Basit Katalog

Kitap türüne ait alt türler
Toplam 2935 sonuçtan 2721 - 2740 arası görüntüleniyor.
Szilard Rubin
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Piliç Oyunu Szilard Rubin Piliç oyunu romanda, bir türlü tamamlanamayan saplantılı bir aşkın, bir ömre dağılmış derin, varoluşsal tutkusunun sembolü. 1963’de tamamlanan bu roman, ayrıca bu aşkın arka planında Macaristan’da l945’teki Koalisyon Hükümeti’nin kurulmasından sonraki toplumsal süreci de içeriyor. Oyun basit: İki genç öpüşmeye başlar. Ta ki tren gelinceye değin. Metal gövde hızla yaklaşır. Yaklaşır ve bu ruletten ilk çekilen yarışmayı kaybeder. Rubin’in hızlı ve keskin diliyle, bu bağlamda Piliç Oyunu şu ironiyi barındırıyor: Bilinenin aksine, bir ideale bağlanmak kimliğin bulunmasına yardım etmez, sadece kişinin yok olmasına yol açar. Ya da tam tersi: Aşk, üstüne doğru gelen bir dev bir metale meydan okuyacak bir cesareti ister.
Mehmet Harmancı
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Şam’da yürümek, tek başına, biteviye… Arz-ı zemin üzerinde tarihin katmanlarına temas ile… Şam’da yürümek, tarihi bir nefeste içine çeker gibi… Şam’da yürümek, doğu ile batı arasında daima gergin bir ipin üzerinde düşmeden yürümeye çalışmak gibi. Şam’da yürümek acılı bir kadını kucaklar gibi hüzünlere gark olarak… Şam’da yürümek, Dimeşkü’l-feyha: Güzel kokan (şehir) Dimeşk nitelemesine tezat burnunu kapatarak… Şam’da yürümek, orası sanki onca kutlu niyazın, mübarek insanın sakini olduğu yer değilmişçesine, kötülükle kuşatılmışların yüzlerine bakmadan gözlerini kapatarak… Şam’da yürümek, en kederli anınızda patlayıveren bir kahkaha gibi, apansız bir şaka gibi… Şam’da yürümek, karşına deniz çıkıverecekmiş sanarak, çölü bile bulamayarak… Şam’da yürümek Yunus Baba’nın “cümle alem birdir bize “ dizelerini mırıldanarak… Şam’da yürümek, Selahaddin’i, Nureddin’i, Sultan Baybars’ı, Abdülmelik bin Mervan’ı, Yavuz Selim Sultanı, Muallim-i sani Farabi’yi, Şeyhü’l-ekber İbn Arabi’yi, Takıyyüddin İbn Teymiyye’yi, Cevdet Said’i, Ramazan el-Buti’yi, Nureddin Itr’ı tefekkür ederek, bir koluna Ali Şeriati’yi diğer koluna Nizar Kabbani’yi alarak, Gassan Kenefani’yi rahmetle anarak… Şam’da yürümek, Emevilerin kurarken yıktıklarını, Moğollar’ın yıkarken kurduklarını ve Osmanlıların bulup sentezlediklerini görerek... Eyyübilerin, Zengilerin, bu beldeye hizmetle şereflendiklerini bilerek… Şam’da yürümek, yoklukla varlık arasında… Şam’da yürümek, hakikatle muamma…
Emeti Saruhan
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Zamanın Tanıkları, yirmi birinci yüzyılın ilk düzlüğünde yirminci yüzyılda Türkiye’nin ‘yeniden İslâmlaşma’ sürecini ele alan çeşitli söyleşilerden bir demet. Risale-i Nur talebeleri, İmam Hatip Okulları, mekânlar, İslâmî kaynaklar, tercümeler, tasavvuf, yayın dünyası, sinema, dergiler, edebiyat bu söyleşilerin genel çerçevesini oluşturuyor. Ayşe Hümeyra Ökten, Fırıncı Mehmet, Hekimoğlu İsmail, Hayreddin Karaman, Kemal Kelleci, İsmail Kazdal, Üstün İnanç, Süleyman Uludağ, Şule Yüksel Şenler, Rasim Özdenören, Atasoy Müftüoğlu, İhsan Süreyya Sırma, Yılmaz Yalçıner, Bekir Karlığa, Metin Önal Mengüşoğlu, Hasan Aycın kitapta yer alan isimlerden bir kaçı. Söyleşi yapılan isimlerin tecrübeleri, fikirlerini açık bir şekilde dile getirdikleri kanaatleri, dönemlerin farklı boyutlarına dair serinkanlı analizleri günümüz için de oldukça önemli. Zamanın Tanıkları, Türkiye’nin ‘yeniden İslâmlaşma’ sürecinin farklı ‘cemaat’, grup ve yapılar açısından nasıl bir süreç olduğunun anlaşılabilmesi için bir kaynak olma potansiyeli taşıyor. Bu kitapta yer alan metinler dikkatle okunduğunda, bize yakın ama aynı zamanda çok uzak olan yakın tarihte yaşananlara dair yeni bakış açıları gündeme gelebilecektir. Söyleşiler hem bir hafıza hem de günümüz için geçerliliğini koruyan soruları yeniden önümüze sermesi bakımından değerli.
Şule Köklü
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Tepenin eteğine yaklaştıklarında ahali dört bir yandan seğirtti. Baltar yokuş aşağı hızını kesmeden koşmuş yaylanın düzlüğünde takla atarak yuvarlanıp boylu boyunca yere serilmişti. Devir sesini küçülterek dönüyordu etrafında. Kirli beyaz tüyü kızıla bulanan köpeğin imdadına yetişen Hanım Ana bir yandan dizlerine vuruyor öte yandan haykırıyordu. “İti vurmuşlar iti, elleri kırılsın kim vurdu bunu!” Baltar, Sivas kangalının romanı. Etrafında husumetin, hırsın, kurtların ve elbette aşkın çember ördüğü bir dünyada, insanın sadık bir yoldaşına bürünüyor Baltar. Eser, bir kangalın kendisiyle, insanlarla ve tabiatın kanunlarıyla savaşı aynı zamanda.
Betül Nurata
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Kitap okumayı seviyorum ama bisiklet de sürmek istiyorum. Ayrıca top oynamaktan kim usanmış. Sanki biraz durmalıyım, durabilecek miyim? Yapmak istediğim o kadar çok şey var ki. Siz hiç yunusların peşine takıldınız mı mesela? Onlar harikadır! Peki, elinize kamera alıp film çektiniz mi hiç? Gerçek bir kamerayla hem de! Heey durun. Alkışlar için sabır. Film çekerken tabii ki de çuvalladım. Ama acayip bir maceraydı. Ayrıca bu yaşta ticarete atıldım. Para kazanmak hiç de kolay değil. Simit satarken kiminle karşılaştım, bu işten neler öğrendim, hepsi burada. “Paşa, hiç durmak bilmiyor. Bir bakmışsın uçuyor bir bakmışsın yerde! Akıllı, meraklı, duygulu bir çocuk.” Benim için öyle diyorlar. O değil de, bütün bu işlere neden bulaştım hiç bilmiyorum gerçekten. Peki, nasıl oldu? İşte bunları ilk defa size anlatacağım. Hadi, tanışalım artık.
Ayşe Şener
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Bu oluş zincirine nasıl etki edebilirim? Bu olayları nasıl bir zikr/hatırlama ile “çekmeli” ve eylemsel boyutuyla dizmeliyim? Toplumsal hafızam ve gelecek bilincim bana nasıl bir şimdi bilinci verir? Ömür üç günlükse, bu üç günü belirleyen “kader an’ını” nasıl anlamlandırabilirim? Kendi gücüm oranında nasıl en doğru etkiyi bırakırım? Olayın zahirinden, çatılmış kafesinden özgürleştiğimde gördüğüm hakikat nedir? Olaylara göre hayatımızı belirleyen bir edilgenlik mi? Olayları belirleme gücüne erişebilen etkinlik mi? Birinde vakit bizi belirlerken, saat bizi kurar, takvim bizi koparıp atarken, diğerinde biz vakti belirleyenizdir. Güneşten erken davranıp, güneşi güne kaldıran. Takvimi bırakın koparmayı ve okumayı, bizzat yazan... Ömrümüze kendi takvimimizi asan. Müesser mi olacağız, müessir mi?
Akif Emre
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Soğuk savaş döneminin bitişini ilan eden Berlin duvarının yıkılışı ile Dünya Ticaret Merkezinin yıkılışı arasında geçen kısa sürede dünya ‘yoğunlaştırılmış bir yüzyıl'ı yaşadı. Bu on yıl içinde neredeyse bir yüzyılı kapsayacak yoğunlukta gelişmelere tanık olundu. Küreselliğin Fay Hattı, dünya ile beraber Türkiye'nin içinden geçtiği yoğunlaştırılmış soğuk savaş sonrası dönemi, bir yüzyılın bitip yeni bir yüzyılın başladığı dönemi kapsıyor. Bu kitapta yer alan yazılar, dönemin dünyasını tanımaya ve tanımlamaya yönelik bir çabanın ürünü. Bu yazılar aynı zamanda dünya ölçeğinde yaşanan yeni kavramsal tartışmaların, uluslar arası düzen arayışının bir muhatabı; üzerinde yaşadığı coğrafyanın anlamına ilişkin sorumluluk sahibi bir bireyin sorgulaması olarak da okunabilir. Bu yazılar, dönemsel olarak Ortadoğu'dan Kafkaslar'a, Balkanlar'dan Avrupa Birliği'ne kadar çevremizde yaşanan sıcak gelişmeler karşısında günübirlik cevaplar yetiştirmekten çok, güncel olanı aşan kurguya işaret etmeyi amaçlamaktadır. Bu anlamda, bu kitaptaki yazılar bugünden yarını doğru okumaya imkan verecek; bir döneme ilişkin düşülmüş notlar, çözülemeler olduğu kadar, ideolojik tüketime sunulan parlak söylemlerin yaldızını kazımayı denemektedir.'
Alper Gürkan
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Mütercim, hocasının ölümüyle yarım kalan bir tercümeyi tamamlamak için 1924'te, İstanbul'dan Ankara'ya gelen bir mütercimin değişen dünyasının hikayesini anlatıyor... Tercüme sorunlarıyla birlikte mütercimini, iktidarı ve takdir-i Sükun kanunu yüzünden zor günler geçiren muhalifleri önce birbirine bağlayan, sonra ayrıştırıp birbirine süşman eden bir kitabın, yeni kurulmuş Cumhuriyetin sancılarını ifşa edişi...
Kamil Aydoğan
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

şiir kitabı
Ali Nar
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Bu kitapta elli yılını edebiyat ağırılıklı yazı-çiziyle geçiren bir emektar mütercim yazarın Arap aleminden derlediği hikayeleri bulacaksınız. Modern Arap dilinin usta hikayecileri sizin önünüzde geçit yapacak. İsterseniz sırayla okuyun, isterseniz Şeytanın İşi'nden başlayın...
Emrah Bilge Merdivan
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Ejder isminde olayları alışılmamış yöntemlerle çözen bir kahraman var karşımızda, aykırı bir deha.Ve en az onun kadar ilginç beş kişilik Doğu Fenerleri ekibi.Bir maden ocağında bulunan kesilmiş bir erkek bacağı ile başlayan hikâye büyüyerek ve kök salarak öyle bir hale geliyor ki sizi elinizden tutup istediği yere götürüyor. İtiraz etmiyor ve peşinden gidiyorsunuz. Ta ki sizi orada bırakıp bambaşka bir dünya kurmaya başlayana kadar. O an pusulanız şaşıyor tahmin gözünüz kararıyor. Bu noktada o koşuyor siz yakalamaya çalışıyorsunuz. Ayak izlerini kaçırsanız kaybolacaksınız sanki.Sayfaları çevirmek için beklemek istemiyorsunuz. Topkapı sarayından kaybolan bir tahttan zamanda seyahat edebilen bir gemiye, çektikçe çözülerek elinize gelen fantastik bir bilim kurguyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Sürükleyici mi diye sorarsanız evet son derece sürükleyici. Ama en çarpıcı yönü bu değil. Kılcallarına kadar bize ait olan dokusu. Herkes tanıdık ve her şey yanı başımızda yaşanıyor sanki...
Ayaz Gıylecev
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

''İnsan yaşamak istiyorsa, içinde ölümsüzlük arzusu olmadan tam anlamıyla hayatını bile kuramaz. Ölümsüzlük duygusu onun kanına, genlerine işlemiştir. Bu duygu, yaşaya yaşaya onun gönlünü de sarar. Dört beş yaşındaki oğlan çocukları, kendilerinden küçükleri incitmeyi, ezmeyi âdet edinir. Kızların saçını çekerler. Küçüklerin yaptığı kumdan tepeleri yıkarlar. Oyuncaklarını ellerinden alıp kırarlar, bozarlar.'' “Ayaz Ğıylecev diye bir yazar olmasaydı Tatar Milleti’nin edebi mirası ne kadar sığ olurdu. Onun edebiyata adım attığı yıllar çelişkili fikirlerin çok ciddi çarpıştığı yıllardı, diyebilirim. Ğıylecev öylesine fikir çeşitliliğinin çemberi içinde bulunduğu halde kendi fikrini cesur ve korkusuzca açık ve net ifade edebilmiştir.” Tataristan’ın ilk Cumhurbaşkanı Mintimir Şeymiyev “Buyur, al halkım! Bu eserlerde benim ıstıraplarım, sevinçlerim, bizim ortak kaderimiz var. Ben bunlarda sizi görüyorum. Peki, ya sizler beni görüyor musunuz?” Ayaz Ğıylecev
Kamil Aydoğan
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Annesini küçük yaşta kaybedenlerin içindeki derin çukuru kapatmak mümkün değildir. Ve ömür denilen hikâyenin en onulmaz travması başlamıştır. Her insan uzaklara, çok uzaklara da gitse, döner dolaşır annesiyle yaşadığı “mekânlara” gelir. Sanır ki annesi hâlâ bu “mekânlarda” gülümseyerek dolaşmaktadır. Ya da uzaklardayken de hayâlinde hep o “mekânlar” vardır.
Kollektif
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

“Bir zamanlar sessiz, sakin, kendi halinde sevimli bir şehir vardı.” der öykünün Arap prensi Zekeriya Tamir ve “Orada zengin fakir birlikte o hayalini kurduğumuz şarkının ezgileri olurlar.” diye devam eder. Onun bu hayaline ortak olan 20. Yüzyıl Suriye öykücülerinden birkaçının ağırlandığı bu kitapta yine onun sesine eşlik eden öyküler bulacaksınız; Cahiz’in, Hariri’nin, Şehrazat’ın ve Yarub’un dilini bugüne taşıyarak, onların masallarıyla hem anlatmaya hem de üstesinden gelmeye çalıştığı yangını faş ederek. Hassane’nin ensesindeki dipçiğe öfkesini, Sebki mahallesinde misket oynayan Werther’i, fırtınanın yenlerine kattığı Sirame’yi, korkularını türküleriyle dindirenleri, ezanlarını çocuklara okuyan Semseme’yi, Akdeniz’i, portakal tarlalarını ve Yusuf’u götüren o sihirli halıyı… Yine Tamir’in deyişiyle o büyük Arap panayırını; ülkeler, denizler ve nehirlerle satılan köyler ve vitrinlerde sergilenen öğretmenlerin doldurduğu… Ve bu kez tarihin bütün gürültüsünü ardına alarak ilerleyen o namütenahi panayıra şahitlik eden ve varoluşumuzun en eski köklerinden gelen bu kadim sesi Türkçeye aktaranların diliyle.
Doç. Dr. Yurdagül Mehmedoğlu
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Diyelim ki yazdığım sayfaları kırıklayayım diye biriktirmişim. Bana kadar muhafaza olmuş varlık da, ben ona anlamlı bir şekil verememişim. Bir yerden bir yere aktarıldığımda, sen fışkıranım; konuştuğumda, sen şuursuz şairmişsin. Ben müteredditken, içimde duraklayanım. Ya kendimin siluetiyle, sen nerenin kıyısı? Bütün kutlu bildiklerimin üzerine andolsun ki, eksilmeden akmak mümkün değilmiş.Diyelim, tenime bir yıldırım isabet ediyormuş bu çerağan vaktinde de, rahmet olmuyormuş. Kurak bir mendil -olsa olsa uğursuz bir alâmetken insanın sefaletine, yine de talih belliyormuşum. Mücellid bilmesin, her şey olmadan bitiyormuş.Saf boşluğun kovulmuş varlığı. İhmal edilmiş bir ayniyet. Lüzumsuz yere yanmış mesuliyet. Kesitler-arasında duraklamış bir heves. Meğer, çakan bir şimşeğe ilişen bilinçmişim bugün. Kim beni toprağa düşürecek?
Esra Erman
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Dünyada başlayan bir hikâye kim bilir nerede biter. Muhayyile sınır tanımaz elbet, haricen bir de dili kullanma becerisi işin içine girdiği zaman, “olmayacaklar, olur” olur. İlk bakışta Esra Erman öyküleri fantastik bir dünyanın içinde dolaşan karakterlerin başına gelen tuhaf olaylar gibi görünüyor. Biraz daha dikkat kesilince, bu fantastik dünyanın bizim dünyamıza benzediğini farkediyoruz. Bilimkurgu öyküleri diyebilir miyiz bu öykülere? Fantastik dedik az önce ama fantastik öyküler var diye değil. Bir ilk öykü kitabı olduğu kesin. Tuhaf öyküler olduğu zaten muhakkak.
Şaban Abak
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

Şair Şaban Abak'ın nesnel ve sözel kültür unsurlarına çarpıcı yorumlar getirdiği "Karpuz Kestim Yiyen Yok" adlı kitabı geniş yankılar uyandırmıştı. Abak, Nasreddin Hoca latifelerini ele aldığı bu kitabında da birbirinden güzel, şaşırtıcı ve aydınlatıcı yorumlarını sürdürüyor. "Tarifi Bende", bize yalnızca Nasreddin Hoca'yı gerçek kimliğiyle; bir İslam aydını ve toplum önderi olarak yeniden kazandırmakla kalmıyor; medeniyetimizin geçmiş parlak devirlerinin kişi, kavram ve olaylarını nasıl okuyup yorumlayacağımız alanında da örnek bir şema sunuyor.
İbrahim Aslaner
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

“Ekim 1975’te Innsbruck’taki Krinzinger Galerisi’nde daha önce eşine rastlanmamıştır bir olay gerçekleşti; Yugoslav Marina Abramović, Lips of Thomas adlı performansını gerçekleştirdi. Marina bu performansında Rilke’nin Apollo’sunda işaret ettiği ‘dönüşüm’ü performans sanatları açısından gündeme getirerek, geleneksel sanat yapıtlarındaki özne-nesne ikiliğini yıkmış ve günümüz sanat anlayışına seyircileri de performansa dahil ederek yeni bir soluk getirmiştir. Düş Düşe Uğultular’ın özellikle ilk bölümü düşünüldüğünde Marine’nin performans sanatları için yıkmış olduğu geleneksel algı ‘roman’ için sorgulanmış, aynı zamanda ‘roman’ bir nesne olmanın ötesinde sahnenin bir parçası olarak, sürece seyircinin de müdahil olmasıyla yazarın içsel dönüşümü odak değiştirerek seyircinin de ilgi ve beklentileri işe koşularak yazar, roman ve seyirci arasında ‘sahne’ ana odak olmuştur.
Akif Emre
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

“Türkiye’de siyasal düşünce tarihinin sağlıklı biçimde yazılamamasının en önemli nedenlerinden biri kavramalarla değil niyetlerle konuşuluyor olmasıdır. İnsanlar neye taraftar veya karşı oluşlarına göre anlam yüklüyor kelimelere. Her kelime, her anlam çerçevesi bir niyeti ima ediyor. Kendi anlamının dışına taşıyor. Başka bir deyişle hiç kimse birebir yalın anlamların karşılığını konuşamadığı için gölgeli kelimeler kullanıyor. Tıpkı ofset baskıda renk tutturamayan ilk baskılar gibi. Renklerin oturmasını beklemek zorundayız zihinlerin netleşmesi, gözün renkleri, şekilleri çizgileri tam oturtabilmesi için. Bu arada çöpe gidecek bir yığınla baskı örneği var önümüzde. Düşünceden siyasete, teoriden pratiğe pek çok alanda önümüze kanıt, sağlam metin diye tutuşturulanlar çöpe gitmesi gereken, renklerin kaydığı dolayısıyla hiçbirinin göründüğü gibi olamadığı kağıtlarla dolu. Siyasal müdahaleler, değer yargılarının altüst oluşu, zihin dünyamızın temel kriterlerinden kopuşu, hakikatin hissiyata indirgenmesi... Tüm bunlar zihin dünyamızı örgüleyen gelenekten kopuşun kaçınılmaz sonuçları. Gelenek donmuş ve eskimiş olanın özlemine indirgenmişse hangi tasavvurlarımızın yerli yerine oturmasına katkı sunabilir? Türkiye’de modern düşünce akımlarının kendi dillerini kuramamaları gibi bir sorundan bahsedilebilirse bu durumdan en fazla muzdarip olanlar İslâmi düşünce geleneğine bağlananlardır. İslâmcılık adı altında genellemeye tabi tutulan Müslümanca düşünme, yaşama, dünya görüşüne aidiyet duyanların iki türlü muzdarip oldukları söylenebilir. Biri kendilerini ifade etmede karşılaştıkları maddi, yasal zorluklar. İkincisi kendilerini anlatmada kullanmak zorunda kaldıkları dolaylı ifade biçiminin ortaya çıkardığı zaafiyeti, karşı tarafların sonuna kadar istismar etmesi…”
Kamil Aydoğan
Talep Alındı
insan sesi mp3
Eser Türü: Kitap

"Günlük yazmak zordur. Hayatınızın fotoğrafını yazıya dökeceksiniz. Hem kendinizi hem de sizinle bir biçimde karşılaşmış olanları düşünmek zorundasınız.Bir de somut olmayan, duygularınızın, içinizdeki depremlerin günlüğü var. Bu daha da zor.Günlük yazmak, insanın görünmeyen yüzünü ortaya sermesidir. Görünmeyen yüz, gizlenen yüz, saklanan yüz, maskenin altındaki yüzdür. Bu yüz katman katmandır. Bir katmanı kaldırırsınız altından başka katman çıkar, sonu bulunmaz bir türlü. Daha zoru, bu katmanların rengi, boyutu, duyarlığı, dikkati her gün, hatta her an değişebilir. Bu değişkenliği yakalayacaksınız." Kâmil Aydoğan, okuyunca göreceksiniz, yetkin dili ve söylemi ile bu zorlukları aşmanın etkileyici bir örneğini veriyor.

Sayfalar