Konusu:
"Almanlara hayranım, ne kadar disiplinli adamlar."
"Ne yaparsa yapsın Yunanlı değil mi, dinlen dinlen kaç."
"Ermeniler mi Türklere dost olacaklarmış? Hadi canım sen de!"
Gün içinde bur türden ifadeleri sıkça duyuyoruz. Zaman zaman biz de "Önyargılı olmak istemem ama..." diye başlayan cümleler kuruyor, kapı komşumuz Yunanlılara "düşman" gözüyle bakarken, dünyanın öbür ucundaki Japonları "dost" olarak değerlendiriyoruz. Bir yandan, sınırların olmadığı bir "dünya vatandaşlığı"nın hayalini kuruyor, farklılıklarla birlikte yaşamanın yollarını arıyoruz; öte yandan, savaşlar ve içsavaşlarla parçalanan ülkeler, grup bağlılığı, milliyetçilik, etnik çatışmalar gibi konuları dünya gündeminden indirmiyoruz.
Düşünceyle eylem arasındaki bu çelişkinin ve buna bağlı olarak yaşanan birçok çatışmanın altında yatan önyargılar, uzun yıllardır çoğumuzun ilgisini çekiyor. Bilim adamlarının konu üzerine yaptığı araştırmalar da devam ediyor.
Hacer Harlak, "Önyargılar Psikososyal Bir İnceleme" adlı kitabında, gruplararası önyargıları ve kollektif kimliğimizi şekillendiren stereotipleri detaylı bir şekilde inceliyor.
Yorumlar
Hasan Taşkıran
Hasan Taşkıran
Sa, 17/05/2022 - 10:06
Kalıcı bağlantı
Teşekkür
Teşekkürler emekleriniz için