En Çok Görüntülenen Kitaplar

Toplam 56683 sonuçtan 55731 - 55740 arası görüntüleniyor.
Deng Ming-Dao
insan sesi mp3 - Türkçe
19 Ayrım
320,14 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Budizm, Doğu Felsefesi
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Taocu usta Kwan Saihung'un eğitimini ve yaşamını anlatan sıradışı bir ruhsal serüvenin öyküsü. Soylu bir ailenin oğlu olarak doğan ve ailesinin isteği ile Çin'in beş kutsal dağındaki en ünlü Taocu Tapınağa kabul edilen Saihung, burada zorlu ve gizemli Taoculuk eğitimine başlar. Taocu ustaları tarafından, "Küçük Kelebek" olarak yeniden adlandırılan bu Taocu usta, bir yandan kaynayan bir kazan gibi politik değişimler yaşayan Çin'de hayatta kalmayı başarırken bir yandan da ruhunun derinliklerini, doğanın ve yaşamın gizemlerini anlamak için içsel yolculuklarına devam eder. Bu yolculuklarındaki en büyük rehberi, günümüzde halen Çin'in bilinmeyen bir bölgesinde yaşayan 150 yaşındaki Taocu Ustasıdır. Bestseller yazarı Deng Ming-Dao'nun kendi Taocu ustasının yaşam öyküsünü anlattığı bu üçleme, derin Taocu felsefesinin ve gizemli uygulamalarının gerçek bir sentezini sunmaktadır. Yeni Bir Dünyaya Giriş, bu üçlemenin üçüncü eseridir.
Güneş Beyza ÖNÜRME
metin - Türkçe
1 Ayrım
119,86 KB
Eser Türü: Makale
Eser Alt Türü: Arastirma- İnceleme
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Amaç: Bu çalışmanın temel amacı toplum örnekleminde algılanan ebeveyn reddi ile borderline kişilik bozukluğu (BKB) inançları arasında reddedilme duyarlılığı ve öfkenin aracı rolünün incelenmesidir. Aynı zamanda katılımcıların BKB inançlarına dair bulgularının bazı sosyo-demografik özelliklere göre farklılık gösterip göstermediğinin incelenmesi de araştırmanın amaçlarından biridir. Yöntem: Araştırma 18-72 yaş arası 550 katılımcı ile yürütülmüştür. Araştırmanın amacı doğrultusunda Sosyo-Demografik Bilgi Formu, Yetişkin Ebeveyn Kabul-Red Ölçeği/Kısa Form, Yetişkin Reddedilme Duyarlılığı Ölçeği, Sürekli Öfke ve Öfke İfade Tarzı Ölçeği-Sürekli Öfke alt ölçeği ve Kişilik İnanç Ölçeği/Kısa Türkçe Formu-BKB alt ölçeği aracılığıyla katılımcılardan online olarak veri toplanmıştır. Bulgular: Araştırma sonuçlarına göre algılanan anne reddi ile reddedilme duyarlılığı, öfke ve BKB inançları arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Benzer olarak algılanan baba reddi ile reddedilme duyarlılığı ve BKB inançları arasında; BKB inançları ile reddedilme duyarlılığı ve öfke arasında pozitif yönde anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Ancak, algılanan baba reddi ile öfke arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Ek olarak BKB inançlarının bazı sosyo-demografik değişkenlere göre farklılaştığı görülmüştür. Process ile yapılan aracı etki analizi sonucuna göre algılanan anne ve baba reddi ile BKB inançları arasındaki ilişkide reddedilme duyarlılığının aracı rolünün bulunduğu görülmüştür. Ancak, algılanan anne ve baba reddi ile BKB inançları arasındaki ilişkide öfkenin aracı rolünün bulunmadığı raporlanmıştır. Sonuç: Araştırmada BKB boyutsal perspektiften ele alınarak işlevsiz kişilik inançlarının ölçümü ile incelenmiş ve toplum örneklemi ile yürütülen geçmiş çalışmaların sınırlı sayıda olmasından dolayı mevcut araştırma ile literatüre katkı sağlandığı düşünülmektedir. Elde edilen sonuçlar literatür ışığında tartışıldıktan sonra mevcut araştırmanın sınırlılıklarına yer verişmiştir. Son olarak gelecekte yapılacak çalışmalar için de önerilere değinilmiştir.
Aylin BARUT
metin - Türkçe
1 Ayrım
148,15 KB
Eser Türü: Makale
Eser Alt Türü: Arastirma- İnceleme
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Amaç: Bu araştırmada yetişkin bireylerin bağlanma stilleri ile somatizasyon belirtileri arasındaki ilişkide bilişsel duygu düzenleme stratejilerinin aracı rolü incelenmiştir. Aynı zamanda katılımcıların bağlanma stilleri, somatizasyon belirtileri, uyumlu ve uyumsuz bilişsel duygu düzenleme stratejilerin sosyodemografik (cinsiyet, eğitim seviyesi, gelir düzeyi, medeni durum, yaşanılan yer ve çocuk sahibi olma durumu) değişkenlere göre farklılık gösterip gösterilmediği de incelenmiştir. Yöntem: Araştırmanın örneklemi 18-59 yaş aralığında değişen (M = 27.80, SS = 6.47) 366 kişiden oluşmaktadır. Araştırma verileri Demografik Bilgi Formu, Yakın İlişkilerde Yaşantılar Envanteri II (YİYE – II), Belirti Tarama Testi (SCL-90-R) ve Bilişsel Duygu Düzenleme Ölçeği ile toplanmıştır. Bulgular: Yapılan analizler sonucunda somatizasyon ile kaygılı bağlanma, kaçınmacı bağlanma, uyumsuz bilişsel duygu düzenleme stratejileri arasında pozitif yönde ilişki bulunurken, somatizasyon ile uyumlu bilişsel duygu düzenleme stratejileri arasında negatif yönde ilişki bulunmuştur. Ek olarak bağlanma stilleri, somatizasyon belirtileri, uyumlu ve uyumsuz bilişsel duygu düzenleme stratejileri bazı sosyodemografik (cinsiyet, eğitim seviyesi, gelir düzeyi, medeni durum, yaşanılan yer ve çocuk sahibi olma durumu) değişkenlere göre farklılaştığı görülmüştür. Ayrıca Process ile yapılan aracı etki analizi sonucunda kaygılı bağlanma ve kaçınmacı bağlanma ile somatizasyon arasında uyumsuz bilişsel duygu düzenleme stratejilerinin aracılık rolü olduğu tespit edilirken, kaygılı bağlanma ve kaçınmacı bağlanma ile somatizasyon arasında uyumlu bilişsel duygu düzenleme stratejilerinin aracılık rolü olmadığı tespit edilmiştir. Sonuç: Araştırmada elde edilen bulgular doğrultusunda somatizasyon belirtileri, bağlanma stilleri ve bilişsel duygu düzenleme stratejileri incelenerek literatüre katkı sağladığı düşünülmektedir. Araştırma sonuçları ilgili literatür kapsamında tartışılmış ve değerlendirilmiştir.
Özlem ERGENE
metin - Türkçe
1 Ayrım
261,81 KB
Eser Türü: Makale
Eser Alt Türü: Arastirma- İnceleme
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Büyülü Gerçekçilik, edebi bir akım olarak Latin Amerika kökenlidir ve resim sanatında da bir terim olarak da sıklıkla kullanılmaktadır. Resim alanında Büyülü Gerçekçilik ilk olarak Almanya’da 1919-1933 yılları arasında Weimar döneminde kendini göstermiştir. Weimar dönemi resim sanatı, sanatçıların toplumsal, politik ve kültürel değişimlere yanıt olarak çeşitli tarzlar ve estetik arayışlarla geliştirdikleri bir dönemdir. Bu dönemde Yeni Nesnelcilik (Neue Sachlichkeit) hareketi içinde ele alınan bu kavram, sanat tarihinde net bir tanımlama kazanamamıştır. Bu tez içerisinde, Büyülü Gerçekçi teriminin ortaya çıkışını sağlayan Alman sanat eleştirmeni Franz Roh'un kuramı detaylı bir şekilde ele alınmış, Büyülü Gerçekçi olarak adlandırılan sanatçıların eserlerine yer verilmiştir. Büyülü Gerçekçilik'in edebi alandaki uygulamaları da incelenerek, resim bağlamındaki ortak özellikler ve farklılıklar irdelenmiştir. İtalya’da Metafizik hareketi ile ilişkilendirilen bu eğilim, Nazi dönemi sonrası sanatçıların Amerika kıtasına göç etmesi ile farklı coğrafyalarda gelişimini sürdürmüştür. Latin Amerika'nın zengin kültürel dokusu ve siyasi etkileri, Büyülü Gerçekçilik akımının hem edebiyat hem de resim sanatında gelişimi için uygun bir zemin oluşturmuştur. Büyülü Gerçekçilik, Amerikan sanatının eyleme ve formalizme dayalı yapısı içinde figüratif bir tarzı benimsemesi nedeniyle kendini konumlandırma sürecinde zorluklarla karşılaşmıştır. Kültürlerarası etkileşim ile, Büyülü Gerçekçi yaklaşımlar farklı isimler altında adlandırılmış ve anlamlar kazanmıştır. Büyülü Gerçekçilik kavramı bağlamında değerlendirilebilecek öğelerin belirlenmesi konusunda bir epistemolojik belirsizlik mevcuttur. Geçmişte ve günümüzde, Büyülü Gerçekçilik başlığı altında önemli sanat kurumları sergiler düzenlemiştir. Ancak, burada yer alan sanatçıların sınıflandırılmasında belirleyici bir faktör bulunmamaktadır; zira her biri kendi içerisinde farklı yaklaşımları sergilemektedir. Tezde, Büyülü Gerçekçilik yöneliminin resim sanatındaki belirsiz durumuna sebep olan değişimler ve terminolojik karmaşa ele alınmıştır. Bu çalışmanın amacı, tüm bu kavramsal sorunların cevaplarını bulmak ve Büyülü Gerçekçilik'in sanat tarihi içindeki yerini belirleyebilmektir.
Cüneyt Yüksel
metin - Türkçe
2 Ayrım
1,58 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Araştırma/İnceleme
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Türkiye’de siyasette etik ve siyasetin finansmanı konusunda teori ve pratiği birleştiren; aynı zamanda ülkemizde siyasette etik altyapısının kurulması için tavsiyelerde bulunan ve model oluşturarak hukuki çerçeveyi çizen bu çalışma geniş kapsamıyla alanında bir ilktir. Konunun hukuki çerçevesi çizilirken uluslararası hukuk kural ve ilkeleri, hukuk teorisi ve pratiği, etik teorisi, siyaset teorisi, yönetim felsefesi ile birlikte mukayeseli hukuk metodolojisinden faydalanılmıştır. Demokratik hesap verebilirlik ilkesi üzerinde temellendirilmiş bir parlamento yolsuzluk ve etik dışı faaliyetle mücadelede önemli bir role sahiptir. Denetçi, düzenleyici ve temsilci sıfatıyla parlamento etik dışı faaliyetlerle savaşma ve iyi yönetişimin sürdürülmesini sağlama çabasının merkezindedir. Kitap da bu bilinçten yola çıkılarak hazırlanmıştır. Kitapta, siyasette etik davranış ilke ve kuralları, siyasette etik kodları, siyasi etik komisyonları, siyasette etik davranış kurallarına uyumu düzenleyen ve denetleyen diğer kurumsal yapılar, siyasette hesap verilebilirlik mekanizmaları, siyasetin finansmanı, siyasette etik altyapının kurulması için tavsiyeler ve model kanun önerisi; aynı şekilde siyasetin finansmanı altyapısı için öneriler ve model kanun bulunmaktadır
Prof. Dr, M. ORHAN OKAY
metin - Türkçe
2 Ayrım
509,37 KB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Biyografi
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Kitap, “Ön Söz”, “Giriş” ve on bölümden oluşmaktadır. Kitabın “Ön Söz” kısmında Aralık 1986 tarihi geçmesine rağmen ilk baskısı 1989 yılında yapılmıştır. Muhtemelen bunun sebebi 1986 yılı kasım ayından başlamak üzere Akif’in ölümünün ellinci yılı münasebetiyle bir dizi anma programı tertip edilmişti ve bu kitap da bu anma yılında hazırlanmış veya hazırlanmaya başlamıştı. Kitap, Okay’ın Beşir Fuad, Necip Fazıl, Ahmed Hamdi Tanpınar gibi Türk edebiyatının öncü isimleri için biyografi türünde ortaya koyduğu eserlerden biridir. Fakat Okay’ın yazdığı biyografiler salt hayatı anlatan eserler olmaktan ziyade, ilgili yazarın edebiyata taalluk eden yazı ve düşüncelerinin yanında kültür tarihimiz içindeki yerini, yazarların eserleriyle tarihsel bir paralellik taşıyacak şekilde sunması açısından diğer biyografilerden ayrılmaktadır.
Nikolay Gavriloviç Çernişevskiy
metin - Türkçe
3 Ayrım
707,28 KB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Araştırma/İnceleme
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Çernışevkiy’in Sanatın Gerçeklikle Estetik İlişkileri isimli tezi Arif Berberoğlu’nun Rusça aslından çevirisi ile ilk kez Türkiyeli okurla buluşuyor. Etkinlik gösterdiği bütün alanlarda devrimci ve yenilikçi olan Çernışevskiy, bilimi devrimci mücadeleden ayırmadı. Hazırladığı tez (Sanatın Gerçeklikle Estetik İlişkileri -1855), felsefe ve estetikte materyalizmi, sanatta gerçekçiliği yüreklice savunan bir tezdi. İnsanın politik ve sosyal baskıdan kurtuluşu için mücadeleye çağrı, sanatın toplumsal öneminin materyalist temelde tanımlanması, gerçekçi yöntemin tanıtlanması, tezin içeriğini oluşturan öğelerdir.
ZELİHA BAYAZIT SANCARBARLAZ
metin
1 Ayrım
147,30 KB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Makale
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Anlatı kavramının incelenmesi Antik Yunan dönemine kadar dayanmaktadır. Anlatı kavramını inceleyen kuramcıların, Aristotales’in ‘‘Poetika’’ adlı çalışmasından faydalandığı gözlemlenmektedir. Modern anlatı kavramını inceleyen yapısalcı analistler de bu çalışmadan faydalanmıştır. Anlatı sanatı, insanlık tarihi boyunca şekil değiştirmiştir. Sözel anlatılar yazınsal anlatılara dönüşmüş, yazınsal anlatılar da tiyatro yoluyla görsel anlatılara dönüşmüştür. Antik Yunan döneminden günümüze kadar varlığını sürdüren ve ifade ediliş biçimini sürekli yenileyen tiyatro, Rus yönetmen Stanislavski ve Rus yazar Anton Çehov’la beraber modern haline bürünmüştür. Çehov’un yazdığı yazınsal anlatılar, tiyatroyla beraber görsel anlatılara dönüşmüştür. Anton Çehov, yaşadığı dönemin sosyolojik yapısından oldukça etkilenmiştir. Çehov, Rusya’nın sosyolojik yapısında oluşan değişimleri gerçekçi bir dille eserlerine yansıtmıştır. Realizm akımından etkilendiği gözlemlenen Çehov, yaşadığı toplumun çarpıcı gerçeklerini sade ve basit bir halde anlatmıştır. Özellikle taşra sıkışmışlığı ve değişen dünyaya ayak uyduramama konularına değinmiştir. Günümüz sinemasından yönetmen Nuri Bilge Ceylan’ın, Çehov ile benzer kaygılar barındırarak eserler verdiği gözlemlenmektedir. Ceylan filmleri incelendiğinde Çehov ile benzer konulara değindiği, benzer karakterler yarattığı görülmektedir. Özellikle taşra sıkışmışlığı ve değişen dünya temalarını iki sanatçıda eserlerinde sık sık kullanmıştır. Eserlerinin İfade ediliş şekilleri farklı da olsa eserleri içerik ve tarz olarak benzemektedir. İncelemeler, Seymour Chatman’ın “Öykü ve Söylem: Filmde ve Kurmacada Anlatı Yapısı” adlı çalışmasından faydalanılarak yapılmıştır. Chatman’ın anlatı diyagramından yararlanılarak; “Öykü ve Olay Örgüsü”, “Eylemler ve Zaman”, “Karakterler” başlıkları altında hem Anton Çehov eserleri hem de Nuri Bilge Ceylan filmleri incelenecek ve ortak noktaları tespit edilecektir. Anahtar Kelimeler: Anton Çehov Anlatı Tarzı, Nuri Bilge Ceylan Sineması, Realizm, Sinemada Realizm, Seymour Chatman
TAYLAN MİROĞLU
metin - İngilizce
1 Ayrım
100,69 KB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Makale
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Sosyal medyanın yükselişi, kişisel ve pazarlama amaçları için fotoğraf ve resim paylaşımını daha da önemli hale getirdi. Bu durum aynı zamanda, kamera ile çekilen ve genişliği yüksekliğinden daha fazla olan fotoğrafların kare formata dönüştürülmesi sorununu da beraberinde getirdi. Bu ihtiyacı karşılamak için son zamanlarda bir çalışma, resimleri özgün parçalarını koruyarak kare formata dönüştürmek için Seam Carving yönteminin kullanımını inceledi. Bu çalışmada, süpervize edilmiş bir görüntü üzerinde hem işlem süresi hem de tutarlılık açısından Greedy yaklaşım ve Dijkstra algoritması olmak üzere iki algoritma karşılaştırdı. Bu araştırmadaki tutarlılık karşılaştırmasında beş görüntü kullanıldı; üç tanesi NRID'den elde edilen ve iki tanesi bu çalışma için özel olarak oluşturulan beş görüntü üzerinde yapıldı. Beş görüntü, Dijkstra algoritmasının ortalama tutarlılığını hesaplamak için kullanıldı. Bunun yanı sıra, NRID'den 23 tane daha görüntü, Greedy algoritmasının ortalama tutarlılığını hesaplamak için kullanıldı. Bu araştırmanın analizinde toplamda 28 görüntü kullanıldı. Sonuçlar, beş farklı görüntüye dayanarak Greedy algoritmasının ortalama tutarlılığının Dijkstra algoritmasından %6,55 daha yüksek olduğunu gösterdi. Bunun yanı sıra, Dijkstra algoritmasına ait işlem süresinin Greedy algoritmasından %2.347 daha uzun sürdüğü ortaya çıktı. Bu bulguların sosyal medya kullanıcıları ve pazarlamacılar için önemli sonuçları vardır. Greedy algoritması, bir görüntünün temel öğelerini koruyarak farklı sosyal medya platformlarına uygun hale getirmeye yardımcı olabilir. Bu çalışma, görüntü yeniden boyutlandırma yöntemlerinden olan Seam Carving yönteminde algoritma seçiminde işlem süresinin dikkate alınmasının önemini vurgulamaktadır. Genel olarak, bu araştırma, Seam Carving yönteminin potansiyelini göstermektedir ve görüntü manipülasyonu için algoritma seçimi konusunda değerli bilgiler sağlamaktadır. Anahtar Kelimeler: Seam Carving, Dijkstra, Greedy, Resim Yeniden Hedefleme, Resim Boyutlandırma, En Kısa Yol
Tuğba Erkoç
metin - Türkçe
1 Ayrım
158,06 KB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Makale
Görüntülenme Sayısı: 2
Konusu:
Rekabetçi Evrişimsel Sinir Ağları ile Nesne Tanıma. Tez, Yapay Zeka (AI) alanındaki son gelişmelere odaklanmaktadır. Son yıllarda Yapay Zeka (YZ) dili anlama ve görsel tanımayı içeren görevlerde genellikle insan yeteneklerini geride bırakarak etkileyici sonuçlar elde etti. Bunların arasında, bilgisayarla görme, büyük ölçüde Evrişimli Sinir Ağlarının (ESA) ortaya çıkması ile dikkate değer bir ilerleme kaydetti. ESAlar, görsel korteksin hiyerarşik yapısından ilham alarak görsel verilerdeki kalıpları, nesneleri ve karmaşık ilişkileri tespit etmek icin tasarlanmıştır. En önemli avantajlarından biri, popülerliklerine katkıda bulunan, bir uzmana ihtiya. Duymadan doğrudan piksel değerlerinden öğrenme yetenekleridir. Bu ağlar, kayıp fonksiyonuna göre ağ parametrelerinin (ağrılıklar ve eğilimler) gradyanlarını hesaplayan denetimli geri yayılım ile eğitilir. Geri yayılım, ESAlarda etkileyici bir performans sağlarken, bazı dezavantajlar da getirir. Bu dezavantajlardan biri büyük miktarlarda etiketlenmiş veri gereksinimidir. Mevcut veri örnekleri sınırlı olduğunda, bu sınırlı bilgiden hesaplanan gradyanlar , genel veri davranışını doğru bir şekilde yakalayamayabilir ve bu da yetersiz parameter güncellemelerine yol açar. Bununla birlikte, yeterli miktarda etiketlenmiş veri elde etmek bir zorluk teşkil etmektedir. Diğer nir dezavantaj nöron sayısı, öğrenme hızı ve ağ mimarisi dahil olmak üzere hiperparametrelerin dikkatli bir şekilde yapılandırılması gerekliliğidir. Bu hiperparametreler için en uygun değerleri bulmak zaman alıcı bir süreç olabilir. Ayrıca, görevin karmaşıklığı arttıkça ağ mimarisi daha derin ve karmaşık bir hale gelir. Ağın sığ katmanlarını etkili bir şekilde eğitmek için, epok sayısı artırılmalı ve kaybolan gradyanları önlemek için çözümler üretilmelidir. Karmaşık problemler, verilerde bulunan karmaşık kalıpları ve özellikleri öğrenmek için genellikle daha fazla sayıda epok gerektirir. ESAlar görsel korteksin yapısını taklit etmeyi amaçlasa da, beynin öğrenme mekanizmasının mutlaka geri yayılımı içermediğini not etmek önemlidir. ESAlar görsel korteksin katmanlı mimarisini içermelerine rağmen, geri yayılıma dayanan öğrenme, beynin gerçek öğrenme süreciyle uyumlu olmayabilen yapay bir öğrenme prosedürü sunar. Bu nedenle, geri yayılıma dayanmayan alternatif öğrenme paradigmalarını keşfetmek önem teşkil etmektedir. Bu tez çalışmasında, önceki araştırmalardan farklı olarak ESAlar için denetimsiz eğitime yönelik benzersiz bir yaklaşım araştırılmaktadır. Önerilen yaklaşım diğer denetimsiz yöntemlerin aksine, filtrelerin eğitimi için geri yayılmaya olan bağlılığı kaldırır. Geri yayılım ile öğrenme yerine, veri etiketleri veya geriye dönük hata güncellemeleri gerektirmeden görüntüleri yalnızca bir kez işleyerek veri kümesi özelliklerini çıkarabilen bir filtre çıkarma algoritması sunuyoruz. Bu yaklaşım bireysel Evrişimli katmanlar üzerinde çalışır ve filtreleri eğitim örnekleri üzerinden keşfederek evrişim katmanının filtrelerini kademeli olarak oluşturur. Bu geri yayılımsız algoritmanın etkinliğini değerlendirmek için dört farklı ESA mimarisi tasarladık ve deneyler yaptık. Sonuçlar, farklı veri kümelerinde etkileyici sınıflandırma doğrulukları elde ederek, geri yayılım olmadan eğitimin mümkün olabileceğini göstermektedir. Özellikle, bu sonuçlara herhangi bir veri arttırımı olmadan vet ek bir ağ kullanılarak ulaşılmıştır. Ek olarak, çalışmamızda önerilen algoritma, evrişim katmanı başına filtre sayısını önceden belirleme ihtiyacını ortadan kaldırmaktadır çünkü algoritmamız bu değeri otomatik olarak belirlemektedir. Ayrıca, eğitim sırasında geri yayılım kullanılmadığından rastgele bir dağılımdan filtrelere ilkdeğer verilmesinin gereksiz olduğunu da bu çalışma ile gösterdik. Anahtar Kelimeler: Evrişimli Sinir Ağları, Denetimsiz Öğrenme, Özellik Çıkarma

Sayfalar