Eserlere Göre Listeleme

Kanunî Sultan Süleyman'ın hayatı, birileri tarafından, sürekli ve maksatlı olarak sadece Hürrem Sultan'la yaşadığı aşktan ibaretmiş gibi gösterilmeye çalışılıyor. Ve bu konuda, başta Hürrem Sultan olmak üzere, pek çok tarihî şahsiyete haksızlık ediliyor. Hâlbuki üç kıtaya yayılmış bir imparatorluk, haremde oturarak idare edilebilir miydi? Kanunî'nin hayatı bundan ibaret olabilir miydi? Bir devlet adamı düşünün ki; dünyanın en güçlü imparatorlukları karşısında bile, geri çekilmeyi hiç düşünmemiş... Üç kıtaya yayılmış koca bir devleti, kırk altı yıl boyunca zirveden aşağı hiç indirmemiş... Ve bir lider düşünün ki; dostları kendisine "Kanunî", düşmanları "Muhteşem" lakabını vermiş. Böyle bir insanın hayatı, sadece haremden ibaretmiş gibi gösterilebilir mi? İşte bu kitap, Kanunî Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan hakkında bilinmeyenleri açıklayarak, meseleyi hakkaniyetli bir şekilde ele almamızı öğütlüyor. Ve bizi Hürrem Sultan'ın ve Kanunî'nin iftiralardan arındırılmış portreleriyle tanıştırıyor. Doğru bir tarih algısı için, bu eser mutlaka okunmalı.

"Kanuni" adını taşır, ne var ki bu sınırlama, başka ülkelerde benzer durumlar yaşayan hükümdarlardan daha çok Süleyman için geçerli oldu. Süleyman yeni yasalar yaratıp uygulamaktan çok, eski yasaları yeniden düzenledi, yeniden organize etti ve bir düzene soktu. Aynı şekilde dünyadaki halkların çok azı Osmanlı halkı kadar törelerin etkisinde kalmıştır. Karşı konulamayacak bir otorite tarafından değiştirilemedikçe, belirli bir biçimde yapılan işler, hep aynı biçimde veya aynı olduğuna inanılan biçimde yapılagelirdi. Halkın ataleti öylesine belirgindi ki, egemen güç yerleşik düzende bir değişiklik yapmaya zorlanmaz, halk ise ancak çok ender olarak, o da kaçınılmaz gereksinimlerin dürtüsüyle değişiklik isterdi. Çoğunluğu Kafkasya'dan getirilen ve çeşitli ülkelerin en güzel kadınlarını içeren bu haremin kadınlarının hemen hepsi Hıristiyanların kızlarıydı. Hürrem Rus'tu. Gençliğindeki en büyük rakibesinin ise Çerkez olduğu sanılır. (Harem, bir başka açıdan da, yönetim kurumunun parçası olarak nitelendirilme durumundadır. Haremdeki kadınlar yirmi beş yaşına geldiklerinde, eğer sultanın özel ilgisini çekmemişlerse, ileri gelen saray sipahileriyle evlendirilirlerdi. Şimdiye kadar sözü edilmeyen ve sultanın sarayı ile haremindeki hizmetkarlardan oluşan küçük bir grup da köle-ailenin içinde yer alırdı.

Sevgili ebeveynler, çocuklarınızın hem tarihini öğrenip, hem de bunu öğrenirken hoşça vakit geçirmesini mi istiyorsunuz? Çocuğunuz "Ünlülerle Bir Gün" dizisinin "Kanuni'yle Bir Gün" isimli bu kitabıyla, Osmanlı'nın en büyük padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman'ın düşmaları tarafından bile neden Muhteşem Süleyman diye anıldığını öğrenirken, büyüklerine karşı saygılı davranma konusunda bilinç geliştirir, bilgiye ulaşmak için araştırma yapmanın gerekliliğini önemser, kendi tarihini araştırmaya istek duyar, sağlığın, birlik beraberliğin önemini kavrar. (Tanıtım Bülteninden)

Montesquieu (1689-1755): Aydınlanma döneminin en önemli düşünürlerindendir. La Brède’de doğdu, hukuk eğitimi aldı. Bordeaux parlamentosu üyesiydi, hâkimlik yaptı. Bordeaux Akademisi’ne seçildi ve makaleler yayımladı. İran Mektupları ile ün kazandı, hayatını teorik ve edebi eserlerine adadı. 1748’de yirmi yıllık bir çalışmanın eseri olan Kanunların Ruhu Üzerine’yi yayımlattı. Eleştiriler üzerine, 1750’de kitabın savunmasını yazdı, ancak Katolik Kilisesi 1751’de kitabı yasakladı. Bu muazzam eser dünyadaki bütün halkların kanunları, gelenekleri, usullerini ele alır; her bir topluma en uygun yönetim şeklini ve kanunları saptar, bunun maddi ve manevi gerekçelerini açıklar.