Sorumlu Yazı İşleri Müdürü:
Konusu:
Otuz altı ay önce neredeydiniz, ne yapıyordunuz?
Bundan daha önemli soru ise şu: Otuz
altı ay sonra nerede ve ne yapıyor olacaksınız?
¦ ¦ ¦
Bir kontrol noktasına gelseniz veya
ekipler sizi yolda çevirse;
“Nereden geliyorsun, nereye gidiyorsun”
diye sormazlar mı? Hatta bu soru
sorulmazsa tuhaf olmaz mı?
Bizler elbette, nereden geldiğimizi ve
nereye gittiğimizi bilen… Daha doğrusu,
bunu bilmemiz gereken insanlarız.
¦ ¦ ¦
Peki biliyor musunuz, üçyüzaltmış ay
önce neredeydiniz?
Üçyüzaltmış ay sonra nerede olacaksınız?
Otuzaltı yıl sonra?
Ya otuzaltı bin yıl sonra?..
¦ ¦ ¦
Bazen… Sonsuz denen okyanusu düşünmek
lazım…
Aslında biz, hep onun kıyısındayız.
Durgun bir su gibi, yüzeyini görüyoruz
göz ucuyla ama derinlerindeki âlemi
de hissetmeye çalışmak lazım.
Bunun için kendi telaşlarımıza fazla
takılmaktan kurtulmalıyız.
Ne olur ki ayağımıza kum yapışmışsa, ne
olur kıyafetimiz yosun kokmuşsa veya
eteğimiz biraz ıslanmışsa, ne olur? Hiç!..
Yayınlayan:
Gürbüz Azak, M. Nuri Yardım, Dr. Fatih Kacıroğlu, A. Raif Öztürk, Elif Sabah Erkul, Hamza Eydalı, Fatma Macit, Naci Torba, Mustafa Tellioğlu