Konusu:
18. yüzyılın son yıllarında Napolyon Bonapart komutasındaki Fransız birliklerinin
Mısır’ı işgal etmesi, gelişen süreçte Mısır’ın batı toplumları tarafından tanınması popülerliği
yanında, belki de bilimsel açıdan en ilgi uyandıracak kültür olmasının ilk adımını oluşturur.
Her nekadar bu sefer sırasında Fıransızların inşaat ettikleri geçici kale ve ordugâhlarda yapı
malzemesi olarak kullanılan taşların antık mısır eserlerinden sökülmesi ciddi bir tahribat
yaratmışsa da aynı zamanda ordu bünyesindeki araştırmacıların çalışmaları Mısır’ın batı
dünyasında bilinirliğini ciddi bir biçimde arttırmıştır. Hatta bu inşa faaliyetlerinde bulunan üç
dilli Rozetta taşı, Mısır yazısının çözümünde temel referans olmuştur.
Bugün başta Avrupa ve Amerika olmak üzere dünyanın birçok büyük müzesinin en
büyük kolaksiyonlarını Mısır eserleri oluşturur. Taşınabilen en görkemli ve etkileyici maddi
kültür kalıntıları 19. yüzyıldan itibaren yoğun bir biçimde Batı müzelerince satın alınmıştır.
Mısır popüleritesini tabiiki günümüze bıraktığı maddi kültür kalıntılarına borçludur.
Oluşturulan mistik ve gizemli Mısır, popüler kültür için daima vazgeçilmez malzemeyi
oluşturmuştur. Piramitlerin uzaylılar tarafından yapılmasından tutun da mumyalanmış cesedin
öğütülmesiyle oluşturulan karışımların afrodizyak etkisi olduğuna dair tıbbi yaklaşımlar...
Aslında Mısır uygarlığının temel niteliğine ve ürettiği kültüre baktığımızda öteki dünya, ya da
ölümden sonraki yaşamı düzenlemek için gündelik yaşamını biçimlendiren, bir nevi ahirette iyi
yaşayabilmek için dünyevi hayatı kurgulayan bir toplum görürürz. Ancak bu Mısır’ın bize
bıraktığı ve daha çok krali nitelikteki mezar anıtları, tapınak ve heykeller ile yine bunlarla
organik ilişki içinde olan hiyeroglif yazı söyler. Mısır halkının aynı endişeleri ne ölçüde
taşıdığını bilemiyoruz.
Mısır’ın tarihini, kültür ve sanatından izole ederek, eski Mısır yazıtlarından, uluslararası
kaynak ve antik kaynaklardan yazmak tarihsel sürecini anlamamaızı imkânsız kılar. Bu nedenle
bu çalışmada tarihsel süreç ile birlikte Mısır’da dönüşen, mimari, heykel, sanat, yazı vb. gibi
kültürel unsurlar da kronolojik veya dönemsel olarak ele alınmıştır.
Ders niteliğindeki bu çalışmalarda görece karmaşık olan ve uzun bir kronolojik süreci
kapsayan Mısır Tarihi’nin daha anlaşılır kılınması için görsellerden sıklıkla yararlanılmıştır.
Bazı tarihsel olaylar bilimsel tartışmalarına girilmeden genel kabul gören biçimiyle verilmeye
çalışılmıştır. Yine tarihleme veya kralların saltanat süreleri konusunda kimi çakışmalar
olabilmektedir. Kullanılan kaynakların da belli bir standart vermemesi, metin içinde verilen
bazı tarihlerde farklılıkların doğmasına neden olmuştur.