Eserlere Göre Listeleme

Toplam 7112 sonuçtan 5531 - 5540 arası görüntüleniyor.
  • Stendhal
    insan sesi mp3 - Türkçe
    13 Ayrım
    367 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Kadriye Koca
    "Kayıtsız olmak için elimden gelen tüm gayreti gösteriyorum.Söyleyecek çok fazla şeyi olduğunu zanneden kalbime, sessizliği kabul ettirmek istiyorum.Bütünüyle bir gerçeği kağıda döktüğümü zannettiğimde, aslında bir iç çekişten başka bir şey yazamadığım korkusuna kapılıyorum." Salzburg'un tuz yatalarından birine, kışın etkisiyle yaprakları dökülmüş bir ağaç dalı atılır.Yatağın derinliğinde kaldığı süre boyunca bu ağaç dalı binbir güzellikteki kristallerle kaplanır.Kristalleşme yalnızca ağaç dallarına özgü değildir.Yaşadığı uzun kışın ardından, çırılçıplak bir ağaç dalı olan insan, aşkı tanıdıktan sonra binbir kristalle kaplanır.
  • Alain De Botton
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    341,94 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Her aşık oluş, umudun kendini bilmişliğe karşı zaferidir. Kendimizde gördüklerimizi, onda görmemeyi umarak aşık oluruz- yani korkaklıklarımızı, zayıflıklarımızı, tembelliğimizi, sahtekarlıklarımızı,verdiğimiz ödünleri ve aşırı aptallıklarımızı. Sanırız ki seçtiğimiz kişinin çevresine aşk kordonunu sarınca içindeki tüm hatalardan arınacak ve tabii sevilesi olacak. Kendimizde göremediğimiz mükemmelliği buluruz ötekinde ve aşk yoluyla onunla birleşerek, (öyle olmadığını bile bile) insanoğluna olan şüpheli inancımızı korumaya çalışırız."
  • Alain de Botton
    insan sesi mp3 - Türkçe
    29 Ayrım
    450,33 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Gülçin Erdaş
    Alain de Botton, insanoğlunun yaşadığı en yoğun duygunun haritasını Aristo, Marx, Nietzsche, Wittgenstein, Tolstoy ve Stendhal'ın rehberliğinde çıkartıyor. Yazarın hınzır, duyarlı, gerçekçi ve bilge kaleminden aşkın tetiklediği ruh halleri birer birer dökülüyor. Bize çok tanıdık gelen bu ruh halleri, derinlikleri, çelişkileri ve sırları ile karşımıza çıkıp aşka dair söylenen, düşünülen ve yaşanan her şeyi aydınlatıyor. Felsefenin, statü endişesinin, çalışmanın ve seyahat etmenin inceliklerinden sonra sıra aşık olmanın zorlu, ancak bir o kadar da keyifli anları ile tanışmaya geldi. (Tanıtım Bülteninden)
  • Anton Çehov
    insan sesi mp3 - Türkçe
    6 Ayrım
    98,48 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Şebnem Göynügür
    Aşk Üzerine, büyük usta Anton Çehov’un olgunluk döneminde kaleme aldığı üç harikulade öyküden oluşan bir dizi. Bağımsız da okunabilen öyküler, ortak temalar ve anlatıcı karakterler üzerinden birbirine bağlanıyor. Üçlemenin ilk öyküsü “Kılıflı Adam”, dar görüşlülük üzerine trajikomik bir anlatı. En iyi havalarda bile sırtında kalın bir palto, ayağında lastikler, elinde şemsiye ile dolaşan; düşüncelerini de bir kılıfın içine saklamaya çalışan öğretmenin portresi, Çehov’un mutsuz geçen lise yıllarından esintiler taşıyor. “Bektaşiüzümü” yine bir kozanın içine sıkışıp kalma, üstelik de bundan kendi payına mutluluk çıkarma hikâyesi. Kitaba adını veren son öykü “Aşk Üzerine”, hayata anlam kazandıran aşkın değeri üzerinde düşünmeye davet ediyor bizi... Hasan Âli Ediz ile Nuri Yıldırım’ın özenli çevirileriyle Yordam Edebiyat’ın yayına hazırladığı bu üçleme, Çehov külliyatında çok özel bir yere sahip. Tüm edebiyat meraklıları için..
  • Diana Palmer
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    75,92 KB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Tarayan: Kitap Sevenler
    "Ve Alice, hiç beklemediği bir çabukluk ve sıcaklıkla kucaklanıp, öpülüverdi. Bir an onun dudakları arasında eriyip gitti. Bu sıcak olduğu kadar, sert de bir öpüşmeydi ve Alice hayatında ilk defa, bir erkekle olduğu yerde, hemen sevişmek istiyordu. Atıştırmaya başlayan yağmurun altında kendini ona bırakıverdi. Göğüslerini arzuyla ona yaslamış, onun kokusunu içine çekiyordu. Bu kokuyu hafızasına yerleştirdi. Onun tıraş losyonunu ve kahve kokusunu artık unutmayacaktı..." (Kitaplar)
  • Musa Şengül
    insan sesi mp3 - Türkçe
    41 Ayrım
    634,60 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Aysan Soma
    Yazılarımı dikkatlice okuyanlar aşkı anlatırken çok ilginç ve şaşırtıcı bir konuya değindiğimi sezinlemişlerdir. Anlatmak istediğim neydi, aşk var oluşun tilsimıdır. Eğer bu tılsımın yaşanması sağlanmaz ve korunmazsa kâinat dağılır parçalanır. Eğer bu tilsima gerekli önem gösterilirse kâinat Tanrı'nın gücü ile olgunluğa doğru yol alır. Bundan önceki idari mekanizma veya ilahi rehberlik merkezi haddini aşmıştır. Kendisine verilen görevi yerine getirmemiş kendisine uygun olmayan özel alanlara göz dikmiştir. Böylece uygunsuz kimseler vazifeli olarak atanmış ve Tanrı gücü varlık levhasına doğru şekilde enjekte edilmemiş. Tanrısal değerler madde içerinde yaşanamamış iyi varlıkların Tanrı'ya yaklaşması engellenmiştir. Aşk kirletilmiş. Kâinatın özü acı ile doldurulmuştur. Bütün bu olumsuzluklar ilahi rehberlik merkezinin yerin dibine atılmasına sebep olmuştur. Geçmişin defteri dürülmüş, düş gemisi intikam ateşi ile yakılmıştır. Öyleyse yeni aşk ve yeni bir rehberlik merkezi iyi insanların amaçlarına ulaşmalarını sağlayacaktir. Evet, aşk çok önemli bir olgudur. Onun karşısında eğilmeyenler varlık levhasının en tepesinde de olsalar yerin dibine geçirilirler. Aşka saygısızlık en büyük suçtur. İşte ben aşkı anlatmakla aslında varlık levhasındaki en büyük suçu ve sonuçlarını işledim ve yeni rehberlik merkezinin oluşması gerektiğini böylece bütün varlıklara bildirmiş oldum.
  • Frida Kahlo
    insan sesi + metin - Türkçe
    39 Ayrım
    468,14 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Nurşen Serdar
    20. yüzyılın popüler ikonlarından ressam, devrimci ve feminist Frida Kahlo’nun eserleri sürrealist olarak tanımlansa da kendisi bu tanımı, “Ben sürrealist bir ressam değilim. Asla hayallerimi resimlemedim. Yalnızca kendi gerçeğimi resimledim” diyerek reddetti. Sanat tarihinde ilk kez bir kadın, yalınlığı ve sakinliği acımasız denebilecek bir içtenlik ve “rahatsız edicilik”le dile getirdi. Tablolarının birçoğunda kendi yüzünden yola çıkan Frida’nın yaşamöyküsü bize, Carol Hanisch’in kült olmuş “kişisel olan politiktir” mottosunun ne demek olduğunu anlatır. Çünkü o ruhunu kattığı Meksika devrimini doğum günü ilan eden bir marjinal, hiç doğmamış oğluna isim koyup onunla düşlerinde konuşan bir hayalperest, aldatılan kadın imajına da topluma direndi¤i gibi direnen bir savaşçı, tekerlekli sandalyeye mahkûm olduğunda bile ne sanatından ne de hayatından vazgeçmiş, tersine onları daha da yüceltmiş kutsal bir mücadeleci ve Diego Rivera ile yaşadığı aşkta, “senin sevmediklerini de sevdim ben” diyen taraftır. Durmaksızın ötekileştirilen hayatında kaderine razı olmayı değil, efsane olmayı seçen Frida, ölümü de yaşamı gibi başında çiçeklerle ve her zamanki güzelliğiyle karşılamıştır. “Bir ressam olarak Frida, Diego’ya hiçbir şey borçlu değildi, yani Diego hiçbir zaman onun hocası olmadı, asla bir resmini düzeltmedi demek istiyorum. Hatta pek çok konuda tersi geçerliydi, çünkü Frida’nın onun üzerinde ahlaksal ve sanatsal olarak güçlü bir otoritesi vardı.”
  • Rauda Jamis
    insan sesi mp3
    19 Ayrım
    486,72 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Zümra Ertan
    20. yüzyılın popüler ikonlarından ressam, devrimci ve feminist Frida Kahlo’nun eserleri sürrealist olarak tanımlansa da kendisi bu tanımı, “Ben sürrealist bir ressam değilim. Asla hayallerimi resimlemedim. Yalnızca kendi gerçeğimi resimledim” diyerek reddetti. Sanat tarihinde ilk kez bir kadın, yalınlığı ve sakinliği acımasız denebilecek bir içtenlik ve “rahatsız edicilik”le dile getirdi. Tablolarının birçoğunda kendi yüzünden yola çıkan Frida’nın yaşamöyküsü bize, Carol Hanisch’in kült olmuş “kişisel olan politiktir” mottosunun ne demek olduğunu anlatır. Çünkü o ruhunu kattığı Meksika devrimini doğum günü ilan eden bir marjinal, hiç doğmamış oğluna isim koyup onunla düşlerinde konuşan bir hayalperest, aldatılan kadın imajına da topluma direndi¤i gibi direnen bir savaşçı, tekerlekli sandalyeye mahkûm olduğunda bile ne sanatından ne de hayatından vazgeçmiş, tersine onları daha da yüceltmiş kutsal bir mücadeleci ve Diego Rivera ile yaşadığı aşkta, “senin sevmediklerini de sevdim ben” diyen taraftır. Durmaksızın ötekileştirilen hayatında kaderine razı olmayı değil, efsane olmayı seçen Frida, ölümü de yaşamı gibi başında çiçeklerle ve her zamanki güzelliğiyle karşılamıştır.
  • Senail Özkan
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    860,16 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Acaba bizim vatanımız gibi, geniş bir memleketi olup da onu asla görmeyen, edebiyatta gözleri ecnebi bir âleme dalmış ve yalnız o âlemden bahseden başka bir millet var mıdır? Düşünce mesaisinin önemli bir bölümünü Batı felsefesinin, mûsikîsinin, edebiyat ve sanatının zirvelerini, dehâlarını anlamaya hasretmiş bu satırların müellifi, Yahya Kemal'in yukarıdaki sözlerinden payına düşeni almakta samimidir. Büyük şâirimizin bu satırlarla meseleyi can evinden kavradığına inanmaktayım. Kendi gök kubbelerinden uzaklaşan fânilerin yabancı iklimlerde hayat ateşini kaybetme riski her zaman mevcuttur. Bu durum, Yahya Kemal de dâhil olmak üzere herkes için variddir. Yabancı bir kültürün başlangıçta göz kamaştıran, fakat sonra bir anafor gibi onu kendi dehlizlerine çeken düşünce tuzaklarına düşmemek için, ufukların ötesini görebilen keskin bakışlı rehberler almak gerekmektedir yanına; tıpkı Dante'nin çelişkiler cehenneminde üstadı Vergil'i yanına kılavuz alması gibi; tıpkı İkbal'in, Batı metafiziğinin tehlikeli geçitlerinde Mevlânâ'ya sığınması, diyâr-ı Rûm'un bu Pîr'inin eteğine tutunması gibi."
  • William Shakespeare
    insan sesi mp3 - Türkçe
    34 Ayrım
    424,69 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Şeref Hazinedar
    Aşk ve Anlatı Şiirleri William Shakespeare (1564-1616): Oyunlarında insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle yaklaşık 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren efsanevi yazarın Aşk ve Anlatı Şiirleri’yle oyunları arasında söz, duygu, ruh, ihtiras, inanç bakımından çeşitli yakınlıklar bulunmaktadır. Bu şiirlerde de lirik cazibe, heyecanlı olaylar, sürükleyici yaşantılar, billur özdeyişler vardır, şairin anlatı ustalığına ve imge yaratıcılığına hayran olmamak, mekân, görüntü, doğa ve nesne betimlemelerini başarılı bulmamak mümkün değildir. “Venüs ile Adonis” güzellik tanrıçasının isteksiz bir genci baştan çıkarmak uğrundaki ısrarlı çabalarının küçük bir mitolojik destanı, “Lükres’in İğfali” kocasına sadık soylu bir kadına şehvetten gözü dönmüş bir prensin tecavüzünün öyküsü, “Anka ile Kumru” felsefi ve vicdani gücü ağır basan bir “saf” şiir, “Bir Âşıkın Yakınması” sevgiye güvendiği için bir çapkının tuzağına düşen bir kadının haklı şikâyetidir. Aşk ve Anlatı Şiirleri’nde Shakespeare’in yazdığı sanılan “Coşkulu Yolcu” ve “Ölsem mi?” adlı şiirler de yer almaktadır. Talât Sait Halman (1931-2014): 1953’te başlayan akademik hayatında Columbia, Princeton, Pennsylvania üniversitelerinde öğretim üyesi, New York Üniversitesi’nde profesör ve Yakın Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı olarak çalıştı. Bilkent Üniversitesi’nde İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Türk Edebiyatı Bölümü Başkanı, İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkan Vekili olarak görev yaptı. Kültür Bakanı, Kültür Büyükelçisi, UNICEF Türkiye Milli Komitesi Başkanı, UNESCO Yönetim Kurulu Üyesi, ABD P.E.N Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Journal of Turkish Literature Baş Editörü görevlerini de üstlenen Talât Sait Halman, Türkiye Bilimler Akademisi Hizmet Ödülü, Columbia Üniversitesi Thornton Wilder Çeviri Armağanı, Rockefeller Vakfı Bilimsel Araştırma Bursu, Dışişleri Bakanlığı Üstün Hizmet Ödülü, UNESCO Madalyası, Ankara ve Boğaziçi üniversitelerinden fahrî doktora, İngiltere’den “Sir” karşılığı “Knight Grand Cross” ile ödüllendirildi. Talât Sait Halman’ın 70 telif ve çeviri kitabı, 3 bini aşkın makalesi, 5 bini aşkın şiir çevirisi bulunmaktadır.

Sayfalar