En Çok Görüntülenen Kitaplar

Toplam 56469 sonuçtan 54471 - 54480 arası görüntüleniyor.
Christian Tielmann
insan sesi mp3 - Türkçe
2 Ayrım
7,69 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Çocuk Kitabı
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
Yaşasın! Çağlar abisi Fırat’la birlikte hafta sonunu büyükanne ve büyükbabasının evinde geçirecekti. Tren yolculuğunun ardından çiftliğe vardıklarında önce odalarına yerleştiler. Büyükbabanın atölyesinde küçük bir macera yaşadıktan sonra, büyükannenin lezzetli makarnasını aceleyle midelerine indirdiler. Daha yapacak çok işleri vardı...
insan sesi mp3 - Türkçe
2 Ayrım
5,56 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Çocuk Kitabı
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
Çağlar’ın yaşındaki bütün çocukların sütdişleri düşer ve yeni dişleri çıkar. Ancak ilk sütdişi sallanmaya başlayınca Çağlar paniğe kapıldı. Dişçinin dişini yerine yapıştırmasını istedi. Oysa o artık büyüyordu ve bir sürü yeni dişi olacaktı.
Jim Davis
insan sesi mp3 - Türkçe
2 Ayrım
4,48 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Çocuk Kitabı
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
Kedilerin En Tembeli Garfield Geri Döndü… Ünlü çizer Jim Davis’in ilk olarak 1978 yılında yarattığı Garfield, şimdi 2011 yapımı çizgi dizi Garfield ve Arkadaşları’ndan uyarlanan Garfield albümleriyle çocuklarla buluşuyor. Garfield bildiğimiz tembel, obur ve zeki Garfield olmaya devam ederken, bu yeni maceralarına yeni karakterler de eşlik ediyor. Garfield yine her zamanki gibi işleri önce karıştırıp sonra yoluna koymakta ne kadar usta olduğunu gösterirken en sevdiğimiz kedi olmaya da devam ediyor… Garfield’ın son yayımlanan dört macerası: Noel Şarkısı, Lazanya Yasak!, Kuşların Kahramanı ve Prens Miyaz adlarını taşıyor.
Necati Cebe
insan sesi mp3 - Türkçe
10 Ayrım
142,23 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Biyografi
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
Kitap eski olduğundan konusu bulunamadı.
Barış Erdoğan
insan sesi mp3 - Türkçe
19 Ayrım
252,18 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Deneme
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
"Ben yanlış sözcükleri, yerli yerinde kullanılmayanları, düşünülmeden söylenenleri tehlikeli Hint faresine benzetirim. Sözcükler çok özenli seçilmeli, hoyratça sarf edilmemeli. Yoksa o sözcükler düşünce kanallarından beyne ulaşır, beyni kemirir, beynin kablolarında kontak yapar, yangına neden olur; aklın durgun bir anını kollar, beyindeki söz levhasının kaybolmasına neden olur. Faucauld, Kelimeler ve Şeyler'de bir alıntı yapar, Hint faresinin sinsiliğinden söz eder, timsaha verdiği zararı anlatır: "Hint faresi timsah için zararlıdır, çünkü doğa bu hayvanı ona düşman olarak vermiştir; böylece timsah güneşte eğlenirken, fare ona ölümcül tuzaklar kurmaktadır; timsahın ağzı açık olarak uyuduğunu fark edince buradan içeri girmekte ve onun geniş gırtlağından geçerek karnına inmekte, iç organlarını kemirmekte, sonunda hakladığı hayvanın karnından çıkmaktadır." Kim bilir bu kitapta da onlarca Hint faresi vardır. Tuzaksız dolaşmamalı! -Barış Erdoğan -
Dr. Ali Güler
insan sesi mp3 - Türkçe
62 Ayrım
860,47 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Araştırma/İnceleme
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
“Cumhuriyetin Faziletinde” isimli bu eser, birbirini kronolojik olarak takip eden 4 ciltlik “Türk'ün Tarihi” projesinin son cildini oluşturmaktadır. Birinci Dünya Savaşı sonunda tarih sahnesinden çekilen 622 yıllık Osmanlı Devleti’nin yerine, Atatürk ve arkadaşlarının önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kurduk. Tabii ki bu kolay olmadı. Vatan saydığımız elimizde kalan topraklar da işgal edilmişti. Her bakımdan küçülmüş, büzüşmüş, fakirleşmiştik. Adeta binlerce yıldır vatanlaştırdığımız Anadolu da burada yaşamak hakkımız da elimizden alınmak isteniyordu.
Gazel Bulut
insan sesi mp3 - Türkçe
12 Ayrım
95,11 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Çocuk Kitabı
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
“Küçük Yılan olarak suya girip yumurtaları aradığımda yüz yıllar boyunca benden önceki Şahmaranların doğal dengeyi ve barışı korumak için yaptıkları ve kendilerinden sonra yapılmasını istedikleri şeyleri kayıt altına aldıkları bir defter buldum. Benden önceki Şahmaranlarımız bu günlerin geleceğini görmüş ve dengeyi korumada yalnızca yılanların mücadelesinin yeterli olmayacağını, insanların da bazı şeyler yapması gerektiğini yazmış. Bunun için de insanlar arasında doğurganlığı ve yaratıcılığıyla doğal yaşama en yakın olan dişi cinsten birini yıllar önce seçmiş. Rahatça bulmamız için bir işaret vermiş. Yerini biliyoruz, gidip ona hikayemizi anlatmanı ve doğumunda kendisine verilen görevi gerçekleştirmesi için buraya getirmeni istiyoruz. Ancak o zaman kalıcı barış ve denge sağlanmış olur.” İyi hoş anlatıyordu ama neden ben? Önceki Şahmaran bu kadar şey yaşanmadan önce tüm bu anlaşmaları filan neden yapmamıştı? Aynı soruyu yeni Şahmaran’a da sordum. Dediğine göre, önceki Şahmaran, ben Küçük Yılan’ı kurtarmadan çok zaman önce bir kehanette bulunmuş. Küçük Yılan’ın pusuya düşeceğini, benim oraya gidip Küçük Yılan’ı kurtaracağımı gördüğünü, o gün orada bulunmamın bir sebebi olduğunu, verdiği iksir dolu şişenin nedeninin de aracı seçilmem olduğunu anlattı. Şaşırmıştım, yani ben daha oraya gitmeden Şahmaran benim gideceğimi biliyor muydu? İnsanlarla yılanlar arasında aracı olarak neden ben seçilmişim? Daha bunun gibi kafama takılan soru vardı ama sormadım.
bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
8 Ayrım
54,67 MB
Eser Türü: Dersler
Eser Alt Türü: Ders/Açıköğretim Fakültesi
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
Atatürk Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi (ATA AÖF) Çağdaş Felsefe Akımları Dersi Çıkmış Sorularıdır.
bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
8 Ayrım
50,01 MB
Eser Türü: Dersler
Eser Alt Türü: Ders/Açıköğretim Fakültesi
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (ATA AOF) Sağlık Sosyolojisi Dersi Ara Sınav Deneme Sorularıdır
Hulki Aktunç
bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
11 Ayrım
140,38 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Deneme
Görüntülenme Sayısı: 4
Konusu:
“İstanbul’u Bul Bana” Hulki Aktunç’un “Kostantıniyye Haberleri” (1989-1993) gazetesine yazdığı deneme­lerden oluşuyor. Gazetenin ilk sayısından itibaren “İstanbul’u Bul Bana” başlığı altında yazan Aktunç, İstanbul’un argosunu, sokaklarını, ayazmalarını, deli­lerini konu etti, hayatında iz bırakmış İstanbulluların portrelerini çıkardı. Kitabı hazırlayarak hem İstanbul kaynakçasına hem de Hulki Aktunç külliyatına bir yenisini ekleyen Bengü Vahapoğlu, “Aktunç’un ayrıntılara karşı özenli, bilge, eleştirel ama aynı zamanda sevecen bakışı okurun İstanbul’a dair yeni bir perspektif geliştirmesine yar­dımcı olacaktır” diyor. Kent sözcüğünü sever misiniz? Sevmezseniz, şehir keli­mesini mi seversiniz? Bir yerde mi okudum, yoksa ben mi yazdımdı, anımsayamıyorum… Şehir bana İstanbul’u anlatır, kent ise Ankara’yı. Nedenini tartışıyorum kendi kendime. Örneğin, Taşkent şehir midir? Hollywood’un arabesk takıldığı sıralar çekilmiş bazı filmlerde görülen, tebeşirden yapılmış, Arap kubbeli, hurma ağaçlı, sözde masal yerleşmeleri kenttir bal gibi; onlara “ş” ve “h”nin hakkını vererek şehir demek kolay değil. Şehir, tarihtir; kent ise yeni bir türeyişi simgeler. Şehir, hikâyedir; kent, öyküdür. Ve evet, çünkü şehir kelimedir, kent sözcüktür.

Sayfalar