Konusu:
Haram ve helâl mefhumu dinin özü ve şekli, dindarın Allah'a kulluk nizamnâmesi ile yakından ilgilidir. Nizam fikri ile mutlak serbestlik fikri bir arada düşünülemez. Bir yerde nizam varsa mutlak hürriyeti kayıt altına alan, sınırlayan kaideler, emir ve yasaklar da var demektir. İslâm, kulun kendini ve Rabbini bilmesi, O'na kulluk edilmesi, böylece ebedi saadete erebilmesi için Allah'ın lütfettiği son din, irşad ve nizam olduğuna göre onda helâl ve haramı birbirinden ayıran sınırların bulunması tabiidir..