düşünce tarzıyla yürüttüğü hesaplaşmanın en önemli aşamalarından birini temsil ediyor.
Fredric Jameson
Nuri Plümer-Abdulkadir Gölcü
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
115,47 MB
Eser Türü: Kitap

Günümüz kültür kuramcılarının başında gelen Fredric Jameson’ın uzun süredir baskısı olma-yan kitabı "Postmodernizm yada Geç Kapitaliz-min Kültürel Mantığı" gözden geçirilmiş yeni baskısıyla çıktı. Jameson bu kitabında ideoloji, ekonomi, sinema, video, mimari ve edebiyat alanlarında yetkin çö-zümlemeler yaparak hem modernizmi hem de kitabın asıl konusu olan postmodernizmi tarih-sel bir kesit içinde günümüze kadar getirerek inceliyor.
Fredric Jameson
Mesut Varlık , Yavuz Alogan
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,73 MB
Eser Türü: Kitap

Çağımızın en önemli ve etkileyici kültür ve edebiyat kuramcılarından biri olan Fredric Jameson'ın, yayımlandığı günden bu yana, birçok tartışmalara ve alanında yeni açılımlara neden olan Siyasal Bilinçdışı adlı çalışması, nihayet Türkçe'de. Kültürün içerisinde edebiyatın yerine ve işlevine odaklandığı bu çalışmasında Jameson, Marksist ve psikanalitik kuramı ustalıkla bir araya getiriyor ve edebiyatın bilinçdışıyla, bilinçdışının siyasetle olan ilişkisini tartışıyor. Siyasal Bilinçdışı'nda Jameson, kendi odasında, her şeyden yalıtılmış halde eserini veren yazarın, nasıl da kaçınılmaz bir halde siyasal bağlam içerisinde ürettiğini şaşırtıcı bir açıklıkla ortaya koyuyor. Kendi eleştiri yöntemini kuran ve bunu başarıyla tekil eserler üzerinde uygulayan Siyasal Bilinçdışı, Marksist eleştirinin bugün vardığı noktanın usta işi eserlerinden biri. Siyasal Bilinçdışı, edebiyatın toplumsal boyutundan tür eleştirisine, Balzac'tan Conrad'a çokkatmanlı yapısıyla ve ortaya koyduğu yeni kavramsal çerçevelerle, kültür ve edebiyat kuramı alanında, entelektüel dünyamızı şüphesiz derinden etkileyecek. "Fredric Jameson, günümüzün en iyi Marksist eleştirmenidir... Sanırım özgün bir şekilde aydınlatıcı olmayan bir şey yazması imkânsız. 'Bilinçdışı'nın siyasal bağlamına dair tezi oldukça kışkırtıcı... Siyasal Bilinçdışı, tarihçilerin, sosyal bilimcilerin, felsefecilerin ve edebiyatçıların okuması gereken bir başyapıt." Hayden White "Bazı dönemlerde, zamanını ileriye taşıyan bir kitap çıkar ortaya... Siyasal Bilinçdışı böyle bir kitap... bir klasik eserin yeni standartlarını oluşturuyor." Slavoj Zizek
Max Weber
Vefa Saygın Öğütle
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
42,86 MB
Eser Türü: Kitap

Günümüz sosyal bilimleri, pek çok bakımdan, Sosyal Bilimlerin Metodolojisi'nde yer alan makalelerin yazıldığı yıllardaki durumundan farklı olsa da somut araştırma ile genel teori arasındaki ilişki her zamankinden daha yakıcı bir problem olarak varlığını hissettiriyor. Sosyolojiyi özerk bir bilgi alanı olarak var eden temel figürlerden Max Weber'in, sosyal bilimlerin teorisi ve stratejisine ilişkin problemler üzerinde yoğun bir tefekkürün ürünü olan bu yazıları, tam da bu noktada oldukça faydalı bir işlev görüyor ve somut fenomenlere dönük her türlü açıklamada teorinin vazgeçilmez olduğunu özenli ve ikna edici bir biçimde kanıtlıyor. Weber, bir yandan genel sosyolojik kavramlar arası ilişkinin temel problemlerine, öte yandan ise somut tarihsel gerçekliğe yöneliyor. Edward A. Shils'in önsözüyle okuyucuya sunulan "Sosyoloji ve İktisatta 'Etik Tarafsızlık'ın Anlamı", "Sosyal Bilimde ve Sosyal Politikada Nesnellik" ve "Kültür Bilimlerinin Mantığı Üzerine Eleştirel İncelemeler" başlıklı makalelerden müteşekkil bu eserde Weber, bilgimizin, birbiriyle ilgisiz monografi ve makalelerden oluşan bir kaos yığınından ibaret olmaktan kurtulup sistematik bir bilimsel teori seviyesine yükselmesini isteyen çağdaş sosyal bilimcilerin yüzleşmesi gereken meseleleri ortaya koyuyor. (Tanıtım Bülteninden)
Theda Skocpol
Ahmet Fethi
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
2,93 MB
Eser Türü: Kitap

Yüzyılımızda sosyal bilimlerin ortaya attığı sorulardan en önemlilerini tarih ve toplumsal kuramın çakıştığı alanlarda çalışan bilimin insanları sordular. Bu kitapta yer alan makaleler bu sosyal bilimcilerin dokuzunu ele alıyor: Marc Bloch, Karl Polanyi, S. N. Einsenstadt, Reinhahrd Bendix, Perry Anderson, E. P. Thompson, Charles Tilly, Immanuel Wallerstein ve Barrington Moore. Makalelerde bu bilimin insanlarının yapıtlarında yansıttıkları görüşler ve değerler anlatılırken, en önemli çalışmalarında kullandıkları yöntemler de inceleniyor. Ayrıca, kendisi de karşılaştırmalı tarih alanında yetkin bir isim olan Theda Skocpol, sosyolojide epeyce eski bir geçmişi olan tarih temelli araştırmaları, tarihin getirdiği kanıtlar ile kuramın nasıl birbirini tamamladığını tartışıyor. Çağdaş sosyal bilimcilerin en tanınmış kuramcılarının düşüncelerini ve yöntemlerini öğrenmek isteyen herkes bu kitabı büyüleyici bulacaktır.
Alex Callinicos
Mermin Saatçioğlu
Bitirildi
metin - Türkçe
3 Ayrım
54,10 MB
Eser Türü: Kitap

Son yıllarda, sosyal bilimciler ve tarihçiler arasında "tarihsel değişim sorunu" merkezi bir önem kazanmıştır. Geleneksel değişimlerin ve bunun doğurduğu devinimin tarihsel görüşümüzde yaptığı gelişimi incelemeye yönelik ilgide artma olmuştur. Tarih Yapmak adlı eserinde Alex Callinicos, hem marksist hem de marksist olayan açıdan bakarak tartışmalara yeni bir boyut katmakla kalmamış, başta E. J. Hobsbawm, E. P. Thomson, G. A. Cohen, C. Althusser, A. Giddens, J. Elster, J. Habermas olmak üzere diğer düşünürlerin eserlerini de yoğun bir şekilde sorgulamıştır. Yazarın üzerinde düşündüğü ana konu: "Tarihi iyiye ya da kötüye götüren, insanların toplumu değiştirmek için kullandıkları mekanizmalardır." Callinicos, kolay algılanabilir derli toplu eserinde analitik felsefenin düşkün olduğu dil çözümleme teorileriyle Giddens'in "yapılandırma teorisi" ve klasik tarihsel materyalizmin güçlü bir şekilde açıklanmasıyla birlikte sunduğu "oyun teorisi"nin iç yapısının analizini başarıyla birleştirmektedir. Tarih Yapmak zamanlaması ve temellendirilmesi ustalıkla oluşturulmuş, kolay okunabilir diliyle geniş bir ilgiyi hak etmiştir. Bu kitap marksizm tartışmaları kadar, sosyoloji teorileri ve felsefe alanlarına da yönelik çok önemli bir başyapıttır.

Sayfalar