Eserlere Göre Listeleme

Toplam 2698 sonuçtan 1811 - 1820 arası görüntüleniyor.
  • Lawrence Durell
    insan sesi mp3 - Türkçe
    11 Ayrım
    456 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Burcu Sümer
    Çağdaş Seviginin irdelenmesi üzerine yazılmış bir dörtlemenin Baltazar üzerine olan kitabı
  • Lawrence Durrell
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    964,58 KB
    Eser Türü: Kitap
    Durrell, İngiliz edebiyatının 20. yüzyıla kazandırdığı en önemli yazarlardan biri, tüm dünyada edebiyat okurlarının gözdesi. 20. yüzyılın en büyük romancılarından biri olan Lawrence Durrell, Justine, Balthazar, Mountolive, Clea adlı kitaplarından oluşan İskenderiye Dörtlüsü'nü, yapısal özellikleri bakımından bir "Avrupa romanı" olarak tanımlar. Bu dörtlü, roman kurgusu olarak birbirini izleyen bir süreci yansıtmaz. Aynı roman kahramanlarının, aynı zaman diliminde yaşadıkları olayları, kendi bakış açılarından, kendi yorumlarına göre farklı biçimde dile getirmeleriyle biçimlenir. Durrell'ın amacı, bakış açıları değişince, olayların ve kişilerin görünümlerinin de değişik anlamlar aldığını vurgulamaktır. Bu, çağımız roman sanatında çok önemli bir anlatı devrimidir. Bir gizem açılırken, yeni bir gizemin örtüsüne bürünür, okuma zevki aralıksız devam eder. Romanların anlattığı olaylar ve kahramanlar aynı olmakla birlikte, dörtlünün başkahramanı, olayların geçtiği İskenderiye kentidir. Dörtlünün üçüncü kitabı olan Mountolive de diğer üç kitapta olduğu gibi hayatın en önemli öğesi sayılan aşkın gerçeğini araştırır ve aşkın kural, töre, sınır tanımayışını hikâye eder.
  • Lawrence Durell
    insan sesi mp3 - Türkçe
    18 Ayrım
    739 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Feyza Keli
    Çağdaş Seviginin irdelenmesi üzerine yazılmış bir dörtlemenin Montelli'yi anlatan kitabı
  • Lawrence Durrell
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    871,69 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Clea", ünlü İngiliz romancısı "Lawrence Durrell"in dört kitaptan oluşan "İskenderiye Dörtlüsü"nün dördüncü ve son romanı. Daha önce yayımladığımız "Justine" (1957), "Balthazar" (1958), "Mountolive" adlı ilk üç kitapta anlatılan olaylar ve yaratılan kişiler, ancak dördüncü roman "Clea" (1960) ile bir bütünlük kazanıyor. Diyelim ki "Balthazar"da romanın kişilerinden biri olan Pursewarden intihar etti; üçüncü roman "Mountolive"de bu intiharın nedeni açıklanır gibi olur; ama "Clea"da, Pursewarden'in kendi kör kızkardeşine yasak bir aşk beslemesi olduğunu görürüz...
  • Lawrence Durell
    insan sesi mp3 - Türkçe
    14 Ayrım
    556 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Çiğdem Akın
    Çağdaş Seviginin irdelenmesi üzerine yazılmış bir dörtlemenin son kitabı
  • Lawrence Durrell
    insan sesi mp3 - Türkçe
    52 Ayrım
    855,10 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: SEDA YÜCEL
    Geçmişte olanlardan hiçbirimizin sorumlu tutulamayacağını yavaş yavaş anlıyorum. Bedelini ödemek biz çocuklarına düşse de yargılanması gereken bu kentin kendisidir. Peki, nedir bizim dediğimiz bu kent? Neler gizlidir İskenderiye sözcüğünde?Akdeniz’in güneyinde sırlarla dolu bir liman kenti: İskenderiye. Palmiyelerle sıralı bulvarlar, gıcırdayan tramvaylar, rengârenk tezgâhlarıyla pazarlar, gizli buluşmaların yapıldığı kahvehaneler, asırlar önce yanmış olsa da tüm kente gölgesini yaymaya devam eden destansı bir kütüphane. Ve şehrin havasını soluyan, arzuyu, kıskançlığı, ihaneti ve şiddeti tecrübe eden kayıp bir nesil.Justine, Durrell’ın “çağdaş sevgi”yi irdelemek üzere kaleme aldığı, 20. yüzyılın en görkemli başyapıtlarından biri olan İskenderiye Dörtlüsü'nün ilk cildi. “Justine’i 1967’de okuduğumdan beri aynı kişi değilim… Durrell’ın İskenderiye’si sıra dışı bir güzellik ve duygusallıkla dolu… En olağanüstü İngiliz romanlarından biri.”André Aciman
  • Maria Dzielska
    - Türkçe
    14 Ayrım
    482,52 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Gamze Eroğlu Arığ
    Hypatia, MS. 400'lü yılların başında İskenderiye kentinde yaşadı. Geometri ve psikoloji eğitimi almıştır. Matematik üzerine çalışmalar yapıyor, Homeros ve Platon üzerine dersler veriyordu. Yaşamını bilgiye adamıştı. "Güzelliğin ve bilgeliğin vücuda gelmiş" haliydi. İlerici bir kadındı. Yobazlar onu bedenini parçalamak yoluyla öldürdüler. Voltaire bir yazısında bu olaydan "Papaz tıraşlı köpeklerin işlediği hayvanca bir cinayet" diye söz etti. Hypatia ile birlikte matematik de ölmüştü İskenderiye'de. De Lisle'ın bir şiiri onun anısını yüzyıllar sonrasında kutsuyordu: "Platon'un ruhu, Afrodit'in bedeni ebediyyen Hellas'ın güzel gözlerine çekildi."
  • Maria Dzielska
    insan sesi mp3 - Türkçe
    13 Ayrım
    385,05 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Belgin Toklu
    Hypatia, MS. 400'lü yılların başında İskenderiye kentinde yaşadı. Geometri ve psikoloji eğitimi almıştır. Matematik üzerine çalışmalar yapıyor, Homeros ve Platon üzerine dersler veriyordu. Yaşamını bilgiye adamıştı. "Güzelliğin ve bilgeliğin vücuda gelmiş" haliydi. İlerici bir kadındı. Yobazlar onu bedenini parçalamak yoluyla öldürdüler. Voltaire bir yazısında bu olaydan "Papaz tıraşlı köpeklerin işlediği hayvanca bir cinayet" diye söz etti. Hypatia ile birlikte matematik de ölmüştü İskenderiye'de. De Lisle'ın bir şiiri onun anısını yüzyıllar sonrasında kutsuyordu: "Platon'un ruhu, Afrodit'in bedeni ebediyyen Hellas'ın güzel gözlerine çekildi."
  • Ahmedi
    insan sesi mp3 - Türkçe
    9 Ayrım
    155,75 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Tülay Çetin
    Ahmedî (1334-1412): Tâceddîn İbrâhîm bin Hızır Ahmedî, Germiyanlı musâhib şairler içinde eserlerinin çokluğu ve sanatı bakımından en önde gelenidir. Kaynaklar Ahmedî’nin önce Anadolu’da medreseye gittiği, öğrenimini sonra Mısır’da ilerlettiği, burada hocasının Şeyh Ekmeleddin olduğu, klasik İslam ilimlerini okuduğu, sonra Kütahya’ya yerleştiği konusunda birleşirler. Ahmedî başlıca eserlerini Germiyan Beyleri Süleyman Şah (1361-1387) ve II. Yakûb (1387-1429) zamanında yazmıştır. Dîvân, Cemşîd ü Hurşîd, Tervîhü’l-Ervâh, Bedâyiu’s-sihr fî Sanâyii’ş-şi’r Ahmedî’nin geniş külliyatını oluşturan eserlerinden başlıcalarıdır. Ahmedî’nin İskendernâme’si İskender’in tarihiyle birlikte bir dünya tarihini içerir, ayrıca ilahiyat, kozmoloji, astronomi, astroloji, fizyoloji, psikoloji ve tıp sohbetleriyle didaktikansiklopedik bir nitelik taşır. Bilgiyle beraber öğüt vermeyi amaçlayan İskendernâme, İskender Romansı’nın Osmanlı edebiyatındaki bir versiyonu olarak değerlendirilir.
  • Ümit Doğan
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    2,98 MB
    Eser Türü: Kitap
    Cumhuriyet düşmanı odakların Atatürk ve devrimlerine saldırırken kullandığı en önemli argümanlardan birisi İskilipli Atıf’ın idamı meselesidir. Belli başlı çevreler, şehit mertebesine yükselttikleri İskilipli Atıf’ın Şapka Devrimi’ne kurban edilen masum bir din adamı olduğuna inanmakta ve bunun propagandasını yapmaktadır. Bu düşünceye göre İskilipli Atıf, Atatürk döneminin güya hocaları asmakla görevli İstiklal Mahkemeleri tarafından suçsuz yere idam edilmiş bir İslam şehididir. Nesilden nesile aktarılan bu hikâyenin peşine düşen Refah Partisi milletvekili Hasan Mezarcı, 1992 yılında TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonuna başvurup İskilipli Atıf'ın yargılandığı mahkemenin tutanaklarını istedi. Komisyon, yapılan inceleme sonucunda arşivde bulunamayan dördüncü ve beşinci defterler eksik olmak üzere İskilipli Atıf’ın yargılandığı davaya ait toplam 13 defterden oluşan Ankara İstiklal Mahkemesi tutanaklarını Hasan Mezarcı’ya teslim etti. Tutanaklardan İskilipli Atıf’ın Şapka Devrimi’ne karşı tertip edilen isyanlarda kışkırtıcı rolü olduğu için Anayasa’yı değiştirmek suçundan idam edildiği belirtiliyordu. Teâli-i İslam Cemiyetinin başkanı olan İskilipli Atıf, işgalci Yunan ordusuyla değil Mustafa Kemal Paşa’yla savaşılması gerektiğini telkin eden kişiydi ve Kurtuluş Savaşı yıllarında Yunan uçaklarından atılan ihanet beyannamelerinden de sorumlu tutuluyordu. Tutanaklardan umduğunu bulamayan odakların propagandası sonucunca Hasan Mezarcı’ya verilmeyen eksik defterlerin nerede olduğu ve neden ortaya çıkartılmadığı tartışılmaya başlandı. Bazı çevreler, bu defterlerde İskilipli Atıf’ı aklayan bir şeyler olacağına inanıyorlardı. İskilipli Atıf gerçekten suçluysa defterler neden eksikti? Neden bir şeyleri gizleme ihtiyacı hissedilmişti? Defterlerin eksik olması bile yargılamada bir hukuksuzluk olduğunu göstermez miydi? Bu gibi tartışmalara nihayet vermek adına kayıp olduğu söylenen dördüncü ve beşinci defterlere tarafımızca ulaşılmış ve elinizde tuttuğunuz bu kitap hazırlanmıştır.

Sayfalar