En Son Eklenenler

Rocco Losi bir açıklama istercesine, "Bu nedir?" diye sordu. Son iki gün içinde, sıkça bu tip isteklerde bulunuyordu. Richard Newton endişeli gözlerini, onun parmağıyla gösterdiği noktaya çevirirken, derin bir iç geçirdi ve "Eklerden biri." diye açıkladı. "Eklerden biri demek... Peki. bu ekin bağlantılı olduğu asıl ev¬rak nerede?" Rocco sandalyesinden kalkarak, bu gibi bakışlarını, karşısında duran sarışın adama dikti.

Büyük Arap bilgini Cahız "Türkler'in Faziletleri" adındaki eserinde "Türkler çok namuslu insanlardır. Savaşta ve barışta hile nedir bilmezler. Eğlenceleri ise at ve silahtır" diyor. Abbasi halifesi Mu'tasım Türkler'in bu meziyetine hayran olduğu için, iş başına gelir gelmez onları devletin en yüksek kademelerine kadar çıkardı. Kendileri için Samarra Şehrini kurdurdu. Başkumandanını ve büyük bir bölümünü Türkler'in oluşturduğu halife ordusu, o devirde İslam dünyasının başına bela olan Bebek Hurremi'yi, çapulcu adamlarıyla birlikte ortadan kaldırdı. Beş ciltlik "Medeniyet-i İslamiye Tarihi"nin de yazarı olan Corci Zeydan, "Cihan Hatun" adındaki bu eserinde Abbasiler devrinde meydana gelen önemli olaylara ışık tutuyor. İranlıların ve Bizanslıların İslam ülkelerine gerçekleştirdikleri hücumları gözler önüne seriyor, Türkler'in tarihte oynadığı büyük rolü öne çıkarıyor.

Gerçekten ölmüş müydü Faye? Gözyaşları yanaklarından yavarlanıyor, gazeteciler ordusu da onun çektiği acıyı dünyaya duyurabilmek için sürekli resimlerini çekiyorlardı. Faye Price Thayer'in acılı dul eşi. Ward onundu şimdi. Hayatta olduğu gibi, ölümde de onundu. Herkes onundu. Kızları, oğulları, yardımcıları, arkadaşları, herkes onundu ve hepsi bir daha asla geri gelmeyecek olan bu eşsiz kadına son görevlerini yerine getirmek için toplanmışlardı.. Danielle Steel, farklı bir bakış açısıyla yazdığı bu romanda, kişisel yaşamlarıyla tarihsel olaylar arasında savaş veren kadın ve erkeklerin unutulmaz bir öyküsünü anlatıyor.

Beşinci sırada oturan kuzguni siyah saçlı yabancının, gözleri de saçları gibi kapkaraydı. İnsanı ipnotize eden gözler. Her nasılsa aynı anda hem umursamaz, hem de sert bakmayı başarabilen bir özelliği vardı bu gözlerin. Ve bu gözler, o akşamki programın sunuş konuşmasına başlayan Sophie B.Jones'in doğrudan üstüne dikilmişti. Sophie, "Dağ Yıldızı'na hoşgeldiniz," derken gülümsüyordu. Gülümsemesi, karşısındaki on sırayı dolduran yüze yakın kişinin tamamına yönelikti.