Konusu:
Poz, 2019 74. Yunus Nadi Ödülü’nü öykü dalında Tomris Alpay’ın “Gülsün, Agavni, Zilha” isimli kitabı ile paylaştı. 16 öyküden oluşan bir kitap. Poz’daki öyküler için durum öyküleri diyebiliriz; yazar, anlatmak istediği her ne ise onu anlara sığdırıyor, karakterlerine ruhsal bir kostüm gibi giydiriyor, mekâna yayıyor. Tüm öyküler, insana dair; aslında sözcüklerden öte bir yerde duran insanın içinde bir yerlere dair şeyler, insan olmanın ne demek olduğu anlatılıyor. Öyküden öyküye geçerken, hepimizin yaşamın bir yerinde -ya da birden çok yerinde- içine düştüğümüz, bize çok tanıdık gelen durumları bir de Banu Özyürek’in penceresinden, tam anlamı ile yazara özgün bir anlatımla izliyoruz. Bu anlatımın en güçlü yanlarından biri Özyürek’in en doğru anda en doğru kıvamda karşımıza çıkan mizahı. Bir dramın içinde ilerlerken, hele de o dramı hayatımızın bir yerinden hatırlarken, aslında her şeyin ne kadar basit ve ironi yüklü olduğunu da fark ediyoruz bu sayede. Öykülerde anlatılan durum ve olaylar öyle çok sıra dışı şeyler değil, ama Özyürek başarılı anlatımı ve kurgusu ile edebiyat tadı yoğun, okurken içinde akıp gittiğiniz, sanki ilk defa karşılaşmışsınız heyecanını uyandıran öykülere dönüştürüyor her birini.