Konusu:
Yıldız Ramazanoğlu'nun kalemine aşinaysanız, bu kitabı "zaten" tanıyacaksınız.
Baktığı, gördüğü, izlediği, şahit olduğu her şeyi bir "Yıldız Ramazanoğlu süzgecinden geçiren yazar, bu kitapta şehirlere bakıyor.
Bazılarını gezen, bazılarında uzun konaklayan, bazılarının yerlisi olan bir Ramazanoğlu var hu kitapta.
Kimi zaman mütereddit bir ruh hali, kimi zaman taşkın, kimi zaman mütevekkil.
Yazarının elinden "yakın okuma'ya tâbi tutulan ama anlatıcısına değdiği ölçüde metne dahil olan şehirler bunlar.
Çoğunu yakından tanıyoruz, bazılarının içinde yaşıyoruz, bazılarının çeperine dokunduk. "Ben olsam..."diye haşlayacağımız
metinlerden aslında. Belki de, "ah o şehirde ben de olsaydım" diyeceğimiz.
Hasılı kelam, nice nice dertlerimiz var. Yıldız Ramazanoğlu bazılarını "görüyor" da geçiyor. Bakıyor da duruyor. Bakmaların
kitabı İçimden Geçen Şehirler. Ya dua, ya dilek. Yahut hem dua, hem dilek. Bakarak...