Konusu:
Tuhaf İlişkiler, Laidlaw üçlemesinin son romanı. Zeki, entellektüel ve muhalif Glasgow'lu dedektif Jack Laidlaw, kardeşi Scott'ı öldüren araba kazasını bir dedektifin iflah olmaz merakıyla araştırmaya başladığında, ipuçları onu, hiç kimsenin masum olmadığı bir öyküyle karşılaştıracaktır. Olaylar bir yandan Laidlaw'un ortağının araştırdığı cinayete, bir yandan da Scott'ın ve kendisinin geçmişine bağlanır. Laidlaw'ın elindeki tek gerçek kanıt ise, kardeşinin yaptığı bir tablodur. Suçu, suçluyu, garip sadakatleri, geçmişin kaybolan masumiyetini resmeden bu tablo, Laidlaw'u, sistemin var ettiği ahlaki çöküntüye, "her yerde olan ve birçok insan tarafından görmezden gelinen karanlığa" götürür. Kitabın sonunda, yazar William Mcİlvanney ile yapılan bir söyleşi yer alıyor. Len Vanner'in yaptığı söyleşide, yazar, bizlere, edebiyatta da, hayatta da basmakalıp formüller olmadığını, idealler ve gerçek yaşananlar arasında bir geçit açarak hepimizin zorluklara, sıkıntılara, sınanmalara ve ölüme dokunma mesafesinde olduğumuzu hatırlatarak milyonlar teklif edildiği halde neden Laidlaw serisine devam etmediğini, bir kez daha şaşırtıcı ve hayranlık uyandırıcı şiirselliğiyle açıklıyor.