Eserlere Göre Listeleme

Toplam 3297 sonuçtan 761 - 770 arası görüntüleniyor.
  • Fikri Şehribanoğlu
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    925,25 KB
    Eser Türü: Kitap
    Fikri Şehribanoğlu’nun yazdığı ve bir dönemin belgesi niteliğindeki bu kitapta, 1915 yılında Rusların Van'ı işgalini, bir ailenin yaşadıkları bağlamında anlatılıyor. Kitap, gerçek bir öyküden yola çıkılarak, birinci elden hatıralarla yazıldığı için o dönemin olaylarına ışık tutacak bilgiler içeriyor.
  • Paullina Simons
    insan sesi mp3 - Türkçe
    42 Ayrım
    1184,65 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Nesrin Sözmen
    Paullina Simons uluslararası çoksatan eseri Bronz Atlı’da, karanlık II. Dünya Savaşı döneminde Tatyana’nın Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’la yaşadığı büyük aşkın yürek burkan hikâyesini anlattı. Bu destansı hikâye Tatyana ve Alexander’la devam ediyor; savaşın yıkıcı gücüne rağmen adanmışlık ve aşkın yenilmezliği… Tatyana, Amerika’da yeni bir hayat kurmak için savaşın yerle bir ettiği Leningrad’dan kaçtığında on sekiz yaşında, hamile ve duldur. Ancak geçmişin hayaletleri ve acı hatıralar peşini bırakmamıştır. Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’un hâlâ hayatta olduğu ve ona ihtiyaç duyduğu düşüncesi ona işkence etmektedir. Okyanusların ve kıtaların ötesinde, Sovyetler Birliği’nde Alexander idam edilmenin kıyısından dönmüş ve savaşta gözden çıkarılmış askerlerden oluşan bir birliğin başına verilmiştir. Ancak Alexander, Stalin’in ölüm makinesinden kaçmak için son bir umutla adamlarını Avrupa’nın kalıntıları arasından geçirmeye ve Tatyana’ya ulaşmaya kararlıdır. Savaşçı, komutan Alexander. Suyun, ateşin ve gökyüzünün Alexander’ı. Sevgili Tanrım beni sana versin; tankların ve hendeklerin, dumanın ve kederin askerine, mutluluğumun ve özlemimin kaynağı Alexander’a. Her neredeysen seni arıyorum. “Bu kitap romantizm severlerin dileyebileceği her şeye sahip: cesur, yetenekli ve büyüleyici bir kahraman, nefesinizi kesecek bir aşk!” -Daily Mail- “Şefkat ve tutkuyla örülmüş bir aşk hikâyesi.” -Publishers Weekly- “Bir solukta okunacak bir sevda masalı.” -Daily Mail- “Çok etkileyici… Bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız.” -Kirkus- “Okuyucular bu karakterleri ve içinde bulundukları zor şartları önemseyecekler ve Leningrad Kuşatması’nın kişiler üzerindeki etkileri hakkında gerçek bir fikir sahibi olacaklar.” -Booklist- “Kusursuz karakterler yaratan Simons, okuyucuyu anında hikâyenin detayları içine çekiyor.” -Library Journal- (Tanıtım bülteninden)
  • Paullina Simons
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    1,03 MB
    Eser Türü: Kitap
    Tatyana gün boyunca aralıksız çalışıyor akşamları da neredeyse bir yaşına gelen oğluyla oynuyordu. Geceleri ise yatağının kenarına oturup bir yandan ciğerlerine açık camdan akdeniz havasını çekiyor, diğer yandan boynunda asılı olan alyansıyla oynuyordu. Amerika'ya geleli yaklaşık bir sene olmuştu. Yirmi bir yaşına bastığı gün, Ellis'teki odasında Antony'yi doyurduktan sonra Sovyetler Birliği'nden geldiğinden beri ilk defa siyah sırt çanfasını eline aldı. Önce Alman yapımı dolu tabancayı çıkardı ardından Bronz Atlı kitabını, Rusça-İngilizce sözlüğünü, tek fotoğrafını, evlilik fotoğ-raflarını ve Alexander'ın asker şapkasını teker teker yatağının üzerine koydu. Tam o sırada çantanın en altında Alexander'a ait olan Sovyetler Birliği Kahramanlık madalyasını buldu. Gecenin bir yarısında bulduğu bu madalyaya uzun bir süre gözünü ayırmadan baktıktan sonra koridora çıkarak bir süre de ışığın altında inceledi ve bir hata yapıp yapmadığından emin olmaya çalıştı... Düşünmeden edemiyordu, eğer Alexander öldüğünde boynunda bu madalya varsa, şimdi hala boynunda olması gerekmiyor muydu? Bu destansı aşk ve savaş hikayesinde Tatyana 18 yaşında, hamile ve dul bir kadındır ve savaş yüzünden yerle bir olmuş Leningrad'tan kaçarak kendine Amerika' da yeni bir hayat kurar. Fakat geçmişi onu rahat bırakmaz. Kocası Binbaşı Alexander Belov'un hala yaşıyor olduğuna ve dahası ona ihtiyacı olduğuna duyduğu inanç Tatyana'da takıntı haline gelmiştir. Bu sırada Amerika' dan çok uzak bir kıtada Alexander geçici bir süreliğine idam cezasından kurtulmuş ceza taburundaki diğer askerlerle Avrupa'ya doğru ilerlemektedir. Her dakikasında ölümle burun buruna geldiği günlerde umutsuzca da olsa tek dileği Tatyana'yı son bir kez görebilmektir...
  • insan sesi mp3 - Türkçe
    60 Ayrım
    942,93 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Funda DOĞRUMAN AL
    Tatyana, Amerika’da yeni bir hayat kurmak için savaşın yerle bir ettiği Leningrad’dan kaçtığında on sekiz yaşında, hamile ve duldur. Ancak geçmişin hayaletleri ve acı hatıralar peşini bırakmamıştır. Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’un hâlâ hayatta olduğu ve ona ihtiyaç duyduğu düşüncesi ona işkence etmektedir. Okyanusların ve kıtaların ötesinde, Sovyetler Birliği’nde Alexander idam edilmenin kıyısından dönmüş ve savaşta gözden çıkarılmış askerlerden oluşan bir birliğin başına verilmiştir. Ancak Alexander, Stalin’in ölüm makinesinden kaçmak için son bir umutla adamlarını Avrupa’nın kalıntıları arasından geçirmeye ve Tatyana’ya ulaşmaya kararlıdır. Savaşçı, komutan Alexander. Suyun, ateşin ve gökyüzünün Alexander’ı. Sevgili Tanrım beni sana versin; tankların ve hendeklerin, dumanın ve kederin askerine, mutluluğumun ve özlemimin kaynağı Alexander’a. Her neredeysen seni arıyorum. “Bu kitap romantizm severlerin dileyebileceği her şeye sahip: cesur, yetenekli ve büyüleyici bir kahraman, nefesinizi kesecek bir aşk!” Daily Mail “Şefkat ve tutkuyla örülmüş bir aşk hikâyesi.” Publishers Weekly “Bir solukta okunacak bir sevda masalı.” Daily Mail “Çok etkileyici… Bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız.” Kirkus “Okuyucular bu karakterleri ve içinde bulundukları zor şartları önemseyecekler ve Leningrad Kuşatması’nın kişiler üzerindeki etkileri hakkında gerçek bir fikir sahibi olacaklar.” Booklist “Kusursuz karakterler yaratan Simons, okuyucuyu anında hikâyenin detayları içine çekiyor.” Library Journal
  • Zeki Akkurt
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    189,00 KB
    Eser Türü: Kitap
    Aşkın ve sevginin nasıl alınıp satıldığı, kadınların nasıl meta olarak kullanıldığı bir dünyada yaşadığımızın çarpıcı anlatımıdır. Yazar, ilk kitabın olan "Ailem Ben ve Utanç Duvarı" adlı kitabında nasıl yargısız bir infaza kurban gittiğini ve bu insani mücadelesini ayrıntılarıyla anlatmıştır. Bu kitap ise, binlerce kadının dıramını, yaşadıklarını, nasıl alınıp satıldıklarını ve hayallerini sansürsüzce bizlere anlatmaktadır. Herkesin gözü önünde olan ve ama kimsenin konuşamadıklarını, anlatamadıklarını anlatmadır. Yazarımız nice umutlarla Türkiye'ye gelip ama umduğunu bulamayan ve batağa saplanan kadınların dramını ve çaresizliklerini gözlerimizin önüne seriyor. Ve artık bu ticaretin vazgeçilmezliğinin göstergelerini ve bu bataklıklarda yeşeren bir gecelik aşkların temizliğini görmemizi sağlıyor. Gecelik yüz dolarlık aşkların nasıl geliştiğini ve ölümsüzleştiğini bizlere gösteriyor. Kadınların bu dramı ve alınıp satılmalarının herkesçe bilindiğini ama kimsenin kılını kıpırdatmadığı ibret verici, bambaşka bir dünya.
  • Nancy Martin
    metin - Türkçe
    3 Ayrım
    2,32 MB
    Eser Türü: Kitap
    Varlık içinde ve varlıklılar arasında büyümüştü. Koca bir çiftlikte yaşıyor ve bir giydiğini bir daha giymiyordu, bir moda divası gibi TJ Maxx, Valentino, Herrara, Givenchy imzalı elbiseler ve Louboutin ayakkabılarıyla göz alıyordu. Oysa meteliksizdi ve geçinmek için bir gazetede sosyete haberleri yazmak zorundaydı. Ve bir gün huysuz patronu onu bir cinayet olayını araştırmakla görevlendirince işler sarpa sardı. Nora Blackbird, iğne topuklu ayakkabıları ve manikürlü elleriyle katili bulmaya çalışırken, bu soruşturmanın kendisini aslında sandığından çok daha fazla ilgilendirdiğini fark edecekti. Nancy Martin'in satış rekorları kıran polisiye dizisi The Blackbird Sisters'ın en çarpıcı hikâyesi. (Tanıtım Bülteninden) Sayfa Sayısı: 423
  • İskender Pala
    insan sesi mp3 - Türkçe
    25 Ayrım
    403 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Hilal Siyamoğlu
    Bazı eşyalarımız vardır, önce atmaya kıyamayıp tavan arasına kaldırırız da sonra unuturuz hayal meyal hatırladığımız ve işimize yarayacağına inandığımız bir şeyi aramak için, paslanmaya yüz tutmuş kilidini açarız tavan arasının ve uzun bir ömre ait bütün eski eşyalarımızı orada buluruz, güzel ve çirkin, neşeli ve üzgün… Hemen bir şey alıp çıkmak için girdiğimiz bu yarı aydınlık ve tozlu mekânda her neye el atsak, bizi gülümseyen bir çehre ile karşılar ve biz hiç farkına varmadan, dimağımıza uzak hatıraların lezzetini bırakarak zamanımızı hızla eleyip geçer. Birkaç zaman sonra ne aradığımızı tam olarak biz de bilmez olmuşuzdur artık ve orada her neye el atsak bir anıyla karşılaşır, ayrı bir sahneye temas ederiz. Bir yerlerden bize tanıdık gelen eşyaların kimisi iyiden iyiye pörsümüştür de kimisi hâlâ yepyeni durur. Onun yeniliği ile bizim sahiplenme duygumuz arasında doğrudan bir bağlantı vardır aslında. Hatta onu antika değeriyle ölçenimiz yahut insan gerçekliğinin aksine, geçen zamana direndiği için eskisinden de değerli bulmaya başlayanımız bile olur. Böyle zamanlarda tavan arası, sandık sandık hazineler gibi kıymetli gelir bize ve o sandıkların kapaklarını açmak kadar heyecan verici bir hazzı daha evvel hiç tatmadığımızı fark ederiz. Her parçası yeni bir medeniyet, her eşyası eski bir kültürdür artık tavan arasının ve orada yolunu şaşırmış zamanın musdarip günleri bir bir dökülür üzerimizden, iksir bulmuş gibi dinç ve tazelenmiş olarak döneriz hayata. Tarihin loş ve tozlu koridorlarında yaptığımız yolculuk birkaç zaman dudağımızda buruk bir gülümseme olarak yaşar ve zamanla, ufukta kaybolan bir gemi misali uzaklaşır gider hayatımızdan…
  • İskender Pala
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    783,50 KB
    Eser Türü: Kitap
    Bazı eşyalarımız vardır, önce atmaya kıyamayıp tavan arasına kaldırırız da sonra unuturuz hayal meyal hatırladığımız ve işimize yarayacağına inandığımız bir şeyi aramak için, paslanmaya yüz tutmuş kilidini açarız tavan arasının ve uzun bir ömre ait bütün eski eşyalarımızı orada buluruz, güzel ve çirkin, neşeli ve üzgün… Hemen bir şey alıp çıkmak için girdiğimiz bu yarı aydınlık ve tozlu mekânda her neye el atsak, bizi gülümseyen bir çehre ile karşılar ve biz hiç farkına varmadan, dimağımıza uzak hatıraların lezzetini bırakarak zamanımızı hızla eleyip geçer. Birkaç zaman sonra ne aradığımızı tam olarak biz de bilmez olmuşuzdur artık ve orada her neye el atsak bir anıyla karşılaşır, ayrı bir sahneye temas ederiz. Bir yerlerden bize tanıdık gelen eşyaların kimisi iyiden iyiye pörsümüştür de kimisi hâlâ yepyeni durur. Onun yeniliği ile bizim sahiplenme duygumuz arasında doğrudan bir bağlantı vardır aslında. Hatta onu antika değeriyle ölçenimiz yahut insan gerçekliğinin aksine, geçen zamana direndiği için eskisinden de değerli bulmaya başlayanımız bile olur. Böyle zamanlarda tavan arası, sandık sandık hazineler gibi kıymetli gelir bize ve o sandıkların kapaklarını açmak kadar heyecan verici bir hazzı daha evvel hiç tatmadığımızı fark ederiz. Her parçası yeni bir medeniyet, her eşyası eski bir kültürdür artık tavan arasının ve orada yolunu şaşırmış zamanın musdarip günleri bir bir dökülür üzerimizden, iksir bulmuş gibi dinç ve tazelenmiş olarak döneriz hayata. Tarihin loş ve tozlu koridorlarında yaptığımız yolculuk birkaç zaman dudağımızda buruk bir gülümseme olarak yaşar ve zamanla, ufukta kaybolan bir gemi misali uzaklaşır gider hayatımızdan…
  • Julie Otsuka
    insan sesi mp3 - Türkçe
    15 Ayrım
    324,66 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: İlknur Akanlar
    “Kocalarımızı ilk gördüğümüzde onları kesinlikle tanıyamayacağımızı bilmiyorduk. Bize gönderilen fotoğrafların yirmi yıl önce çekildiğini bilmiyorduk. Bize yazılan mektupların kocalarımız değil mesleği yalan söyleyip gönülleri fethetmek olan güzel el yazılı kişiler tarafından yazıldığını bilmiyorduk. Suyun ötesinden isimlerimizle bize seslenildiğini ilk duyduğumuzda birimizin eliyle gözlerini kapatıp arkasını döneceğini ama diğerlerimizin başlarımızı öne eğip kimonolarımızın eteğini düzelterek sakin ve ılık güne adım atacağını bilmiyorduk. Burası Amerika diyecektik kendimize endişelenmeye gerek yok. Ve yanılmış olacaktık.” NATIONAL BOOK AWARD 2011 FİNALİSTİ PEN FAULKNER 2012 EN İYİ ROMAN ÖDÜLÜ “YILIN EN İYİ KİTABI” VOGUE BOSTON GLOBE Japonya'dan San Francisco'ya giden gemiye bindiler hep birlikte ellerinde kocalarının birbirinden yakışıklı fotoğraflarıyla. Gelindi onlar yabancı topraklarda dükkan bağ bahçe sahibi kocalarıyla kuracakları refah yaşamın hayaline kapıldılar çünkü onlara bunun sözü verilmişti. Sonra kocalarını gördüler ilk şoku yaşadılar ilk geceyi atlattılar. Müstakbel kocalarının onlara yalan söylediğini evlerinin hanımı olmayacaklarını öğrendiler çok ama çok çalıştılar tarlalarda iki büklüm mahsül topladılar beyaz tenli uzun boylu kadınların yerlerini sildiler çamaşırlarını yıkadılar yemeklerini yaptılar erkeklerine hizmet ettiler. Çocuk doğurdular bir iki beş on. O çocuklar büyüyüp de kimliklerini reddettiğinde üzülmemeye çalıştılar. Yeni topraklar sonunda memleketleri oldu. Ve savaş gelip çattı bir gün yeni memleketlerinde düşman oldular. Julie Otsuka'nın 2011 National Book Award finalisti romanı TAVAN ARASINDAKİ BUDA yüz yıl kadar önce gemiyle Japonya'dan San Francisco'ya fotoğrafla eşlenmiş gelinler olarak getirtilen bir grup genç kadının yürek burkan öyküsünü şiirsel bir etkileyicilik ve hiddetle aktarıyor.
  • Cahit Kaya
    insan sesi mp3
    12 Ayrım
    207,32 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Bahriye Yavuz
    Babalarına işe yaramaz olmadıklarını kanıtlamak için tavandaki muzları ele geçirmeyi kafaya koyan iki afacan kardeşin eğlenceli öyküsünü okumaya hazırmısınız? Üstelik bu kitaptaki öyküler o kadarla da sınırlı değil. Sınavlarda beş yüz soruyu bir çırpıda çözmenin yöntemi; çok hızlı konuşma nedenleri ve daha pek çok eğlenceli öykü bu kitabın sayfalarında sizi bekliyor.

Sayfalar