Alındığı Kurum:
Büyükçekmece Belediyesi Kutadgu Bilig Halk Kütüphanesi
Konusu:
Bir deniz subayı eşi olarak başlayan, Koramiral eşliğine kadar uzanan ve hatta Kumpas Davaları sebebiyle tutuklu eşi olmaya kadar giden hayat serüvenim, tıpkı bir lunapark hız treni gibi bol iniş ve çıkışlarla dolu geçti…
İlk zirvede, çok mutlu bir çekirdek aile olduk. Mutluluk ve başarı dolu yıllarımız geçti. En diplerde haksız yere sanık eşi olmanın duygularını yaşadım. Acılarıma acı katan, hiç yaşanmaması gereken Balyoz Davası hüküm kararları ile mahkûm eşi olmayı deneyimledim. Ardından, devletimizin en tepesinden gelen “Pardon beni yanıltmışlar…” ifadesi ile mağdur eşi oldum. Eşimin yargılandığı üç Kumpas Davası beraatla sonuçlandıktan sonra, adalet arayışımız dördüncü iddianame olan, 104 Amiral’in Montrö Duyurusu ile devam ededursun, şimdilerde yaşam sevincim olan torunlarımla mutlu bir Anneanne olmayı deneyimliyorum. Yaşantımın geri kalan kısmında doğa ile iç içe ve aile bütünlüğü içinde mutlu olmayı seçiyorum. Çok mu şey istiyorum?
Hız trenimin nerede duracağını nereden bilebilirim ki?
AYŞENUR ASLAN
Balyoz… Ergenekon… Askeri Casusluk… OdaTV… Ve daha nicesi!
Sadece belirli bir döneme değil, yakın tarihimize damga vuran kumpaslar zinciri.
Neredeyse ilk gününden itibaren kâh duruşma salonlarında kâh “saray” adını verdikleri adaletten yoksun binaların önlerinde kumpasların izini sürdüm. SESSİZ ÇIĞLIKLARINA tanık oldum. Eşleri, anne-babaları, evlatları tanıdım. Hepsi “Vardiya Bizde” diyerek ayağa kalktı, sokağa çıktı, sevdiklerinin arkasında durdu.
Bu kitap, onlardan birinin hikâyesi.